ABD'de hafta sonu başta başkent Washington ve New York olmak üzere birçok büyük kentte düzenlenen gösterilere katılan ve farklı din ve etnik kökenlere mensup Amerikalılar, Filistinlilere yönelik saldırılarını sürdüren İsrail'e destek veren Joe Biden yönetimine tepki gösterdi.
İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırıları devam ederken ABD'nin birçok kentinde hafta sonunda düzenlenen büyük gösterilere katılan on binlerce kişi, Filistin'e desteklerini, İsrail ile ABD yönetimine tepkilerini ortaya koydu.
Başta başkent Washington ile New York olmak üzere Şikago, Miami, Los Angeles, Atlanta ve Boston gibi büyük kentlerde Amerikalı Müslüman grupların organize ettiği gösterilere Ortodoks Yahudilerin, siyahi Amerikalı grupların, beyaz Amerikalı gençlerin ve diğer etnik ve dini kökene mensup toplumsal kesimlerin görünür şekilde katılması dikkati çekti.
AA mikrofonlarına Filistin'de yaşananları, İsrail'in saldırılarını ve ABD yönetiminin tavrını değerlendiren Amerikalılar, İsrail'e koşulsuz destek veren Biden yönetimine sert ifadelerle tepki gösterdi.
Aslen İrlandalı olup sonradan Müslüman olan Mariah Yaseen, Gazze'de yaşananlara dünyanın dikkat kesilmesi ve bir an önce akan kanın durdurulması gerektiğini belirtti.
"Gazze'de şu an olan şey bir katliamdır"
Yaseen, "Gazze'de şu an olan şey bir katliamdır ve Batı Şeria ile Kudüs civarında yaşananlar ise korkunç. Bunların Hıristiyanlık, İslam ya da Yahudiliğe hiç saygıları yok. El-Aksa gibi kutsal yerleri tahrip ettiler ve ramazan ayında yapılan ibadete müdahale ettiler. İster Gazze'de bir basın binasını bombalamak, ister kadın ve çocukları bombalamak ve kasıtlı olarak onları öldürmek; bunlar savaş suçlarıdır." dedi.
Kendisi de aslen İrlandalı olan Biden'a kızgınlığını dile getiren Yaseen, "Biden'ın söylediklerini bir İrlandalı Amerikalı olarak utanç verici buluyorum. Ailem İngiliz işgaline karşı savaştı, halen de savaşıyor. Şu anda (Gazze'de) olan şey bu. Eğer Biden gerçekten İrlandalı Amerikalı ise bunu anlaması lazım." diye konuştu.
Filistin'de yaşananların tüm dünyaya anlatılması gerektiğini kaydeden Yaseen, "Eğer Filistin'e ve Filistinlilerin haklarına inanmıyorsanız, o zaman adalete inanmıyorsunuz demektir." ifadesini kullandı.
"İsrail savaş suçları işliyor ve ABD de bu suçlara tamamıyla ortak"
Amerikalı Yahudi Laura Whitehorn, çocukluğunda özgürlüğün herkes için olduğunu öğrendiğini ancak bugün gördüklerinin tam tersi olduğunu söyledi.
İnsan haklarının herkes için olduğunun altını çizen Whitehorn, "İnsan hakları, ırkçı bir devlet yaratıp bazı insanları kendi topraklarından ve evlerinden çıkarmak ve sonra da direnirlerse onları suçlamak değildir. İsrail savaş suçları işliyor ve ABD de bu suçlara tamamıyla ortak." değerlendirmesini yaptı.
Whitehorn, "Önceden uluslararası toplum siyonizmin ırkçılık olduğunu kabul ederdi fakat ABD bunu tersine çevirmek için tüm gücünü kullandı. Şu an olduğumuz yerde kana susamış bir ülke olan İsrail'i eleştirmek anti-semitizm olarak etiketleniyor ve ben bir Yahudi olarak bu düşünme biçimini tamamen reddediyorum." dedi.
Uzun yıllardır siyahilerin hakları için çalışan siyahi insan hakları avukatı Roger Wareham da ABD'de siyahi toplum içinde genel olarak Filistinlilerin özgürlük mücadelelerine bir sempati ve yakınlık olduğunu belirtti.
"Filistin halkına şu anda olanlar, ABD'de siyahilere olan şeydir, sadece farklı formatlarda etnik temizlik ve soykırımla karşılaştık." yorumunu yapan Wareham, Filistinlilerin mücadelesini bu yönüyle kendi mücadeleleri gibi gördüklerini belirtti.
Wareham, İsrail'in saldırıları karşısında hissettiklerini, "Bu suçtur ve ABD de İsrail'in Filistin'i işgalini destekliyor. 1948'den bu yana ABD'nin ırkçı bir devlet olan İsrail'e gönderdiği destek 146 milyar doları geçti ki bunlar bizim vergilerimiz. ABD'nin İsrail'i desteklemesine karşıyız, Başkan Biden Gazze'de olanlara karşı net bir pozisyon almalı ve İsrail Uluslararası Ceza Mahkemesi önüne getirilmeli." şeklinde ifade etti.
"Erdoğan seni seviyoruz. Türkiye'yi seviyoruz"
Filistinli Amerikalı Ahmed Halil de bir yandan trajediyi öte yandan zaferi hissettiğini dile getirerek "siyonizmin her gün savaş suçu işlediğini" ifade etti.
Biden yönetiminin İsrail'e verdiği destek için "Cehalet, Filistin hakkında, Filistin'in tarihi hakkında ve insan ırkı hakkında bir şey bilmiyorlar. Hepimiz Adem ile Havva'nın çocuklarıyız, kardeş olmalıyız." değerlendirmesini yapan Halil, İsrail'in kadın ve çocukları öldürmesinin kesinlikle kabul edilemeyeceğini vurguladı.
Türkiye'yi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı çok sevdiğini ifade eden Halil, Türk halkına şu mesajı gönderdi:
"Erdoğan seni seviyoruz. Türkiye'yi seviyoruz. Bizim için Filistin ile Türkiye birdir. Erdoğan ile her zaman gurur duyuyoruz, onu ölümüne seviyoruz. Erdoğan'a canımı veririm, o benim kahramanım, Türk halkı da benim sevdam. Türkiye'yi ziyaret ettiğimde kendimi evimde gibi hissettim."
"Filistinlilerin savunmasız olduğu yerde İsrail ordusunu fonlayamayız"
Amerikalı genç Mark Brock Milkovich, Gazze'de İsrail'in saldırılarının acil bir durum olduğunu ve Biden yönetiminin insanların ölümünü durdurmak noktasında yeterince adım atmadığını belirtti.
"ABD güçlü bir pozisyon almadı, halbuki (Gazze'de) acil bir durum var, bundan dolayı öfkeliyiz. Birçok kişi buna savaş diyor fakat Filistinliler gibi silahsız ve işgal edilmiş bir durumda olduğunuzda... Karşı koyamıyorlar, Gazze'de dünden beri devam eden bombalamalar var ve sığınacakları bir yer yok, açıkçası tam bir hapishane. Bu çatışmayı sona erdirmeliyiz." diyen Milkovich, ABD'nin krizi sona erdirmek için yeterince adım atmamasından rahatsız olduğunu vurguladı.
Milkovich, "Filistinlilerin savunmasız olduğu yerde İsrail ordusunu fonlayamayız. Filistinliler tamamen savunmasız durumda ve onların insan haklarını tanıma noktasında adım atmalı ve onlar lehine müdahale etmeliyiz." diye konuştu.
Filistinli Amerikalı İmad adlı genç ise İsrail'in uygulamalarının "etnik temizlik" tanımına tam uyduğunu ve bu sürecin 1948'den bu yana devam ettiğini ifade etti.
"Biden'dan bir şey beklemiyorum, İsrail'e her yıl 3,8 milyar dolarlık askeri yardım yapıyorlar"
Biden yönetiminden hiçbir beklentisi olmadığını söyleyen İmad, "Biden'dan bir şey beklemiyorum, İsrail'e her yıl 3,8 milyar dolarlık askeri yardım yapıyorlar. Böyle bir yönetimden nasıl yardım bekleyebilirim ki? Onun beni duyması için buraya gelmedim, uluslararası yönetimlerin sesimizi duyması ve Filistinlileri kurtarması için buradayım." ifadelerini kullandı.
35 yıldır Washington'da yaşayan Filistinli Amerikalı Muhanned Kenal ise ilk kez içinde umut olduğunu çünkü sadece Filistinlilerin değil beyaz ya da siyahi Amerikalıların ve diğer dinlerden çok sayıda kişinin kendilerine son bir haftadır destek verdiğini gördüğünü anlattı.
Hamas üzerinden İsrail'in Filistinlilere "toplu cezalandırma" uyguladığını savunan Kenal, "İsrail'in eylemleri her anlamıyla savaş suçudur fakat ilk kez bugün bir ümit taşıyorum." dedi.
Soyadını paylaşmayan Max adlı beyaz Amerikalı genç de ABD'de Filistin konusundaki farkındalığın arttığını vurgulayarak "Bugün gençler, siyahiler, Latinolar ya da beyazlar Filistinlilerle birlikte. İsraillilerin Filistinlilere yaptığı şey vahşilik, yerleşimci kolonyalizmi ve emperyalizmin ürünüdür. İsrail gayrimeşru bir rejimdir. İsrail'e askeri ve ekonomik tüm fonları kesin ve Filistinlilere milyarlarca dolarlık tazminatları ödeyin." sözleriyle tepkisini ortaya koydu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.