Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’le dün akşam telefonda görüştüğü ve “kapalı bölge Maraş’taki faaliyetler konusunda” BM Genel Sekreterinin müdahalesini istediği haber verildi.
Haravgi gazetesinde yer alan habere göre, konu hakkında yazılı bir açıklamada bulunan Rum Hükümeti Sözcüsü Kiriakos Kusios “Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in dün gerçekleştirdikleri telefon görüşmesinde, kapalı bölge Maraş’ın işgal koşulları altında açılmasına ilişkin Türk tehditleri konusu ile Türkiye’nin Kıbrıs MEB’i içerisindeki genel kışkırtıcı tutumunu ele aldıklarını” ifade etti.
Gazeteye göre görüşme sırasında “kapalı kentin açılmasının içerdiği ciddi risklerin altını çizen” Anastasiadis “buna ilişkin herhangi bir hamlenin, BM Güvenlik Konseyinin ilgili kararlarıyla tam bir tezat içerisinde olduğunu” da ileri sürdü.
Gazete, Kusios’un açıklamasına dayanarak, Anastasiadis’in “Türkiye’nin Maraş’la ilgili niyetlerinin aynı zamanda genel tutumunun (Doruk Anlaşmaları ve BM Güvenlik Konseyinin ilgili kararları tarafından öngörülmekte olan) üzerinde mutabık kalınmış çözüm temelinin edilmesi konusunda, Ankara tarafından ileriye götürülmekte olan plana dahil olduğu” iddiasında bulunduğunu da yazdı.
Gazeteye göre Kusios “Anastasiadis’in bu çerçevede BM Genel Sekreterinin müdahalesini istediğini aynı zamanda yasal sakinlerin kente yeniden yerleştirilmesi ve şehrin yeniden inşa edilmesi için bir çalışma hazırlanması için, iki toplumlu bir komite kurulmasına dair önerisini” yinelediğini de iletti.
Kusios, Anastasiadis’in telefon görüşmesinde “özlü müzakerelerin, çözüme ulaşılmasına ilişkin çabaya yardımcı olacak doğru bir ortamda, Crans Montana’da kaldığı yerden ve Berlin’de varılan ortak anlayış çerçevesinde yeniden başlamasına hazır olduğunu ve buna ilişkin taahhüdünü ortaya koyduğunu” da öne sürdü.
Gazete, BM Genel Sekreterinin ise görüşmede “BM Güvenlik Konseyi kararlarının hükümleri dahilinde, gerekli faaliyetlerde bulunacağını” belirttiğini ekledi.
Fileleftheros gazetesi de “BM Genel Sekreterinin Müdahalesini İstedi- Anastasiadis ile Guterres Maraş Konusu ile Kıbrıs Sorununu Ele Aldı” başlıklarıyla manşetten yer verdiği haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in dün akşam BM Genel Sekreterinden “Maraş’taki Türk planlarının bozulması için müdahalede bulunmasını istediğini” yazdı.
BAŞVURU SAHİPLERİNDEN AVRUPA KONSEYİNE MEKTUP
Haravgi ve diğer gazetelerde yer alan başka bir haberde ise, Kıbrıslı Rum başvuru sahiplerinin, Avrupa Konseyine gönderdikleri mektupla “kapalı bölge Maraş’la ilgili Türk planlamalarının mülkiyet haklarıyla ilgili başka bir ihlal teşkil ettiğini, öte yandan Maraş’ın kontrolünün BM’ye geçmesi konusunda ise herhangi bir itirazları olmadığını belirttikleri” ifade edildi.
Bu ifadelerin “Ksenidi-Aresti” davasındaki başvuru sahiplerinin yasal temsilcisi olan Kıbrıslı Rum avukat Ahilleas Dimitriadis’in Bakanlar Komitesi Sekreterliğine yönelik dünkü mektubunda yer aldığını yazan gazete, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 29 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında Strazburg’da toplantı yapacağını belirtti.
Gazeteye göre Dimitriadis mektubunda “Türkiye’nin Bakanlar Komitesi kararlarını, aynı zamanda konuyla ilgili 2008, 2010 ve 2014 yılındaki ara kararlarını küçümsemeyi sürdürdüğünü” de iddia etti.
Dimitriadis mektupta “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) bahse konu davalarda ödenmesine hükmettiği tazminatın, bu mülklerin devriyle değil, kullanım kaybıyla alakalı olduğunu aynı zamanda bunların mülkiyetinin, sahiplerine ait olmayı sürdürdüğünü” de öne sürdü.
Gazeteye göre mektupta “ne yazık ki davalı ülkenin insanlık haklarına ilişkin ‘a la carte’ yaklaşımının devam ettiğini ve başvuru sahiplerinin ise Komitenin çabalarına rağmen hukuki bir çözümden yoksun kaldıklarını” öne süren Dimitriadis, başvuru sahipleri adına, Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirmesi için, 4’üncü bir ara kararın benimsenmesini de talep etti.
“Türkiye’nin başvuru sahiplerinin mülklerinden faydalanmalarını sürekli engellediğini” de öne süren Dimitriadis “bir miktar başvuru sahibinin kapalı bölge Maraş içerisinde mülkleri olduğunu ve Türk Ordusunun varlığından ötürü 1974’ten bu yana bunlara erişime izin verilmediğini” de iddialarına ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.