Anastasiadis, Strasburg’da Avrupa Parlamentosu’nun “Avrupa’nın geleceği” konulu çarşamba günkü genel oturumuna hitaben yaptığı konuşmada, Kıbrıs sorunu dahil Avrupa Birliği’nin başarıları ve karşı karşıya bulunduğu zorluklara atıfta bulundu.
Nikos Anastasiades, Avrupa, karşı karşıya bulunduğu zorlukları ele alabilmesi için ayrılıkları ve dar ulusal çıkarları biryana bırakarak birlikte çalışarak güç birliği gerektiğine işaret etti.
Britanya’nın Avrupa Birliği’nden ayrılması; BREXIT, ile ilgili müzakerelerin sonuçlarından duyduğu memnuniyeti ifade eden Anastasiades, bankacılık birliği ve sermaye piyasaları birliği, Avrupa ordusunun kurulması ve göç meselesinin ele alınması amacıyla Ortak Avrupa İltica Sistemi ile Dublin Yönetmeliği’nin hemen yeniden değerlendirilmesi konusunda desteğini teyit etti. Ayrıca üçlü işbirliğinin sağlanmasının Avrupa’nın enerji güvenliğine olumlu katkıda bulunacağını vurguladı.
Anastasiades, “karşı karşıya bulunduğumuz mevcut sorunlarla büyük tarihi gerçekleri anımsıyoruz; Kıbrıs sorunu, 1974’ten buyana insan hakları ve temel özgürlüklerin ihlalinin ve Kıbrıs nüfusunun üçte birinin yerinden edilmesinin devam ettiği yabancı bir istila ve işgal sorundur” dedi.
Avrupa’nın geleceği ile ilgili yapılan tartışmalar sırasında Avrupa için tartışmasız olan Kıbrıslı vatandaşlarının dört temel özgürlüklerine kavuşmaları zorlu bir mesele olduğunu söyledi.
Avrupa Parlamentosu’nun Dilekçeler Komitesi`nin kapalı Varoşa bölgesiyle ilgili çalışmalarını memnuniyetle karşıladığını ifade eden Nikos Anastasiades, raporda yer alan ve özellikle Varoşa’nın yasal sakinlerine iade edilmesi durumunda önemli bir güven artırıcı önlem olacağıyla ilgili ifadeden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Anastasiades devamla, Avrupa’nın uluslararası sorunların çözümlenmesi amacıyla inisiyatifler üslendiğini veya aktif bir şekilde çalışmalarda bulunduğunu ve bundan dolayı bir üye ülkenin yaşadığı sorununun çözümlenmesine katkıda bulunması görevi olduğunu belirtti.
Kıbrıs sorununun Avrupa’nın “kendi vücudunda açık bir yara” olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Anastasiades, söz konusu yararın kapanması durumunda Avrupa’yı hem manevi hem de esaslı bir şekilde güçlendireceğini vurguladı.
Anastasiades konuşmasında, Kıbrıs sorununa bir çözüm bulunması amacıyla kararlılıkla ve yorulmadan çalışacağını bir kez daha teyit etti. Ve şöyle devam etti:
“Ne kazanan ne kaybeden olacak, Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin endişe ve beklentilerine saygı duyacak, BM Güvenlik Konseyi kararları, iki toplum liderleri arasındaki sağlanan anlaşmalar temelinde çalışabilir ve yaşayabilir federal bir devlet oluşturacak, yabancı müdahale, garantiler ve ordular olmayacak” bir çözüm bulunması gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs’ta, “yapısı, kurumları ve işlevleri Avrupa ilke ve değerleri ile tamamen uyumlu bir Avrupa devleti” kurulması gerektiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Anastasiades, bundan dolayı BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile Özel Görevlisi Jane Holl Lute’nin çalışmalarını desteklediğini vurguladı. Ve Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm ve adanın yeniden birleşmesi hedefiyle müzakerelerin, üzerinde mutabakat sağlanan çerçevede ve görev tanımı dahilinde yeniden başlayacağını diledi.
Kıbrıs’taki Britanya Üsleri ile ilgili olarak ise Anastasiades, Topluluk Müktesebatının uygulanmasına devam edilmesi; üslerde çalışanların veya ikamet edenlerin Avrupa Birliği’nin hakları ve yararlarından faydalanmaya devam edeceği için memnuniyetini ifade etti.
Kıbrıs Cumhuriyeti ve Yunanistan’ın Mısır, İsrail, Ürdün, Lübnan ve Filistin ile oluşturduğu üçlü işbirliği konusuna da değinen Anastasiades, oluşturan üçlü işbirliği mekanizmalarının koordinasyonunun daha etkili olması ve sağlanan işbirliklerinin değerlendirilmesi amacıyla daimi sekreterliğinin Kıbrıs’ta kurulmasına karar verildiğini belirtti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.