• BIST 9636.12
  • Altın 2928.974
  • Dolar 34.6381
  • Euro 36.4981
  • Lefkoşa 7 °C
  • Mağusa 8 °C
  • Girne 11 °C
  • Güzelyurt 5 °C
  • İskele 8 °C
  • İstanbul 4 °C
  • Ankara -2 °C

Annan Planı kabul edilseydi

Oshan SABIRLI

Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar olası bir referandumu konuşmaya başladı. Üstelik abesle iştigal açıklamalar arka arkaya geliyor. Popülist ifadelerde halkın seçtiği ve ana görevi müzakerecilik olan, Cumhurbaşkanı’nın müzakerecilik görevden alınabileceği UBP’nin genel başkanı tarafından iddia edildi. Korku imparatorluğu kurulmaya şimdiden başlandı. Yakındır “Hazırlayın çantalarınızı, sizi gemilere koyup gönderecekler” edebiyatı, TÜM KKTC VATANDAŞLARI YENİ FEDERASYONUN VATANDAŞI OLACAK” şeklindeki açıklamalara karşın yine pişirilecek. Tam 11 yıl, 7 ay, 16 gün önce, sıcak bir ilkbahar gününde Kıbrıs Türk ve Rum halkları referanduma gitti. Tam 4 bin 247 gün önce gerçekleşen bu referandumda hem kuzeyden hem de güneyden kaygılar vardı. Üstelik bu kaygıların tavan yaptığı, planı öğrenemedikleri için hayır diyen Rumlar kaygılarının çoğunda haksız olduklarını farkına vardı mı dersiniz. Dün oturup yine Annan Planı’na göz attım. Eğer o plan kabul olsaydı neler değişecekti, bazı maddeleri tarihleri ile inceledim. Annan Planı kabul edilseydi şunlar değişecekti… - Planının güvenlik konularına ilişkin bölümünde, Türkiye ve Yunanistan'ın, Türkiye AB üyesi olana kadar (ya da 2017) , adada en fazla 6'şar bin asker bulundurabileceği belirtilmişti. - Federal ve kurucu devlet polis görevlilerinden oluşan bir ortak soruşturma bürosu oluşturulmasını öngörüyor. İki kurucu devletin de eşit sayıda görevliyle temsil edileceği büro, federal başsavcıya karşı sorumlu olacaktı. - Planının son şekline göre, Kuruluş Anlaşması'nın yürürlüğe girmesiyle yasal olarak Kıbrıs Rum Devleti'nin bir parçası olacak olan toprak ayarlamasına tabi bölgeler,3 yılı geçmeyecek geçici bir süre için Kıbrıs Türk Devleti tarafından yönetilecekti. (2007) - Plana göre, bu bölgelerin yönetiminin Kıbrıs Rum Devleti'ne Birleşmiş Milletler gözetiminde 6 aşamada devredilmesi öngörülüyordu. 1 . aşama, 104 günde devredilecekler: Ara Bölge, Maraş, Erenköy. 2. aşama, 6 ayda devredilecekler: Düzce ve Taşköy. 3. aşama, 1 yılda devredilecekler: Bademliköy, Ömerli ve Kırklar bölgeleri. 4. aşama, 2 yılda devredilecekler: Çayönü, Güvercinlik, Akdoğan, Türkmenköy, Gayretköy, Yeşilırmak ve Soli bölgeleri. 5. aşama, 2.5 yılda devredilecekler: Gazimağusa, Haspolat, Alayköy ve Bostancı bölgeleri. 6. aşama, 3 yılda devredilecekler: Korkuteli, Dörtyol, Pirhan, Paşaköy, Türkeli, Yılmazköy, Şirinevler, Akçiçek, Kozan, Kılıçarslan, Gürpınar, Özhan, Karpaşa, Mevlevi, Kalkanlı, Akçay, Güzelyurt, Güneşköy, Aydınköy, Yeşilyurt, Gemikonağı ve Yedidalga bölgeleri. Özetle Kıbrıslı Rumların endişelerinde çok haklı olmadığı, onların da bu planın yürürlüğe girememesinden büyük zarar gördüğü ortada. Evet demiş olsalardı, Maraş’ı ve Erenköyü yaklaşık 4 ay içinde geri alabileceklerdi. Öte yandan Kıbrıs’ın kuzeyinde “işgal ordusu” diye nitelendirdikleri ve sayısını TSK dışında neredeyse kimsenin bilmediği asker sayısı 6 bine düşecekti. Önümüzdeki günlerde olası bir planın çıkması ile “değişen ne var” sorusunu daha çok sorup, Annan Planı’nı daha çok okuyacağımız ise önem

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları