• BIST 9753.91
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.1895
  • Euro 36.7272
  • Lefkoşa 10 °C
  • Mağusa 11 °C
  • Girne 15 °C
  • Güzelyurt 10 °C
  • İskele 11 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Ankara 1 °C

Anormal Değil Miyiz?

Ayşegül Garabli

Ne kadar isyankar gözüksek de aslında çok kanaatkar  bir toplumuz.

Ne söylenirse inanıyoruz, kabulleniyoruz.

En fazla  direnç göstermemiz ise; birazcık söylenip sonra kabullenip susmaktan öteye geçmiyor.

Cinayetler için, faili meçhul deniyor, izde tıs yok, kabulleniyoruz.

Sanki de failler meçhulden gelip, meçhule gidiyor ve bizim failleri bulmakla görevli birimlerimiz de uyumakla mükellef.

Gencecik insanlar, canlarına kıyıp intihar ediyor ve sır ölüm deniyor.

Ah vah deyip kabulleniyoruz.

Sanki de bu ölüme sebep olan sorun ya da sorunlar yalnız ona aitti ve ölenle beraber sır olup gitti; araştırmaya, önlem almaya gerek yok gibi.

Trafik kazalarında binlerce can yok olup gidiyor, trafik canavarı can aldı deniyor ve biz o hayali yaratık canavara lanet okuyarak yine susuyoruz ve asla canavarın kimler ya da neler olduğunu sorgulamıyoruz.

Kazaları olağan olarak kabulleniyoruz, konu bir dahaki kazaya kadar kapanıp gidiyor.

Onlarca çocuğumuz sokakta yaşayıp,uyuşturucunun, fuhuş un kucağına  atılıyor ve bize ailelerin sorumsuzluğundan kaynaklandığı söyleniyor, biz de sanki Devletin, sosyal sorumluluğu yokmuş gibi aileleri suçlayarak, kabullenip,çocuklarımızı kaderine terk ediyoruz.

Tüm ülkeyi sarıp, hemen hemen her eve girmiş  olan kanser için, Hükümetin millet vekili , zaten  ülkede böyle bir sorun var, petrol dolum tesisleri de kurulabilir diyerek ,insan sağlığını hiçe saydıklarını tescil ediyor, biz kanser vakalarına sebep olan durumların ortadan kaldırılmasını istemediğimiz gibi  artmasına bile  sessiz kalıp kabulleniyoruz.

Kanseri, kader sayıyoruz.

Hükümet, “ülkeyi iyi idare edemiyorum ama ne yapayım elimden gelmiyor” diyor, sanki bu görevleri değilmiş gibi kabullenip ellerinde bir şey yok diyebiliyoruz.

Sağlığa  ve eğitime bütçe ayrılmadığı gibi, bu işte canla başla emek verenler toplum önünde itibarsızlaştırılarak hayatımızın en önemli iki alanı yok ediliyor, biz bu itibarsızlaştırmaya da ortak oluyoruz.

Ormanlarımız yakılıp, doğamız yok ediliyor. Biz bunu da es geçip, yangın söndürme helikopteri yerine makam Mercedesleri alınışını da normal karşılıyoruz.

Her gün yapılan zamlarla alım gücümüz düşüyor ve bundan dolayı hırsızlıklar çoğalıyor, biz yine “çok şükür” diyoruz.

Daha binlerce olay sayılabilir, hayatımızı önemli ölçüde olumsuz etkilediği halde bizim sessiz kalarak kabullendiğimiz.

Sadece son bir ayda yaşanan,cinayetten,intihara,trafik kazalarından,kanser vakalarına,tecavüzden,tacize,insanlara uygulanan,fiziksel ve psikolojik şiddete kadar olumsuzluklara bakın bir.

Hayatımızı mahveden olayların boyutu ve ne derece tepki koyup nasıl kabullendiğimiz net olarak ortaya çıkmıyor mu?

Tüm bu yaşadığımız olayları hem kendimize hem de başkalarına reva görerek; Ne yaparsak yapalım bir şey olmaz, kim gelirse gelsin sonuç değişmez ; mantığıyla  kolaycılığa kaçmıyor muyuz?

Doğrudur biz,  sorgulayıp çözüm üretme ve üretilmesi yönünde baskı kurma yerine kaderciliği ve kabulleniciliği seçtiğimiz müddetçe kim gelirse gelsin sonuç değişmez.

Doğrudur, biz bozuk olan sistem yerine sadece aynı sistemin parçaları olan aktörlerin yerini değiştirmeyle uğraşırsak hiçbir şey değişmez.

Ve, biz bu kafayla gidersek bizden de bizi yönetecek olanlardan da bir şey olmaz.

Tabi ki;  her tür olumsuzluk yaşatılıp; hatta insan yerine bile konmadığı halde; bütün olanları  sindirip kabullenen , kaderci bir ülkeyi, yönetmeye talip olan da çok olur.

Dünyanın neresinde var bizim kadar açık göz geçinen kanaatkar halk,

Başına vur ekmeğini al, sesini çıkarmazsa sağlığını al,bunu da mı kabullendi geleceğini al.

Var mı dünyada bundan daha rahat yönetilecek bir toplum ?

Var mı dünyada bizden daha kabullenici bir halk?

Bakın daha bu gün 18 yaşındaki bir kız, ağaçlık alanda 25 yaşındaki bir genci bıçaklayarak öldürdü.

Dün de 31 yaşındaki bir genç yine aynı yaştaki başka bir genci bıçaklayarak öldürmüştü.

Ondan önce de 4 kadın öldürülmüştü.

Bunlar hep normal değil mi?

Adaletin olmayışı da, insanların kendi adaletlerini sağlama ya da egolarını tatmin etme anlayışıyla insanların öldürülmesi de normal her halde!!!!!

İyi de bu kadar anormalliği , normal görmek normal mi?

Bütün bunlar normal ise, biz anormal bir toplum değil miyiz?

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları