Anoreksiya belirtileri nelerdir? Yemek bozukluğu olarak adlandırılan bu hastalık genç kadınları tehtit ediyor. Kadınlarda erkeklere oranla 20 kat daha fazla görülen bu hastalık ölüme bile götürebiliyor. Uzmanlar, anoreksiya hastalığının kişinin 3-6 yaş arasında annesiyle yaşadığı sorunlar nedeniyle ortaya çıktığını söylüyor. İşte anoreksiya hastalığı ile ilgili tüm merak edilenler!
Hastalığın pek çok belirtileri bulunuyor
Anoreksiya hastalığının pek çok belirtisi bulunmaktadır. Bunlardan bazıları; hızlı ve belirgin kilo kaybı, kalori ve yağ sayımı konusunda takıntı, yemek yemese de yemeğe karşı aşırı bir ilgi: yemek yapmak, yemek kitapları okumak, sağlıklı kilonun altına ininceye kadar tehlikeli bir şekilde diyet yapmak, kilo almaya karşı inanılmaz bir korkmak, yemek yerken yemeği çok ufak parçalara bölme, kendini kusturmaya çalışmak: yemekten sonra tuvalete kapanmak, gerçekten çok zayıf olsa da kendisini kilolu görmesi, depresyon
Anoreksiya temelinde anne-kız çatışması yatıyor
Anoreksiya en çok ergenli döneminde görülen bir rahatsızlıktır. Ve genel olarak kadınlarda daha fazla görünmektedir. Uzmanlar anoreksiyanın üç temel zelliği bulunduğunu söylüyor.
12-30 yaş arasında görülüyor
Bunlardan ilkinin hastalığın ergenlik döneminde ve kadınlarda daha fazla görülmesi durumudur. Bu durumun temelinde çocukluk çağında anneyle yaşanan sorunlu bağlanma problemi yatıyor. Genellikle bu hastalık ergenlik döneminde başlıyor. Hastalığın en çok görüldüğü yaş 12 ile 25-30 yaş arası. Bunun sebebi biyolojik nedenler olabilir ama en temelde kişinin annesiyle yaşamış olduğu sıkıntı ve çatışmalarda sağlıklı savunma mekanizmaları olmadığı için baş edememesi ve buna bağlı bedenine narsistik yatırımı yapması yani kendi bedenini mükemmelleştirmeye çalışıyor.
Kilolu olmamanıza rağmen kilo vermeye çalışıyorsanız...
Anoreksiyanın ikinci özelliğin hastanın Beden Kitle İndeksi’nin yüzde 15 azalmasıdır. Bu kişilerin genellikle hastalık öncesi kilolu ya da hafif kilolu olduğu gözlemleniyor. Hastanın kilo vermesine rağmen kendini hala kilolu olarak görüyor.Beden Kitle İndeksi’nde alt sınırın 20 olduğunu varsayarsak yüzde 15 oranında azalıyor. 16-17’nin altına düşüyor. Buna rağmen hastada iştah var, depresyondaki gibi değil, bu hasta sürekli yemeklerle ilgileniyor. Bu hastalar sürekli yemek tarifleri okurlar, evin çeşitli yerlerine yemek saklıyorlar. Sofrayı kendileri kurmak istiyorlar ama kilo alırım kaygısı ve korkusuyla yemiyorlar
En çok ölüme götüren hastalık
Anoreksiya nervozanın psikiyatrik hastalıklar içerisinde intihar haricinde en fazla ölüme neden olan hastalıklar arasında yer alıyor. Çünkü hasta yemeyince içmeyince kilo kaybına bağlı kansızlık, kalp ritim bozuklukları ortaya çıkabiliyor. Kandaki yağ ve kolesterol oranları değişebiliyor, metabolik yapı alt üst olabiliyor. Sodyum, potasyum kalsiyum gibi maddelerin miktarı azalıyor. Kalsiyum azalınca kemik bunu kompanse etmeye çalışıyor.
Boşanmış aile çocuklarında görülme oranı yüksek
Boşanmış ebeveynlerin çocuklarında anoreksiya görülme oranları diğerlerine göre daha yüksek. Ebeveynlerin boşanması tranvatik bir boşanmasıyla bu çocuklarda anoreksiya riski yükseliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.