Son dönemde özellikle doktorlarımızın kullandığı yeni bir söylem var.
"Bu virüsten kaçış yok, bir gün herkese bulaşacak"
Ne kadar masum gözüküyor değil mi?
İç rahatlatıcı bir cümle ama bir o kadar da tehlikeli.
Bu söylem ilk siyasilerden çıktı ve çoğu kişi tarafından da iç rahatlatıcı bir cümle olduğu için kabul görüp normal sayıldı.
Ancak sadece rahatlayan içimiz olmadı, tam bir rehavete neden oldu.
Maske yok, mesafe yok, herkes dip dibe eğlenmeye başladı.
Oysa bu siyasiler tarafından ortaya atılmış tamamen algı oluşturmaya yönelik doğru olmayan bir söylemdir.
Daha doğrusu üzerinde vurgu yapılmaması gereken eksik bir söylemdir.
Paniği azaltmak için söylenebilir belki ancak önlem alınması konusuna da büyük vurgu yapılmalı.
Ancak siyasilerin, özellikle de hükümet yetkililerinin amacı ,paniği azaltmak değil, bu söylem ile alınan yanlış kararların üstünü örtmektir.
Artan vakalar karşısında halktan gelebilecek tepkileri önlemek için ortaya atılmış bir söylemdir.
Evet covid-19 hızla yayılan ve bulaşma riski çok fazla olan bir virüs ve belki de zamanla bir çoğumuz bu virüsle tanışacağız.
Ancak neden önlem alınmadığı için bulaşmış olalım?
Neden hükümetin sadece casinolara hizmet eden kararları yüzünden bulaşmış olalım?
Hükümetin hiçbir bilimsel temele dayanmayan ve sadece belli kesimlerin çıkarları için aldığı hatalı kararlar yüzünden ,daha aşısı ya da ilacı bulunmamış bir virüsle neden tanışayım?
Kapıların açılıp, virüsün adaya ithal edilmesi ile ekonomimiz mi düzeldi?
Hayır.
Tam tersine virüs yayıldıkça küçük esnaf da kepenk indirmek zorunda kaldı.
Virüs çoğaldıkça güvenli bulmadığı için turist gelmedi.
Üstüne üstlük, test parasıydı, tedavi parasıydı gelmesini beklediğimiz paradan daha fazla para harcamak zorunda kaldık.
Hadi diyelim ön göremediler ve ekonomi için kapıları açtılar, peki neden karantina uygulamasını kaldırdılar?
Karantina otellerine para ödememek için mi?
Karantina masraflarını kaldıramayız diye mi?
Elbette ki hayır.
Çünkü pozitif çıkanlar, temaslılar derken oteller yine doldu.
Hatta şu anda virüsün hızla yayılması sebebi ile yerli halk otellere taşınıyor.
Durum bu kadar vahim değilken bile Maliye bakanı karantina otellerine 13 Milyon ödendiğini açıklamadı mı?
Demek ki gelen bir para yok ama gider çok.
Virüs dışındaki kronik hastalığı olanların mağduriyetleri de cabası.
Öyleyse ne uğruna açıldı bu kapılar ve neden karantina uygulaması kaldırıldı?
Vazgeçtim bilimsel temele dayanmasını bu kararların mantıklı bir açıklaması var mı?
Gerçi bilimsel temele dayansın diyorum ama hükümetin, bilimi, ilimi dikkate aldığı da yok.
Daha dün “Bulaşıcı hastalıklar üst kurulunu” acil toplantıya çağırıp, sonrasında da adaya gelenlerden “3 yada daha az kalacaklar için karantina uygulanmayacak, diğerlerine 7 ile 14 gün arasında karantina uygulanacak” kararı almadılar mı?
3 günde virüs bulaşmıyor mu?
Yoksa virüs sınıf ayırımı mı yapıyor?
Bu kararın bilimsel bir açıklaması olabilir mi?
Böyle bir kararı üst kurul mu önerdi bilmiyorum ama kim önermiş olursa olsun
“Ülkeye virüsü taşımakta kararlıyız” anlamından başka anlam taşımıyor.
Öyleyse ben neden bu saçma sapan karar yüzünden virüsle tanışayım.
Kaldı ki pandemi hastanesi olmadığı gibi normal devlet hastanelerimizde de yer kalmadığından vakalara yatak bulunamıyor ve otellere taşınıyor.
Öyleyse neye güvenerek hala daha ülkeye virüs taşıyorlar?
Tabi ki güvendikleri hiçbir şey yok.
Sadece belli kesimlere karşı duramadıkları için alınan kararlardır bunlar.
O yüzden de “ Bu virüsten kaçış yok, Bir gün herkes bulaşacak” söylemi ile bir algı yaratmak istiyorlar.
Ne yani bir gün hepimiz zaten öleceğiz diye hiç bir hastalığımızın tedavisini yaptırmayalım mı?
Korunup önlem almayalım mı?
Bu hükümetin şu anda bu söyleme sığınıp yaptıkları resmen silah alıp insanları öldürdükten sonra "Bir gün nasılsa öleceklerdi" demekle eş değer değil midir?
Zaten hep bu algı operasyonlarıyla normalleşmedi mi her şey?
Zehirle çocuklarımız öldürüldü, "zaten her şeyimiz zehir değil mi" diyerek normalleştirdik.
Dağlar, taşlar kimyasallarla talan edilip hayatımız riske sokuldu, siyanür, baz istasyonları, uyuşturucu, ile çocuklarımız yok edildi, hatta varlığımız inkar edildi, "Neremiz doğru ki" deyip normalleştirmedik mi?
Ama yok bu sefer olmaz !!
Olmamalı!!!!
"zaten herkese bulaşacak" denilerek, önlemsiz bir şekilde virüs taşınmasını, "karantina için ödenecek paramız yok" denerek, tüm halkın karantina otellerine taşınmasını kabul etmiyorum.
Belki herkese bulaşacak, ama bu gün değil.
Bulaşmasına engel olunabilecekken, sırf birilerinin çıkarı için virüsün ithal edilmesine ve bununda "zaten bir gün herkese bulaşacak" algısıyla pazarlanmasına hayır.
Aşısı, ilacı bulunana kadar bizi korumakla mükellef olanların, sorumsuzca virüs taşımasına ve algıyla da halkın kabullenmesini sağlamasına hayır!!
Şark kurnazlığına da Alicengiz oyunlarına da hayır:
Bu söylemi de önlemsiz girişleri de karantina uygulamasının kaldırılmasını da reddediyorum !!!!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.