Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs sorununun çözümü doğrultusunda Garantör Ülkeler’in kendi aralarında ve diğer ilgili taraflarla görüşme yapmasının, doğru ve gerekli olduğunu kaydetti. Akıncı, “Çatışma yerine konuşma, diyalog kurma elbette yararlıdır. Sayın Çavuşoğlu, bu bağlamda Rum tarafıyla da temas kurmak istediğini bize de duyurmuştu. Niyet araştırması çerçevesinde yapılacak gayrı resmi bir görüşmenin sakıncalı olacağını düşünmüyoruz” dedi.
Ancak, bu tür görüşmelerin süreklilik arz etmesi halinde Kıbrıs Türkü’nün devre dışı bırakıldığı algısına yol açılabileceğine işaret eden Akıncı, “Türkiye eğer Kıbrıs Rum tarafıyla görüşecekse ve bu süreklilik arz edecekse, benzer davranışı Yunanistan’ın da göstermesi gerekmektedir. Yani, Yunanistan yöneticileri de Kıbrıs Türk tarafıyla görüşebilmelidir” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Akıncı, bugün yaptığı açıklamada, T.C. Dışişleri Bakanı Sayın Çavuşoğlu’nun “Kıbrıs Rumları dahil herkesle konuşuyoruz” şeklindeki açıklamaları üzerine çeşitli sorulara muhatap olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı’nın açıklaması şöyle:
“T.C. Dışişleri Bakanı Sayın Çavuşoğlu’nun ‘Kıbrıs Rumları dahil herkesle konuşuyoruz’ şeklindeki açıklamaları üzerine çeşitli sorulara muhatap olmaktayım. Bu nedenle, konu hakkındaki düşüncelerimi paylaşmak isterim.
Kıbrıs sorununun çözümü doğrultusunda garantör ülkelerin kendi aralarında ve diğer ilgili taraflarla görüşme yapması doğru olandır ve gereklidir. Çatışma yerine konuşma, diyalog kurma elbette yararlıdır.
Sayın Çavuşoğlu, bu bağlamda Rum tarafıyla da temas kurmak istediğini bize de duyurmuştu. Niyet araştırması çerçevesinde yapılacak gayrı resmi bir görüşmenin sakıncalı olacağını düşünmüyoruz.
Ancak burada dikkat edilmesi gereken iki husus vardır. Birincisi, bu tür görüşmeler süreklilik arz eder konuma gelirse, Kıbrıs Türk tarafının devre dışı bırakıldığı algısına yol açabilir. Rum tarafının yıllarca arzu ettiği, Kıbrıs Türklerini dışlayarak Türkiye’yle doğrudan görüşme yapmak hedefine ulaştığı görüntüsünün ise zararı büyük olur. Asla unutulmamalıdır ki, Kıbrıs’ta iki eşit taraf vardır ve bunlardan biri Kıbrıs Türk halkı ve onun demokratik yollarla iş başına getirdiği liderliğidir. Kıbrıs Türk tarafının önemsiz bir ayrıntı gibi görülmesine ve gösterilmesine fırsat verilmemelidir.
İkinci husus ise, Türkiye eğer Kıbrıs Rum tarafıyla görüşecekse ve bu süreklilik arz edecekse, benzer davranışı Yunanistan’ın da göstermesi gerekmektedir. Yani, Yunanistan yöneticileri de Kıbrıs Türk tarafıyla görüşebilmelidir. Müzakere süreci devam ederken, Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ile, Rum tarafı ve Yunanistan da arzu ederse, dörtlü olarak bir araya gelinebileceği hususunda görüş birliğine varmıştık. Ne var ki, ‘Akıncı – Anastasiadis – Erdoğan – Tsipras’ buluşması Rum tarafınca kabul edilmemişti. Aynı şekilde, Anastasiadis’in Ankara ziyaretine karşılık benim Atina’yı ziyaretim de konuşulmuş ve yine Rum tarafının engeline takılmıştı.
Kısacası, bu tür temaslar yapılırken mütekabiliyet hususu da gözden kaçırılmamalıdır.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.