Avrupa Birliği-Latin Amerika zirvesi için Brüksel’de bulunan Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis Türkiye’de yayınlanan Hürriyet gazetesine açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile aynı vizyonu paylaştıklarını ifade eden Anastasiadis, mümkün olan en kısa zamanda kaybedenler ve kazananlar yaratmayacak bir çözüm için çalışmanın tam zamanı olduğunu söyledi.
KARARLI İKİ LİDER VAR
Bir son fırsattan bahsedilemeyeceğini, ancak 41 yıl sonra ve adanın yeniden birleşmesinde kararlı iki liderin varlığıyla büyük bir şansa sahip olunduğu düşüncesinde olduğunu ifade eden Rum Lider, “sorun yaratıldığından bu yana sahip olduğumuz en iyi fırsatlardan biri söz konusu” dedi. Anastasiadis, çözüme ulaşmak için yıl veya yılların değil ayların telafuz edildiğine işaret ederken, bir zaman çerçevesinden değil, mümkün olan en erken zamandan bahsettiğinin altını çizdi.
Rum Lider, “çünkü eğer takvim belirlerseniz bu baskı altında olduğunuz anlamına geliyor. Bu yöntemin zarar verici ve etkisiz olduğu en uygun örnek olan Annan Planı’na götüren süreçle geçmişte kanıtlandı” dedi.
“BELGELER ÜZERİNDE ÇALIŞIYORUZ”
Ana konulara ne zaman geçileceğinin sorulması üzerine, müzakerecilerin durulan noktanın resmini görebilmek için önceki liderler tarafından yürütülen çalışma ve sunulan çeşitli belgeler üzerinde çalıştığını ifade eden Anastasiadis, “Bunun ardından ana konularla sorunun özüne eğileceğiz. İki lider arasında önceliği kendi toplumlarının endişelerine veren birbirine bağlı müzakere olması konusunda anlaştık. Örneğin bizim için oldukça önemli olan bir başlık mülkiyet ve toprak düzenlemesi, Kıbrıs Türk tarafı aynı anda paralel bir şekilde yönetim ve kuvvet paylaşımının müzakere edilmesini istedi. Bunlar iki lider tarafından müzakere edilecek ilk başlıklar olacak” şeklinde konuştu.
Rum Yönetimi Başkanı, Maraş’ın Güven Artırıcı Önlemler listesinde olduğunu belirterek, “Maraş konusunda ilk adım şehrin durumu hakkında bir çalışma yapıp daha sonra bize rapor sunacak olan bir uzmanlar ekibi atamak olacak. Daha sonra kademeli olarak Maraş ve diğer Güven Artırıcı Önlemler hakkında atabileceğimiz daha ileri adımlara bakacağız” dedi.
Hidrokarbon konusuna değinirken şu aşamada Afrodit alanında bulunan doğalgazın idaresi dışında daha fazla sondaj planı bulunmadığını ifade eden Anastasiadis, garantörlük sistemi hakkında ise, “Modern devletlerin kesinlikle herhangi bir garantöre ihtiyacı yok” ifadesini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.