Koronavirüs salgını fiziksel ve psikolojik rahatsızlıklarının yanı sıra, uyku problemlerini de beraberinde getirdi.
Özellikle son iki yıldır uyku problemi yaşayan kişilerde artış olduğunu dile getiren Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, bu durumun sakıncalarını şöyle açıkladı:
ÇOCUKLAR VE ERGENLER RİSK ALTINDA
Sağlıklı bir uyku; kaç saat uyuduğumuza ve uykumuzun kalitesine bağlıdır. İhtiyacımız olan uyku süresi yaşa göre değişir. Yeni doğan bebekler 16-18 saat, okul öncesi çocuklar 11-12 saat, okul çağındakiler ve ergenler en az 10 saat uyumalıdır. Ergenlik döneminde hormonal etkiler biyolojik saati değiştirme eğilimindedir. Bunun sonucu olarak, gecede 9-10 saat uyuması gereken genç, geç saatte yatağa gider ve sabah geç kalkmak ister. Maalesef günümüzde özellikle çocuklar ve ergenler gereken süreden çok daha az uyuyor. Bu durum hem pandemi hem de son yıllarda yaşamın problemi haline gelen dijital çağın araç ve gereçlerinin kullanımının artmasıyla bağlantılı görünüyor. Bu açıdan baktığımızda bizi gelecekte hastalıklarla boğuşan, sinirli ve huzursuz bir toplum bekliyor diyebiliriz.
VÜCUTTA HANGİ SORUNLAR OLUŞUR?
Erişkin yaştaki kişilerin 7 ile 9 saat uykuya ihtiyaçları vardır. İlerleyen yaşla birlikte vücudumuzda azalan melatonin hormonu nedeniyle uyku süremiz kısalır ve gece daha sık uyanırız. İleri yaşta insanlar uykuya dalamamaktan, sabah erken uyanmaktan, gece boyunca sık-uzun uyanmalardan ve dinlendirici bir uyku uyuyamamaktan şikayet ederler. ‘Kaç saat uyuyorsunuz' diye sorduğumda hastalarımın bir kısmı “6 saatten az uyuyorum ama bana yetiyor” diyor.
Oysa 7 saatten az uyumak kalbi dinlendirmez. Uykusuzluk vücudumuzu strese sokar, daha fazla adrenalin, kortizol ve diğer stres hormonlarının salınmasına yol açar. Bu hormonlar uykuda kan basıncımızın düşmesini engeller ve kalp hastalığı riskimizi çoğaltır. 9 saatten fazla uyumak ise REM uykusunda geçirdiğimiz süreyi artırır. İnsanlar sıklıkla 9 saatten fazla uyuduklarında kendilerini daha kötü hissettiklerini söylerler. Buna ‘uyku yüklenmesi' diyoruz. Bu durumda kan basıncı, kalp hızı ve nabız hızlanarak aşırı çalışır ve yine kalp hastalıklarına zemin hazırlar. Sonuç olarak; 7 saatten az, 9 saatten fazla uyumamaya özen göstermeliyiz.
İŞTE İKİ YENİ ARAŞTIRMA
Yeni bir bilimsel çalışmada Alzheimer hastalığının erken döneminde incelenen 4 bin 500 olgu üzerinde kısa uykunun (gecede 6 saat veya daha az), beyinde daha yüksek Amiloid Beta (Aβ) yükü ve düşük bellek performansı ile ilişkili olduğu saptandı. JAMA Neurology dergisinde yayınlanan bir diğer çalışmada uzun uyku (9 saat veya daha fazla) süresinin de daha kötü yönetici işlev performansıyla bağlantılı olduğu gösterildi. Hem kısa hem de uzun uyku, daha yüksek bazal metabolizma indeksi dolayısı ile kilo artışı, daha sık depresif yakınmalar, gün içinde daha fazla şekerleme ihtiyacının yanı sıra daha kötü bilişsel işlev ve odaklanma sorunu ile ilişkilendirildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.