• BIST 9678.49
  • Altın 2947.801
  • Dolar 34.6398
  • Euro 36.4379
  • Lefkoşa 14 °C
  • Mağusa 15 °C
  • Girne 16 °C
  • Güzelyurt 14 °C
  • İskele 15 °C
  • İstanbul 11 °C
  • Ankara 2 °C

Akıncı: Pazartesi yalanı yaşıyoruz. BM'den davet yok!

Cumhurbaşkanı Akıncı: “Seçim yaklaştıkça Sayın Anastasiadis çözüm arzusundan uzaklaşıyor”.
Akıncı: Pazartesi yalanı yaşıyoruz. BM'den davet yok!

“Seçim yaklaştıkça Sayın Anastasiadis çözüm arzusundan uzaklaşıyor” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum liderin son günlerde yoğun bir iletişim çabası içinde olduğu ve tüm gayretini bu alanda ön almaya harcadığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Sayın Anstasiadis’in yaklaşımı, maalesef taktiklerle türbinlere oynamaktır. Taktikler stratejik hedefe katkı yaparsa anlamlıdır. Bizim stratejik hedefimiz Kıbrıs’ta çözümdür. Biz böyle bakıyoruz. Eğer taktik adımlar seçimlere yönelikse bu taktikler çözüme katkı sağlamaz” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum Lider Anastasiadis’in 17 Mayıs’taki son toplantıda, artık bir anlaşmanın ana çerçevesini ortaya çıkarmak için mutabakatlara uygun bir şekilde önerilen yaklaşımı ve BM’nin taraflara köprü kurucu bir anlayışla daha fazla yardımcı olması girişimini reddettiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum liderin 3 sütunlu belge önerisini reddedildiği ile ilgili açıklamalarına yönelik olarak “Çözüme niyet varsa zaman zaten kaydedilmiş olan ayrılıkları yeniden listelemek için ziyan edilmez, ayrılıklarda uzlaşma sağlamak için kullanılır. Zaten belgelerde yer alan hususların yeniden yazılması için zamana oynama oyununa BM de prim vermedi” dedi.

“Beklentim, BM Genel Sekreteri’nin bugüne kadar elde edilen mutabakatlar çerçevesinde Cenevre Konferansı’nın yeniden Haziran ayında toplanabilmesi için gerçekçi ve objektif girişim üstlenmesidir” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Rum liderin bu mutabakatlara aykırı ön şart dayatma tavrından vazgeçmesi durumunda Haziran ayında çözüm için bir denemenin hala yapılabilir” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Biz sonuç getirici bir yaklaşıma varız. Cenevre’ye gitmeye evet. Bütün başlıkları konuşmaya evet. Çözüm bulana kadar Cenevre’de çalışmaya evet. Sadece oyunun kurallarını kendine göre koyma ön şartına hayır” dedi.

Mont Pelerin’da 5 tarafın yaptığı güvenlik ve garantiler konulu teknik çalışmanın sonuçlarının konferansa sunulması gerektiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Toplantı sabah o sunumla 5’li başlayabilir. Ardından ikili toplantılara geçilir. Paralel bir şekilde hem 5’li hem 2’li çalışmalar sonuç alınıncaya kadar devam eder. 5’li toplandığında güvenlik garanti konuları konuşulurken 2’li de de diğer başlıklardaki temel ayrılıklar üzerinde çalışılır. Ama Cenevre Konferansı, sadece güvenlik garanti ile başlayıp o başlık kapanana kadar diğerleri ele alınmadan devam edip tamamlanmaz” dedi.

ÖNERİLERİMİZ REDDEDİLDİ
Cumhurbaşkanı Akıncı, “17 Mayıs toplantısında tüm başlıkların birbiriyle bağlantılı olduğu gerçeğinden hareketle, artık büyük resmi, bir anlaşmanın ana çerçevesini ortaya çıkarmamız gerektiğini, bunun için de askıda uzlaşma bekleyen konulara yoğunlaşarak uzlaşı sağlamak için uygun yöntemi önerdik” dedi.

Askıda bekleyen 8-10 önemli hususa yoğunlaşan bir paket çalışması önerdiğini açıklayan Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:

“Kıbrıs’ta çözüm istiyorsanız siyasi eşitlik, dönüşümlü başkanlık, mülkiyete ilişkin konuları da halledeceksiniz. Bu konularla ilgili bir paket yapalım, BM hakemlik rolü üstlenmeden, masaya resmi yazılı öneri getirmeden, her iki liderin görüşlerinden yararlanarak köprü kurucu bir yaklaşımla bize daha fazla yardımcı olsun önerisini yaptık. Maalesef Rum lider BM’ye askıda bekleyen konularla ilgili uzlaşılar sağlanmasını kolaylaştırıcı bir rol vermeyi kabul etmedi. Çıkış yolu böyle bulunabilirdi. Çözüm niyeti varsa bu yöntem benimsenirdi. Bu olmadı”.

“BM bizim görüşlerimizden yararlanarak köprü kurucu öneriler getirir beğeniriz kabul ederiz, beğenmeyiz reddederiz. Önerimiz BM’nin Annan Planı dönemindeki gibi boşlukları doldurması yönünde değildi” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Rum lider, reddettiği bizim önerimize karşı ‘Cenevre’ye gidelim, önce kasada en son aşamada çıkması konusunda uzlaştığımız ve oran konusunda da çok yakınlaştığımız haritaları çıkarıp toprak konusunu tamamen bitirelim, sonra güvenlik ve garantiler balığında nihai sonuca varalım’ dedi. Böyle bir müzakere anlayışı olamaz” şeklinde konuştu.

SADECE ÖN KOŞULLARIN SIRASI DEĞİŞTİ
Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum liderin son günlerde 17 Mayıs’taki toplantıda getirdiği ön koşulların sadece sıralamasını değiştirdiğini ve “önce güvenlik garantiyi halledelim, ardından da toprağa geçip tamamen bitirelim” demeye başladığını ifade etti.

Cenevre’de toprak konusunda ciddi bir ilerleme sağladığını anımsatan Cumhurbaşkanı Akıncı, en son konuşulacak diye anlaşarak karşılıklı sunulan çalışmaların kasaya kilitlenmiş olmasına karşın Rum liderin şimdi “hayır onu da çıkaralım diğer 4 başlıktan bağımsız bir şekilde tek basına bitirelim” demesinin kabul edilebilecek bir yaklaşım olamayacağını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Akıncı Kıbrıs Türk Sanayi Odası Genel Kurul toplantısının açılışında yaptığı konuşmasına şöyle devam etti:

“Altında Rum liderin kendi imzası olan 11 Şubat 2014 ortak açıklamasıyla 6 başlığın birbiriyle ilişkili görüşülmesi karara bağlandı. Şimdi bunları kendine göre yeniden gruplandırıyor, dördünü bir kenara bırakıp istediği ikisini çekip alıyor önce onları halledelim diyor.

Etkin katılım ve dönüşümlü başkanlığı, siyasi eşitliği de içeren 4 başlığı sadece kendi kendileriyle bağlantılı konuşabiliriz diyor.

Eskiden önce 4 başlığı halledelim sonra toprak ve garantiye geçelim anlayışı vardı. Biz gerçekten çözüm istediğimiz için bu son safhada 6 başlığı birlikte görüşelim dedik. Sadece belli başlıkları konuşmak bizi çözüme götürmez. Tümünü birlikte görüşelim, kapsamlı çözüme ulaşalım”.

Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:
“Sayın Eide dün, Sayın Rum Liderin Cenevre için ön şartlarını yazılı olarak getirdi. Eide, Anastasiadis’e de bunun Kıbrıs Türk tarafının kabul edebileceği bir yaklaşım olmadığını söyledi.

6 başlığı 2+4 diye ikiye bölmek 11 Şubat 2014 anlaşması ve 12 Ocak 2017 Cenevre Konferans bildirisine aykırı.

11 Şubat 2014 anlaşması ve 12 Ocak 2017 Cenevre Konferans bildirisinde ne denildiyse biz onu yapmaya hazırız.

Cenevre Konferansı sonuç bildirgesinde 4 başlıkta Kıbrıs’ta ilerleme sağlanacak kararı yer alıyor; bu mevcut yöntemle denedi olmadı. Olabilmesi için paket yaklaşımını önerdik reddedildi. Aynı sonuç bildirgesinde konferans tekrarlanacak deniliyor. Sonuç alınana kadar orada kalmaya da varız. Ne var ki sonuç ancak bütün konuları görüşüp bağlantılı bir şekilde ele alarak elde edilebilir”.

Anastasiadis’in bu yanlışını görmeyen çok az kişi var. BM önerilerini destekliyor diye dedikodu yayıyorlar. Böyle bir şey yok. Durumun BM Genel Sekreteri’ne doğru şekilde aktartılmasını bekliyoruz. Eide’nin mekik diplomasisi Rum liderin mutabakatlara aykırı ön şartlar dayatması nedeniyle sonuçsuz kaldı.

PAZARTESİ YALANI
“Dünden beridir bir de Pazartesi yalanını yaşıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Pazartesi günü için BM’den bize herhangi bir toplantı daveti yapılmadı. Pazartesi için herhangi bir toplantı önerisi olmadı, olmayan bir öneriyi de reddetmiş değiliz” dedi.

ZAMANA OYNAMAK
“Anastasiadis 3 sütunlu belge önerdi ve biz reddettik diyor. Ayrılık noktası olarak bilinen konulara yoğunlaşıp bunları çözmek varken, sayın Rum lider oyalanmak, konuyu zamana yaymak ve zamana oynamak istiyor. Klasörler dolusu belgeler var. Bunların içinde uzlaşılan noktalar var ve net bir şekilde biliniyor. Hem uzlaşılar, hem ayrılıklar taraflar ve BM tarafından yazıldı, oradadır, biliniyor. Bir belgenin iki tarafça kabul edilebilmesi için her kelimenin, her virgülün anlamı ve önemi var. Bu safhada aylar sürecek bir terminoloji çalışması için zaman harcamaya gerek yok” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu safhada yapılması gereken, ayrılık noktalarının üzerinde çalışıp uzlaşıya varmak. BM de zaten belgelerde yer alan hususların yeniden yazılması için zamana oynama oyununa prim vermedi” dedi.

Rum liderin seçimler nedeniyle çözüm için çalışmak yerine iletişim oyununa devam edeceğinin anlaşıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Akıncı, “Kendi içimizle ilgili bir üzüntümü de paylaşmak iterim. Rum tarafı ne söylerse doğru söyler, Kıbrıs Türk lider ne derse yanlış söyler anlayışını ilericilik ve barışçılık sananlar var. Her söyleneni, kimin ağzından çıkarsa çıksın, kabul etmeden önce sorgulayalım. Ama bu yanlış ön yargılardan da kurtulalım” dedi.

Maalesef gelen aşamada başlayan büyük bir iletişim oyunu vardır. Rum basını, suçlu Kıbrıslı Türk lider ve Türkiye haberleriyle dolu.

TÜRKİYE İLE GÖRÜŞMEMİZİ İSTEDİ
“Sayın Anastasiadis, 17’sindeki görüşmemizde masaya getirdiği ön koşullar hakkında görüşümüzü söylemeden, kendisinin yeni öneri diye sunmaya çalıştığı ön şartlarını Türkiye ile görüşmemizi, kendisine cevabı öyle vermemizi istedi. Ön şart konusu bir istişareyi gerektirmeyecek kadar açık bir konudur” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Buna gerek yok diyerek tavrımızı o anda net bir şekilde koyduk” dedi.

Uluslararası camia ve BM’nin Rum lidere, bu tavırlarının yanlışlığını net bir şekilde ifade etmesi gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu gerçeği ifade eden sadece biz olmamalıyız ve tüm temaslarımızda bunun anlaşıldığını görüyoruz. Rumların bu ön şartlarının bizi çözüme götürmeyeceği gerçeği ortadadır, bu gerçek net bir şekilde görülüyor” dedi.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler