Çiftçiler Birliği Başkanı Hüseyin Çavuş Kelle’nin devlete ait olup, çiftçilere kiralanan tarımsal araziler ile ilgili açıklamasında arazilerin hala daha çiftçilere kiralanmadığını hayretler içerisinde öğrendim. Söz verilmesine rağmen bugüne kadar çiftçiye bu arazilerin neden verilmediğini düşünerek hayıflandım. Her yıl devlet tarafından çiftçilere kiralanan tarımsal rezerv araziler ile ilgili olarak İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay’ın henüz çiçeği burnunda bir bakan olduğu sıralarda, yaptığı çok iddialı açıklamasına karşın, hala daha bu konunun neticelenmediğini öğrenince birkez daha burası ‘KKTC For Ever’ burada herşey olur demekten kendimi alamadım. İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay, uzunca bir süre önce Meclis Kürsüsünden yaptığı konuşmada, Kriterlere göre 91 dönüm arazi kiralandı. 100 bin dönüm arazi de kiralanmadan siyasilere yakın kişiler tarafından yıllardır kullanılıyor. 100 bin dönüm kiralanmadan yıllarca birileri tarafından kullanıldı. 100 bin dönüme 91 bin dönüm arazide dâhil edilerek hepsi kiralanacak demişti. Yani, bu işin Yannisi ve Nikolisi yok, Sayın Bakan 100 bin dönümlük arazi hakkı olmayan hatırlı kişilerin elinden alınarak 91 bin dönüm ile birlikte gerçek üretici çiftçiye verilecek dedi. İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay bununla da kalmadı iddialı bir başka açıklama daha yaparak ‘Tarımsal araziler ile ilgili olarak bir süredir üzerinde çalıştığımız yeni planlarımız var. Tarımsal Araziler ile ilgili olarak yeni kriterler belirledik. Şu anda 100 bin dönüm ‘Tarımsal Arazi’ birileri tarafından devletten kiralanmadan yıllardır kullanılıyor. Aslında herkese yetecek kadar arazi mevcudumuz var. Kiralanan 91 bin dönümlük araziye 100 bin dönümlük araziyi de dahil ettiğimiz zaman hiçbir sıkıntı yaşanmaz. Ancak uygulanan politika ile kem tarımsal arazilerin kullanımında ve kiralanmasında sıkıntı yaşanıyor hemde isteyene istenen oranda arazi kilalanamıyor. Yeni kriterlerde alt sınır ve üst sınır belirlendi. Tarımsal arazileri kiralamak isteyenlere maksimum seviyede arazi verilmeye çalışılacak’ da demişti. Ancak geldiğimiz noktada o iddialı açıklamaların lastiği ekris yapmış, aksona gardası da kırıldığı için bir adım öteye gidememişti. Şimdi eğri oturup doğru konuşalım. Bugüne kadar ensesi kalın, gerdanı sarkık veya koltuğu güçlü siyasilere yakın insanlar yıllardır devlete kira ödemeden arazileri öylesine kendi menfaatleri için kullanıyorlar. Kiralanan 91 bin dönümlük arazi dışında çok daha büyük bir miktar yani 100 bin dönümlük bir alan tutanın elinde kalmış durumda. Tutanın elinde kalan araziler yeterli oranda dağıtılamadığı için siyasilerin bu çirkin politikası insanları birbirine düşürdü. Bu konuda çok tartışma yaşandı. Yaşanmaya da devam ediyor. İçişleri Bakanı Teberrüken Uluçay, uzunca bir süre önce yaptığı açıklamada yeni kriterleri ile ilgili işlemleri tamamlayacağız. 100 bin dönüm arazi, 91 bin dönüm kiralananan araziye dahil edilerek, dağıtılacak. Hayvancı, Çiftçi, tarımsal arazi kullanımında öncelikli olacak. Daha sonra gençler bu alanda çalışacaksa onlarda öncelikli sınıfında olacak. Yeni Kriterlerde Sosyal Sigortaya kayıt şartı getirildiği için herşey kayıt altında ve denetlenebilir olacak ifadesinde bulunmuştu. Tual’ın ‘Kasım’ şarkısı çok hoşuma gidiyor. Aylardan Kasım ama Haziran ve Ağustos ile Ekim çoktan el sallayarak bay bay dedi. Çiftçi ekmek için birilerinin ‘Gönlünün’ olmasını bekliyor. Vallahi bekleyen Derviş muradına ermiş der büyüklerimiz. Çiftiçin göbeği düşmediğine göre beklemeye devam etsin. Bu araziler kesinlikle kendilerine çıkmaz ayın çıkmaz haftasının son Perşembesinde kiralancak. Onlar da ekip biçecek ve ülkede üretimi sağlayacaklar. Haaa yağmurlar biter sıcaklar bastırırsa ona da çare var. Bir başka bahar kalır. İşte o zaman yine yandaşların elinden alınır ve çiftçiye verilir. Umut fakirin ekmeği ye babam ye değilmi? 
Sahibine Mesajlar Sayın Kutlay Erk, CTP Genel Sekreteri yani hükümetin büyük ortağı olan partinin ikinci adamı olarak Polis ile ilgili yapmış olduğunuz açıklama insanların gözlerini ‘Pirili’ gibi yuvalarından fırlamalarına neden oldu. Bu Polis Teşkilatı bu halka layık değil derken Bandabuliyada manav Cemal Dayı ile bizim komşu Hüseyin Amca, a guzzum hade bu Polis Teşkilatı bu halka layık değil aaa guzum bu siyasetçi tayfası bu halka layık mı diye soruyor. Ve çorak tarlada bostan yetişip yetişmediğini de sormadan edemiyor. Ne dersiniz? ** Sayın Abdullah Öztoprak. Yüksek İdare Mahkemesi (YİM) yapmış olduğunuz itirazı dikkate alarak DAÜ’ye Rektör vekili olarak atanan Necdet Osam’ın atanma işlemini askıya aldı. Bu nedenle bıyığınızı jilet sakalınızı da ustura kesmiyormuş. Eeee Abdullah Hocam kısacası, baca eğri de olsa dumanı doğru çıkar değilmi? ** Sayın Hüseyin Cavuş Kelle. her yıl devlet tarafından çiftçilere kiralanan tarımsal rezerv arazilerin hala daha kiralanmadığı için bazı çiftçilerin hala daha ekimi gerçekleştirmediğini dile getiriyorsunuz. Sayın Kelle 91 bin dönüm tarımsal arazi devlet eli ile kiralandı. 100 bin dönüme ise yandaşlar tarafından el konularak bir kısmı ekildi bir kısmına ise yedek parça depoları bir kısmına da villa yapıldı. Hükümet şimdi bunların üzerine giderse yandaşlardan olacak dersiniz? Maksat yandaşlar memnun kalsın gerisi lafü-güzaf. ** Sayın Hasan Nihat Erduran Karayolları Dairesi Müdürü olarak vatandaş Anayollardaki çukurlara el atmanızı bekliyor. Türkiye’den gelecek su ile ilgili olarak kazılan çukurlar sürücüler için büyük tehlike oluşturuyor. Açılan ve aylarca bırakılan derin çukurlar birinin ölümüne neden olursa bunun ‘Ceremesini’ kim ödeyecek dersiniz? Büyüklerimiz berberin solumazı,tellağın terlemezi,kahvecinin söylemezi tercih edilir diyor da ölüm çukurları açıp öyle bırakanların hakkı ‘Kötektir’ niye demedi dersiniz? ** Sayın Metin Bilmem, cezaevinde dönen uyuşturucu ve diğer alangiri işleri inanın bende ‘Bilmem’ dersem inanırmısınız? Uyuşturucunun elini kolunu sallayarak cezaevini arşınladığı söyleniyor. Sayın Bilmem sizde bu durumu ‘Bilmez’seniz kim bilecek dersiniz? Narkotik köpek ‘Diego’ 24 saat görev yapacak diyorlar. Peki bu köpek hiç yorulmazmı? Mola verip dinlenmek istemezmi? Çok yorulması halinde randımanlı bir görev yapabilecekmi? Bana sakın ‘Bilmem’ demeyin Sayın Bilmem. Şayet Bilmem derseniz omuzunuzdaki ‘Gorona’ ve yıldızları sökünceler mamırlarsınız. ** Sayın Nilay Tuncalp yeni göreviniz hayırlı olsun. Daha 2 aylık müdürken maşallah 40 yıllık olanlara taş çıkartmaya başladınız. Yalnız kusura bakmayın birkaç kusurunuz var. Mesela hergün ağlattığınız bir memur yerine neden 3-4 tane ağlatmıyorsunuz? Bu memur tayfası ağlamaktan çok hoşlanır. Çiçekleri sulama, kahve yapma ve yerleri silme işini verirken neden tuvaletleri de onlara temizletmiyorsunuz? Aşağılayıcı ve hakaret ederken küfürleriniz de Mehmet Efendi Kahvesi gibi biraz daha koyu olmalı değilmi? Sizin bu naçizane sözleri sarfederken çarpıp, böldüğünüzü ve toplamdan çıkardıktan sonra sarf ettiğinizi bilenlerdeniz. Çok bilinmeyenli denklem gibi olduğunuzu söylüyorlar. Malum ‘Matematik Öğretmenliği’ ile kültür bir birine çok yakındır. Haaa sizi oralara getiren ensesi kalın. Gerdanı salkık Hökümatın büyük büyük evlatlarından irisi olan dayınıza da benden çok selam söyleyin. [review]
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.