Toplum olarak oldukça hassas bir dönemden geçtiğimiz şu günlerde yaşanan deprem felaketinden çıkarılacak en önemli sonuç alınacak her kararda ve atılacak her adımda dikkate alınması gereken en önemli unsurun doğa olduğudur. Böyle bir ortamda, ülkeyi yönettiğini iddia eden hükümetin doğayı hiçe sayan uygulamalarını üzüntüyle izliyoruz. Son günlerde gerek sosyal medyada gerekse bize ulaşan vatandaşların sıklıkla dile getirdiği çam kese böceği sorunu ve ormanlarımızın içine düşürüldüğü durum bu vurdumduymazlığa en somut örnektir.
Tarım Bakanı Dursun Oğuz ve onun yönetimindeki Orman Dairesi'nin iş bilmez kararları neticesinde ormanlarımız tarihi bir salgın hastalıkla başbaşa bırakılmıştır. Halihazırda ormanlarımız ‘‘dumansız yangın’’ olarak adlandırılan çam kese böcekleri ile istila edilmiş durumdadır ve 25 bin hektar dolayındaki kızıl çam orman alanımızın büyük bir kısmı kurumaya yüz tutmuş noktadadır.
CTP hükumetleri de dahil olmak üzere 3 farklı hükümet ve 3 farklı bakan döneminde 2016-2020 yılları arasında uzmanların görüşleri doğrultusunda ve sivil toplumla imzalanan protokole bağlı olarak başarılı bir mücadele programı yürütülmüştü. Ne var ki, "havadan biyolojik ilaçlamayı" da içeren bu mücadele Tarım Bakanı Dursun Oğuz tarafından durdurulmuştur.
Daha önceki dönemlerde 5 yıl üst üste kesintisiz bir şekilde sürdürülen havadan ilaçlama yapılan alanlarda orman dairesinin ölçümleri sonucunda %99,8’e varan bir başarı elde edilen bu mücadele programının kesintiye uğramasının gerekçesi ise ne yazık ki yine Sayın Bakan Dursun Oğuz tarafından sadece ‘‘ekonomik tasarruf’’ olarak açıklanmıştır.
Oysa ki, bu mücadelenin son yapıldığı dönemde yerel kaynaklardan ayrılan miktar 20 milyon TL’dir. Bu da, devlet bütçesi içerisinde çok küçük bir pay tutmaktaydı. Peki soruyoruz; şu an kaybedilen ağaçlar ve ormanlarımıza verilen zararın bedeli nedir?
2021, 2022 yıllarında bu mücadeleyi gerçekleştirmeyen UBP-DP-YDP hükümeti CTP’nin de gerek komite aşamasında gerekse Meclis kürsüsünden bu konuda yaptığımız eleştrileri dikkate almamış ve 2023 bütçesinde de bu konuda herhangi bir kaynak ayırmamıştır! Buradan anlaşıldığı üzere hükümetin ve ormanlardan sorumlu Tarım Bakanlığı’nın bu yıl da çam kese böceği ile etkin bir mücadele planı yoktur.
Tüm uzmanlar gibi, biz de uyarıyoruz; eğer bu konuda kaynak ayrılmaz ve 2023’ün kış aylarında havadan biyolojik mücadele yapılmazsa önümüzdeki yıl ormanların durumu şu ankinden katbekat vahim olacak, çam kese böceğinin yarattığı etkiler ise 3 yıl üst üste etkin bir mücadele edilmediği için geri dönüşümü mümkün olmayan korkunç bir boyuta ulaşacaktır.
Hükümet, Tarım Bakanlığı ve Orman Dairesi daha fazla zaman kaybetmeden bir an önce bu yanlıştan dönmelidir! Bu konuda gereken kaynak ayrılarak yaz aylarında ihale süreçleri tamamlanmalı ve 2023 Ekim-Kasım aylarında havadan biyolojik mücadele mutlaka yapılmalıdır!
CTP olarak, sorunun dayanılmaz boyutlara ulaştığı bu günlerde bir kez daha uyarıyor ve zamanında alınmayan tedbirlerin bu sonucu yarattığının altını bir kez daha çiziyoruz. Yapılması gereken ormanları korumak için biyolojik mücadelenin aynı yüksek standartlarda devamının sağlanması ve sıfırla çarpılan bir mücadelenin yeniden hayata geçirilmesidir. Yetkilileri bir an önce bunu sağlamak üzere adım atmaya çağırırız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.