ABD Dışişleri Bakanlığı, Amerikan askerlerinin Afganistan’dan çekilme sürecini inceleyen raporun bir kısmını kamuoyuyla paylaştı.
Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın talimatıyla hazırlanan raporda, Afganistan’da Eşref Gani hükümetinin “ani çöküşü” ve Taliban’ın 15 Ağustos 2021’de Kabil’e girmesiyle ABD Dışişleri Bakanlığının “benzeri görülmemiş bir ölçek ve karmaşıklıkta” bir görevle karşı karşıya kaldığı belirtildi.
“CİDDİ SONUÇLAR DOĞURDU”
Afganistan’dan çekilme sürecinden birçok ders çıkarılması gerektiği belirtilen raporda, diğer yandan ABD’nin Afganistan’daki 20 yılı aşan varlığı ve ayrılması sırasında yaşananların “kendine mahsus” bir doğası olduğu savunuldu.
Raporda, hem eski ABD Başkanı Trump hem de mevcut Başkan Biden’ın ABD’nin Afganistan’daki askeri misyonunu sona erdirme kararlarının, Afgan hükümetinin varlığını sürdürebilme ve güvenliği kapsamında “ciddi sonuçlar doğurduğu” değerlendirilmesine yer verildi.
Raporda, her iki yönetimde de çekilmeyle ilgili “en kötü durum senaryosunun hazırlanması” ve bunun ne kadar hızlı sürede gerçekleşebileceği konusundaki üst düzey değerlendirmelerin “yetersiz” olduğu vurgulandı.
“DEVASA BİR ZORLUK”
Amerikan askerlerinin çekilmesi kararının Dışişleri Bakanlığı için “devasa bir zorluk” teşkil ettiği aktarılan raporda, ABD ile Taliban arasında 2020’de imzalanan anlaşmadan da önce Trump’ın Afganistan’daki askeri varlığı sonlandırma niyetinin sinyallerini verdiği belirtildi.
Raporda, Trump yönetimi görevden ayrıldığında ABD’nin Afganistan’daki diplomatik varlığını nasıl sürdüreceği, Afganlara ne olacağı gibi bir dizi kilit sorunun yanıtsız kaldığı dile getirildi.
Afganlara verilecek özel vizelerle ilgili Trump yönetiminin süreci iyi yönetmediği ifade edilen raporda, Biden yönetiminin bu kapsamda yaptığı çalışmalardan bahsedildi.
Raporda, Dışişleri Bakanlığının Afganistan’dan çekilme kararının ardından nasıl çalıştığına dair detaylar verilirken, olası bir krize karşı daha hazırlıklı olunması hususunda ise bazı önerilerde bulunuldu.
Bu öneriler arasında krize hazırlık ve yanıt verebilme kabiliyetlerinin geliştirilmesi, krizle ilgilenecek özel bir yönetici kadrosunun belirlenmesi, siyasilerle bu sürede yürütülecek temas ve kriz anında iletişim konularında tavsiyelere yer verildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.