• BIST 9724.5
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.1895
  • Euro 36.7272
  • Lefkoşa 18 °C
  • Mağusa 18 °C
  • Girne 19 °C
  • Güzelyurt 17 °C
  • İskele 18 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Ankara 7 °C

AMAÇ CAYDIRMAK MI GELİR SAĞLAMAK MI?

Ayşegül Garabli

Trafik cezaları yeniden düzenlenmiş.

Trafik kazalarının bu denli çok olduğu bir yerde elbette ki cezalar tek başına önleyici etken değildir ancak yine de caydırıcı olması bakımından önemli.

Tabi ki amaçlanan caydırıcı etkisi olmasıysa(?)

Düşünsenize  “Alkollü araç kullanmanın  (100 miligramı aşarsa) cezası 3400 TL” belirlenirken,

“Uyuşturucu madde tesiri altında araç kullanmaya  1700TL” ceza belirleniyor.

Ne yani, “alkol kullanacağınıza uyuşturucu kullanın” mı denmek isteniyor?

Uyuşturucu, alkolden daha mı masum?

Yoksa uyuşturucu daha pahalı diye kullanıcılarına fazla külfet olmaması mı düşünüldü?

Umarım amaçlanan uyuşturucu kullananın bir an önce kaza yapıp gitmesi değildir !!

İnanın bu karar alınırken hangi kriterler göz önünde bulunduruldu ya da bu kararı alanlar o an hangi ruh halini yaşıyorlardı merak ediyorum.

Çünkü böyle bir garipliğin mantıklı bir  açıklamasını ben bulamadım.

Diğer yandan “ Hız sınırını 20 km kadar aşmak 340 TL

20 ile 40 km arasında aşmak 510 TL

40 km’den fazla aşmak 850 TL”

Yani sürücü 60 km/sahızla  ile gitmesi gereken yolu 160 km hızla gidiyorsa 850 TL ödeyecek.

Bunun mantığı ne?

Hızlı araç kullanmak alkollü araç kullanmaktan daha mı az tehlikeli?

Trafik kazalarının kaçı alkol etkisinde meydana geliyor, kaçı hız yüzünden ya da telefonla konuşurken?

Çünkü“sürüş esnasında cep telefonu ile konuşmanın cezası da 340 TL”

Kazaların büyük bölümünün sebebi hız ve direksiyon hakimiyetini kaybetmek ise bu cezalar mı caydırıcı olacak?

Tabi bir de bu cezalar tanıdık, ahbap bulunmazsa ödenecek!!

Geçmiş yıllarda gazetelerde, UBP milletvekillerinin cezalarının silindiği haberlerini okumadık mı?

İnsan tüm bunları düşündükçe “acaba amaç caydırıcılık değil de, devlete gelir kaynağı mı?” diye düşünmeden edemiyor.

Her ayın başında hiçbir uyarı olmaksızın ağaç arkalarından saklandıkları yerden önünüze atılan trafik polislerini düşündükçe “ acaba devlet trafiği gelir kapısı olarak mı görüyor ?”  şüphesi yersiz mi acaba ?

Kaldı ki amaç gerçekten trafik kurallarına dikkati sağlamak ve trafik kazalarını önlemekse,

Mesela ışıksız ve karanlık yolların cezası kime kesilecek?

Peki ya bozuk yolların, yanlış yapılmış dönel kavşakların, bariyersiz virajların, refüjü olmayan çift şerit yolların cezaları kime kesilecek?

Yağışlarda göle dönüşen yolların cezası?

Ciklos’ta 4 gencin ölümüne sebep olan olayın cezası kime kesilecek?

Diğer tüm sorunlarda olduğu gibi trafikte de asıl çözüm eğitim olması gerekirken, çocukları bu konuda da eğitimsiz bırakıp eğitmemenin cezası kime kesilmeli?

Peki bunlar düzelmeden alkollü araç sürene 3400TL, uyuşturucu kullandığı halde araç kullanana 1700TL, araç sürerken cep telefonu kullanana 340 TL ceza keserek mi önlenecek kazalar?

Dağyolu’nda öğrencilerin ölümüne sebep olan kaza bu sebeplerden biri ile mi oldu?

Amaç gerçekten kazaları önlemek mi yoksa para kazanmak mı?

Eğer amaç devlete gelir sağlamaksa, hükümetlerin aldığı kararlarla ve alamadığı kararlarla tüm halkın kafası bir milyon zaten, hepimize 6800TL yazsınlar bitsin.

Tek madde yeter.

“Siyasilerin ve hükümetin yaşattıklarının etkisinde araç kullanmanın cezası 6800 TL”

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları