Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Seçim Kanunu'nun bir yıldan önce uygulanamayacak olması nedeniyle erken seçim tartışmalarının kapandığını öne sürse de, muhalefet kulislerinde "baskın seçim" olasılığı çok daha fazla dillendirilmeye başlandı. Özellikle AKP'nin son günlerde EYT düzenlemesi, 3600 ek gösterge ve asgari ücret zammı gibi konuları kamuoyunun gündemine getirmesi, muhalefet tarafından baskın seçime hazırlığın işaretleri olarak değerlendiriliyor. Muhalefetin büyük bir kesimi, sonbaharda erken seçime gidileceğini ve bunun da iktidar tarafından baskın seçim şeklinde yapılacağı görüşünü savunurken, bu konuda farklı görüşler de ön plana çıkıyor.
Baskın seçim iddiasını dile getiren muhalefet partilerinin temsilcileri, bu görüşü iki temel gerekçeye dayandırıyor. Bu gerekçelerden birincisi, önümüzdeki kışın ekonomik açıdan daha zorlu geçeceği ve AKP'nin 2023 Haziran'a daha fazla oy kaybetmiş şekilde girmeyi göze alamayacağı yönünde. İkinci gerekçe ise Anayasa'ya göre Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın üçüncü kez seçilmesinin mümkün olmayacağı ve erken seçimle bu tartışmanın önüne geçilmek istenecek olması. Baskın seçim ihtimalinin ortadan kalktığını savunanlar ise, "Erdoğan, kesinlikle kaybedeceği seçime girmez" diyor.
Elitaş: Kesinlikle erken seçim düşüncemiz yok
DW Türkçe, muhalefetin erken seçim çağrısı ile baskın seçim beklentilerini AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’a sordu. Elitaş, "Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri 18 Haziran 2023 tarihinde yapılacaktır" dedi. TBMM Genel Kurulu'nda yakın zamanda kabul edilen Seçim Kanunu'na işaret eden Elitaş, "Biz anayasayı neden değiştirdik? Erken seçim olmasın diye değiştirdik" ifadesini kullandı. Anayasayı değiştirme sebebine aykırı hareket etmeleri durumunda vatandaşın buna tepki göstereceğini kaydeden Elitaş, "Muhalefetin baskın seçim iddiaları sizce nereden kaynaklanıyor?" sorusuna "Korkusundan" yanıtını verdi. Muhalefetin hazırlıksız olduğunu savunan Elitaş, "Yani endişe içinde muhalefet diyor ki, yani aniden seçim yaparlarsa ben perişan olurum diyor" ifadesini kullandı. Elitaş, kesinlikle erken seçim düşüncelerinin olmadığının altını çizdi.
CHP’li Özel: Sonuna kadar bekleyeceğini düşünüyoruz
Ana muhalefet partisi CHP'de ise farklı görüşler dile getiriliyor. Bazı CHP'li yöneticiler, iktidarın sonbaharda baskın bir seçime hazırlandığını öne sürerken, bazı partililer ise baskın seçim beklemediklerini dile getiriyor. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, baskın seçim beklemeyen isimlerden. Özel, "Çünkü Recep Tayyip Erdoğan, bugün şartlarında gireceği seçimi kaybediyor. Kaybetmek üzere bir seçime gitmeyeceğini, sonuna kadar bekleyeceğini ve seçimlerin zamanında yapılacağını öngörüyoruz" dedi. Buna karşın kendilerinin erken seçimi istediklerini vurgulayan Özel, "Biz dünden razıyız. Son anketlere baktığınızda seçimin iki tane kesin sonucu var. Bir, artık Recep Tayyip Erdoğan'ın 13. Cumhurbaşkanı olarak seçilmesi mümkün değil. İkincisi Cumhur İttifakının bugünkü şartlarda Meclis'te artık bırakın 330-340 milletvekilini, 250 milletvekili dahi toplamaları mümkün değil" diye konuştu. İktidarın seçimlere giderken para basıp, büyük bir geri dönüşe niyetleneceğini ifade eden Özel, buna karşın vatandaşın kararını verdiğini ve yönetimi değiştireceğini ifade etti.
CHP'li TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Abdurrahman Tutdere de, iktidarın yaptığı açıklamaların her ne kadar seçim hazırlığı olarak değerlendirilse de anketlerde iktidarın seçimi kaybedeceğinin görüldüğünü ifade etti. Tutdere, "Dolayısıyla, iktidarın kaybedeceği bir seçime şu an girebileceğini ve erken seçim kararı alacağını düşünmüyorum" dedi. Tutdere, "24 saatin siyasette çok uzun bir zaman olduğunu" belirterek, "Erken seçim kararına karşı da hazırız" ifadesini kullandı.
İYİ Partili Tatlıoğlu: Bir kış daha çok büyük tahribat yapar
İYİ Parti cephesinde ise sonbaharda erken seçim beklentisi artmış durumda. İktidarın ekonomik önlemler açısından elindeki tüm imkânları tükettiğini belirten partililer, "AKP ve MHP'nin artık vatandaşa vereceği hiçbir şey kalmadı" diyor.
DW Türkçe'nin sorusunu yanıtlayan İYİ Parti Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu, Yeni Seçim Kanunu’nun erken seçim ihtimalini ortadan kaldırmadığını savundu. Tatlıoğlu, "Eylül ayında veya sonbaharda bir seçim ihtimalini görüyorum" dedi. Önümüzdeki kış aylarının ekonomik olarak Türkiye için çok daha zor geçeceğini belirten Tatlıoğlu, "Türkiye ekonomisinde bir kış daha çok büyük tahribat yapar. O nedenle ne kadar önce olursa o kadar iyi olur, bizim düşüncemiz bu" diye konuştu. 28 aydır İYİ Parti olarak sahada olduklarını kaydeden Tatlıoğlu, "Çok etkin olarak sahada çalışıyoruz ve insanımıza dokunmaya çalışıyoruz. Ramazan'dan sonra da çok farklı programlarla devam edeceğiz. Onun için de her daim seçime hazırız" diye konuştu.
HDP'li Tiryaki: Erdoğan, adaylığını tartışmalı hale getirmek istemez
HDP'de de CHP gibi farklı görüşler dillendirilse de baskın seçimin sonbaharda olabileceği düşüncesi ön plana çıkıyor. AKP ve MHP'nin iki gerekçeyle erken seçime gitmek isteyeceğini belirten HDP Seçim İşleri Komisyonu Eş Sözcüsü Rüştü Tiryaki, "Birincisi AKP ve MHP'nin oylarında ciddi bir azalma var. Bu gidişatta hiçbir şekilde seçimin galibi olamayacaklarını ve daha erken dönemde girecekleri bir seçimde yarışın içinde olabileceklerini düşündükleri için erken seçim kararı alabileceklerini düşünüyorum" dedi. Tiryaki, ikinci gerekçe olarak ise Erdoğan'ın Anayasaya göre üçüncü kez seçilemeyecek olmasını gösterdi. Anayasa hükmünün çok açık olduğunu ifade eden Tiryaki, "Tek istisnası Meclis'in yeni bir erken seçim kararı alarak Cumhurbaşkanlığı görevinin sona ermesiyle yapılacak bir erken seçim" diye konuştu. Erdoğan'ın böyle bir tartışmanın içine girmek istemeyeceğini kaydeden Tiryaki, bu nedenle sonbaharda bir erken seçim kararının alınmasını beklediğini belirtti.
DEVA Partili Şahin: Şartlar ağırlaşırsa YSK inisiyatif kullanmaz
DEVA Partisi Sözcüsü İdris Şahin ise, Erdoğan'ın seçimi kazanacağını görmesi halinde hemen seçim kararı alınacağını belirtti. Şahin, "Şu anki veriler böyle bir imkanı gösteriyor mu diye soracak olursanız, şu anki şartlarda seçime gidebileceğine ihtimal vermiyorum. Çünkü ekonomide gerçek anlamda kötüye gidiş var. Çarşı pazar gerçekten yangın yeri" dedi. İktidarın bu şartlarda seçim kararı almayacağını belirten Şahin, ancak Anayasa'nın 101. maddesine göre Erdoğan'ın üçüncü kez seçilemeyecek olmasına dikkat çekti. Şahin, şartların ağırlaşması durumunda YSK'nın da Erdoğan'ın tekrar adaylığı noktasında inisiyatif kullanamayabileceğini vurguladı. Anayasa'nın 116. maddesine göre ise seçimlerin yenilenmesi halinde Erdoğan'ın bir kez daha aday olabileceğini vurgulayan Şahin, bu nedenle şartların da iktidarın lehine olması durumunda erken seçim kararı alınabileceğini kaydetti.
"Önümüzdeki yıla kalırsa erken seçimi desteklemeyiz"
Şahin, "Tayyip Bey, sonbahara gelindiğinde şartları lehine çevirdiğini düşünürse erken seçim kararı alınabilir. Bu durumda sonbahar için bir erken seçim düşünülebilir. Yeni Seçim Yasasının da bu şartlarda uygulanabilme ihtimalinin olmadığını düşünüyorum" diye konuştu. Şahin, diğer yandan muhalefet olarak derhal seçim yapılması gerektiğine inandıklarını da belirterek, seçimin önümüzdeki yıla kalması halinde ise bir erken seçime destek olmayacaklarının altını çizdi. Şahin, "Erdoğan’ın sadece kendini kurtarmak ve tekrar aday olabilmek için alacağı karara kimse bizden destek olmamızı beklemesin" ifadesini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.