• BIST 9963.83
  • Altın 2962.961
  • Dolar 35.2472
  • Euro 36.7735
  • Lefkoşa 16 °C
  • Mağusa 18 °C
  • Girne 16 °C
  • Güzelyurt 14 °C
  • İskele 18 °C
  • İstanbul 10 °C
  • Ankara 8 °C

AKIL İSTER MİSİNİZ?

Ebru VERITY

Ebru VERITY Bilmiyorum demenin gücünün farkına vardınız mı bugüne kadar? Ya da bu kelimeden sonra karşınıza çıkacak, yüzlerce hatta belki de binlerce kapıdan geçmenin merakını ve hazzını yaşadınız mı? Bireyin toplum içindeki ilişkilerine göz attığınızda, özellikle bizim gibi toplumlarda maşallah, herkes her şeyi biliyor. Ya da belki de sadece ağzı olan konuşuyor. Bir konu hakkında fikir sahibi olmadan, anlayıp dinlemeden, araştırmadan, ahkam kesen o kadar çok insan var ki. Konuşurken seçtikleri kelimelere dikkat etseniz, bilmediği o konuda adam profesörlüğünü ilan etmiş zannedersiniz. Oysa akıl, bilgi için açacağı yeni kapılar sayesinde keskinleşir. Bu da "Bilmiyorum." kelimesinin gücünde yatar. Ardından soru sormakla devam eden yolculuk, önce bizim kendi hayatımıza daha sonra da, toplum hayatına fayda sağlar. Akıl oyunları ile, diğerlerine üstünlük sağlamak için sarfedilen sözcükler, hedefsiz birer balon köpüğünden başka bir şey değildir. Bu tip insanların siz istemeden, bedava ama içi boş olarak sunduğu tek bir şey olacaktır size. "Akıl vermek." Her şeyi biliyorlar ya. Bir anekdot ile tamamlamak gerekirse. Dostlarından biri, Fransız kralı 15. Lui' ye: Majesteleri, demiş. Akıl vergisi almayı hiç düşündünüz mü? Hiç kimse budalalığı kabul etmeyeceğine göre, herkes böyle bir vergiyi seve seve öder. Kral, alaylı alaylı gülerek: Hakikatten enteresan bir fikir, diye cevabını vermiş. ''Bu buluşunuza karşılık, sizi akıl vergisinden muaf tutuyorum.'' demiş. UMUT 1912 yılında gerçekleşmiş olan Titanik faciası benim için hep ilgi odağı olmuştur. Bununla ilgili kaç kitap okuduğumun, kaç film izlediğimin sayısını ben bile unuttum. Filmi her izlediğimde sonun farklı olması için hep biçare bir umut taşır yüreğim. Umut zaten öyledir. Yüreğinizde bir kere yeşerdi mi, ara sıra sararsa da asla solmaz. Sizi hiç yalnız bırakmaz. O umuttur ki dönülmez akşamların ufkunda bizleri limanlara bağlar. O umuttur ki bekleyişleri körükler, hatta bize gerektiğinde suç ortağı olur. Sağlıklı bir insanın umutsuz yaşayabileceğinden pek emin değilim. “ Bu kounda umudum yok” darken bile aslında yüreğimizin derinliklerinde taşımaya devam ederiz onu. Bunu bilmemize rağmen dilimiz farklı söyler. Bazen onun ağırlığı altında eziliriz. Biz onu öldürmeye çalıştıkça o aslında daha da kuvvetlenir. Zaten bunu yapmayın. Bırakın serpilsin büyüsün. Sizi alacalı bulacalı hayallere taşısın. O hayalleri gerçeğe dönüştürmek için size rehber olsun. Hayal kırıklıklarına sebep olsa bile, Unutmayın siz hayallerinizin peşinden koşmasaydınız, siz olmazdınız ki. Ne demiş şair ; Ümit gözbebeklerinden şahlanan kayışları Gererek arkaya doğru apansız bir tanımsızlık hissiyle Bakışlarından ölümsüzlük dersi alan tanrıların sofrasında nemli bir tuzluk gibi tıkalıyken kalbim Parmağımdan çıkaramadığım bir yüzüksün sen Küçük İskender    

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları