Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis, müzakereler çerçevesinde al-ver sürecine başlamışmıdır acaba ki köy isimleri havalarda uçumaya başladı. Festival açılışlarında “sizin köyü istiyorlar” nutukları arşa çıktı. Bu açıklama Sayın Cumhurbaşkanı Eroğlu’ndan geldi. *** Sayın Eroğlu 2009’da Cumhurbaşkanlığı’na aday iken “Sarayın Kapılarını Halka Açacağım” diye de söz vermişti. 2009’da %50 küsur oy ile Cumhurbaşkanı seçilmişti. *** Ben herkesin Cumhurbaşkanı olacağım demişti. Siyasal partiler ile istişare edip “milli meseleyi” yürüteceğim demişti. *** Halk Meclisi diye bir yapı oluşturuldu. Yoğunlaştırılmış müzakereler adı da üzerinde yoğun olacak ki Cumhurbaşkanı Al-Ver’e başlamış ama Mecliste bulunan siyasal partilerin bile bundan haberi yokmuş. *** Kıbrıs Türk tarafaının müzakerecisi de aslında 16 Ağustos tarihinde verdiği demeçte al-ver ile bazı ip uçları da vermişti... Müzakerelerde Eylül ayıyla birlikte Al-Ver’e geçilebileceğini kaydeden Özersay “Bence Rum tarafı ne kadar ağırdan alsa da biraz BM’nin biraz da uluslararası aktörlerin daha aktif katılımıyla bu süreç sonuç alınacak bir noktaya rahatlıkla dönüştürülebilir. Tarafların önerileri bellidir. Kimin nereden vazgeçmeyeceği, nerede esneklik gösterebileceği kabaca ortadadır. Eğer bir Al-Vere gidilecekse şartlar Eylülle birlikte müsaittir” dedi. *** O ünlü Halk meclisinin de haberi yokmuş. Hatta 2. Cumhurbaşkanı Talat da sosyal medyadan sormaz mı? Al-vere geçildi mi diye? *** Al gülüm ver gülüm hani benim virgülüm? Deyip de bilerek ve isteyerek virgül kullanmamak ve imla kurallarına uymamak gibi bizim al-ver sürecimiz de. *** Bugün ki yazımızı da bir Nasreddin Hoca fıkrası ile bitirelim. Nasreddin Hoca tuhafiyedeki bir şalvarı çok beğenir ve fiyatını sorar. - "10 akçe hocam". Hoca şalvarı denemek ister, giyer. Giydikten sonra sergide bulunan cübbe gözüne ilişir. Fiyatını sorar. - "o da 10 akçe hocam". Hoca bunun üzerine cübbeyi giyip, şalvarı çıkarır. Bu haldeyken "haydi hayırlı işler" temennisiyle dükkandan ayrılmak ister. Satıcı "hocam cübbenin parasını vermedin" deyince, hoca dönüp "şalvarı bıraktım onun yerine cübbeyi aldım ya" nitelemesinde bulunur. Satıcı "ama hocam şalvarın parasını vermedin ki" diye ağlamaklı bir söz sarf edince, hoca da esaslı bir cevap verir: "almadığım şeyin parasını niye vereyim".
Günün Sözü : Al-Ver Başlamış, kimsenin haberi yok!
Facebook'tan Seçtiklerim Mustafa Akıncı Volkan gazetesinin, basımını yapan matbaaya yöneltilen baskılarla yayımlanmasının engellendiği haberleri var.. Eğer geçekse, buna karşı sessiz kalınamaz. Bu gazete farklı dünya görüşüne sahip olduğumuz bir gazetedir. Bunun ötesinde siyasal yaşamımda eleştiri boyutlarını çok aşan ağır hakaret ve iftiralara hedef yapıldığım , bu yüzden geçmişte mahkemeleştiğim bir gazetedir. Ama ne olursa olsun bir gazetenin baskıyla yayımının engellenmesini onaylamam mümkün değildir... Mustafa Abitoglu CTP'li bir yetkili-buraya dikkat- Federal çözüm tek çözüm modeli değil demiş, CTP'deki kavganın fitilini iyice ateşlemiş. Bir 10 yıl geriden geliyor Ctp ama olsun. Geç olsun da güç olmasın diyelim Haaa, ne demiştik, ne dıyorduk yıllardır? Ctp düşmanı da ilan edildik ama aklımızın kestiğini söylemekten, gördüğümüzü ifade etmekten asla geri durmadık. Gerçeğin pis bir huyu var. Er geç ortaya çıkar dostlarım... Özetle; eski, slogan siyaseti miyadini doldurdu. Kıbrıslı Türkler 'Yeni Yuzler' 'Yeni Vizyonlar' kısacası hayatlarına dokunan, sorunlarına sloganla değil fikirlerle, stratejilerle, projelerle çözüm üretecek YENİ SİYASET'i görmek istiyor. Görecek de. ORTAK AKIL egemen olacak bu talihsiz coğrafyaya. Hep birlikte omuz omuza, gönül Gönül'e verip, birbirimizin aklından faydalanarak yaratacağız Kıbrıslı Türkleri dünyaya taşıyacak ORTAK AKLI. Hiç kuşkunuz olmasın... Loading... Asım Akansoy Kathimerini Gazesine dört gün önce verdiğim yazılı söyleşi ciddi anlamda çeviri kurbanı olmuş. Bu akşam buradan orjinalini yayınlayacağım... Ulaş Barış CTP GS Akansoy'un "Federal Kıbrıs vizyonu tek formül değildir" lafından ne anlamak lazım? CTP Federasyon'dan vaz mı geçti,nedir? Aral Moral Avrupa'ya tatile gider ya da okumaya. Duzeni gorur ozenir. Kibris'a gelir, kopegini sokakta gezdirir ve saga sola pislemesine izin verdigi gibi pisligini yerden almaz... Sira usul bilmez... Engelli park yerine park eder... Sigarasini, iceceginin teneke kutusunu, dondurmasinin ambalajini yola savurur... kaldirimlara, sari cizgilere park eder... Trafikte kurallara uymaz... insani iliskilerde zaafiyet yasar... Avrupa ozleyen memleketlim... ahhh ahhh....
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.