Arıklı resepsiyonda yaptığı konuşmada Maraş'ın iskana açılması, başkanlık sisteminin getirilmesi ve yapısal reformlar yapılması gerektiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Başbakan Ünal Üstel'in de katıldığı resepsiyon Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve şehitler anısına saygı duruşuyla başladı, ardından İstiklal Marşı okundu.
-Tatar
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, resepsiyonda yaptığı konuşmada, YDP ile aynı ülkü ve davanın insanları olduklarını belirtti, KKTC ve anavatan Türkiye sevgisinin birbirlerini bağlayan güç olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanlığı görevinde tek hedefinin KKTC’yi tanıtmak olduğunu ifade eden Tatar, Türkiye ve yurt dışı temaslarını bu gaye ile sürdürdüğünü kaydetti.
Ada’da bir çözüm olacaksa KKTC o anlaşmanın mutlak bir parçası olacağını, federal çözüm seçeneğinin artık masada olmadığını anlatan Tatar, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasında “federasyon defteri kapanmıştır” ifadeleri kullandığını kaydetti.
KKTC devletinden asla taviz verilmeyeceğini, devletin zarar görmesi halinde gelecek nesillerin tehlikeye atılacağını kaydeden Tatar, yeni siyasetin Türkiye desteğiyle sürdürüldüğünü kaydetti.
Tatar, Recep Tayyip Erdoğan’ın, BM Genel Kurulu'nda Kıbrıslı Türklerin müktesep haklarının tanınması gerektiğini söylemesinin de çok önemli olduğunu ifade etti.
-Arıklı
Erhan Arıklı konuşmasında, YDP’nin Meclis’te temsil edildiği 8 yılın 4’ünde hükümette yer aldığını ve YDP’nin bakanlıkların icraatlarının hükümetlerin onur ve gururu olduğunu söyledi.
YDP’nin bakanlıklarının yıllardır yapılamayan pek çok projeyi tamamladığını ifade den Arıklı yeni hedeflerinin hükümet büyük ortağı olacak zemini yaratmak olduğunu, en az 15 vekil ve beş bakanlık istediklerini söyledi.
Kıbrıs konusuyla ilgili son dönemde yapılan tüm anket sonuçlarının adada iki devletli çözüme desteğin daha çok olduğunu gösterdiğini belirten Arıklı, iki devletli bir çözüm, ancak sorunları çözen bir devlet istediklerini ifade etti.
Erhan Arıklı, halkını enflasyon altında ezdirmeyen bir devlet istediklerini, bu devleti de YDP’nin kuracağını söyledi.
Federatif bir çözümün Kıbrıs Türkü için bir ceza olacağını kaydeden Arıklı, buna asla izin vermeyeceklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Birleşmiş Milletler Genel Sekreter ve Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri ile üçlü bir görüşme için New York’a gideceğini kaydeden Arıklı, New York’ta her türlü oyuna hazırlıklı olmak gerektiğini kaydetti.
2004’te referanduma sunulan çözüm planına (Annan Planı) giden yolun 2001 yılında Denktaş ve Klerides’in bir araya geldiği bir yemekle başladığını belirten Arıklı, Tatar’a "Federasyon anlamına gelecek bir sürecin taraftı olmayın" çağrısında bulundu.
Ana muhalefet partisinin politikasını da eleştiren Arıklı, ana muhalefetin BM kararlarına aykırı bir çözüm şeklinin mümkün olmadığını savunduğunu belirtti ve “BM İsrail’le ilgili 131 karar aldı İsrail hangi kararı dinlerdi, Ermenistan’la ilgili 10 karar aldı Ermenistan hangi kararı dinledi” dedi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne “beş horozlu tavuk kümesi” benzetmesi yapan Arıklı, bu beş devletin dünyaya nizam vermeye çalıştığını bunun kabul edilemeyeceğini söyledi.
KKTC’yi mevcut yönetim sistemi ile yaşatmanın mümkün olmadığını kaydeden Arıklı,
,
“Acil bir tedavi gerekmektedir bu tedavi yolu da başkanlık sistemidir” dedi.
Yakın Doğu’da artan tansiyondan da bahseden Arıklı, KKTC’nin her tür hazırlığını yapması gerektiğini belirtti. İlk olarak Türkiye ile savunma işbirliği anlaşması imzalanması gerektiğini belirten Arıklı, ikincil olarak da Türkiye’ye deniz ve kara üssü vermek olduğunu, çünkü Güney Kıbrıs’ın pek çok ülkeyle savunma iş birliği anlaşması imzaladığını söyledi.
-Maraş açılmalı
Güney Kıbrıs’ta Kuzey’deki eski Rum mallarının satışıyla ilgili yaşanan tutuklamalara da değinen Arıklı, Kıbrıslı Rumların niyetinin ekonomiyi felç etmek olduğunu, buna karşılık Maraş’ın derhal, askeri statüden çıkarılması Taşınmaz Mal Komisyonu’na devri ve iskana açılması gerektiğini belitti.
-Gerekli reformları sağlamak kaydıyla devam ederiz
Arzularının hükümetin 2027’ye kadar devam etmesi olduğunu belirten Arıklı, “Ortaklarımız devam derse biz 2027’ye kadar gideriz ama gerekli olan reformları, yapısal dönüşümle sağlamak kaydıyla” dedi.
Vatandaşı tüccar ve toptancıya ezdiren bir anlayışın parçası olamayacaklarını belirten Arıklı, üreticiyi korumak istediklerini, kavgalarının “aradaki toptancılarla” olduğunu söyledi. Arıklı, KKTC’de çözülemeyecek problem bulunmadığını yeter ki oy kaygısıyla hareket eden bir hükümet olmaması gerektiğini kaydetti.
YDP’nin hazırladığı Kıbrıs konusundaki manifestoyu New York ziyaretinden önce Meclise sunacaklarını belirten Arıklı, Tatar’ın New York’a Meclis kararıyla gitmesi ve görüşmede masaya Meclis kararını koymasını temenni etti
Arıklı, Cumhurbaşkanı’na görüşme yetkisini Meclis’in verdiğini hatırlattı.
-Atalay
Lefkoşa Milletvekili Talip Atalay, Parti’de birlik beraberliğin önemini vurguladı. Atalay, YDP’nin ülkenin imarcısı ve mimarı olmak için çalıştığını kaydetti.
-Zaroğlu
YDP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Bertan Zaroğlu da 7 Ekim 2016’nın tarihe Ada’da kardeşlik anlayışının, birlik beraberliğin hissedildiği bir gün olarak geçtiğini kaydetti. YDP’nin kuruluşunun Kıbrıs Türkü'nün var oluş mücadelesinde de dönüm noktası olduğunu kaydeden Zaroğlu, YDP’nin bir grup siyasinin değil ülke halkına hizmet için bir araya gelmiş vatanseverlerin kıymetli bir eseri olduğunu söyledi.
YDP’nin Kıbrıs Türkü'nün haklarını savunan siyasi bir yapı olduğunu ispatladığını ifade eden Zaroğlu, partinin kırgınlıkları geride bırakarak bugün daha güçlü bir parti olduğunu söyledi.
“Ezilenlerin partisiyiz, ötekileştirilenlerin partisiyiz, devlet imkanlarının adil eşit pay alamayanların partisiyiz” diyen Zaroğlu hedeflerinin YDP bayrağını önce Başbakanlık sonra da Cumhurbaşkanlığı'na taşımak olduğunu belirtti.
“YDP’de din, dil, ırk ayrımı olmamıştır olmayacaktır” diyen Zaroğlu, “Vatanım Kıbrıs” sloganı ile çıkılan yolda Kıbrıs Türkü'nün refahını savunmaya devam edeceklerini ifade etti
Kıbrıs Türkü'nün egemenliğini tartışmaya açanlara karşı duracaklarını kaydeden Zaroğlu, Parti ile yollarını ayırmış ancak gönül bağlarını kaybetmeyenlere, “gelin yanımızda olun” çağrısında bulundu.
-Büyükyılmaz
YDP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Turan Büyükyılmaz, 1992’de kapatılan partinin kurulması için 25 yıl mücadele verildiğini anlattı.
“50 kahraman hiç kopmadı el ele verdi ve YDP’yi tekrar yarattı” diyen Büyükyılmaz, “para gerekliydi, dıştan baskılara karşı durmak gerekiyordu” dedi.
Genel Seçimlerde aldıkları yüzde 7 oyun yanında yüzde 5 kadar oylarının da iptal edildiğini savunan Büyükyılmaz, bunun nedeninin YDP’nin hakkını koruyabilecek sandık görevlilerinin bulunmaması olduğunu söyledi.
2020 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de partinin önde gelenlerinin sağlık sıkıntıları nedeniyle sahada yer alamadığını belirten Büyükyılmaz, “Tatarın kazanmasında en büyük rol YDP’dir”
dedi. Büyükyılmaz, bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde YDP’nin ilk turda kendi adayı ile yarışacağını kaydetti.
Büyükyılmaz, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığında Arıklı’nın hiç kimsenin yapamadığını başardığını, pek çok yarım kalan yolu açtıklarını, iletişimde 4.5 G’yi getirdiklerini, Geçitkale Havalimanına İHA ve SİHA yerleşmesini sağladıklarını söyledi.
Büyükyılmaz, Parti’nin ilçe kongrelerini 15 Aralık’ta tamamlayacağını ardından Cumhurbaşkanlığı seçimleri için hazırlıklara başlayacaklarını, yerel seçimlerde de 2022 olduğu gibi destek vererek değil her bölgede aday çıkaracağını söyledi
-Yılmaz
YDP Genel Sekreteri Erşaf Sabit Yılmaz, YDP’nin ilk adımlarının 1984’te atıldığını, 2016’da yeniden doğduğunu ifade etti.
Genel Seçimlerde barajı asması mümkün görülmediğini belirten Yılmaz, YDP’nin ülke yönetiminin tamamına talip olacak güce sahip olduğunu kaydetti.
Yılmaz, YDP’nin erken genel seçimler için de hazır olması gerektiğini belirtti.
YDP’nin davasının Ada’da Türk varlığını sürdürmek, yok sayılmış insanların sesi olmak olduğunun ifade eden Yılmaz, "Davamızdan asla vaz geçmeyeceğiz” dedi.
-Yaman
Genel Kadın Kolları Başkanı Doç. Dr. Figen Yaman, Partinin onayladığı Kıbrıs konusuyla ilgili karar metnini okudu.
Metinde, "KKTC’nin yaşatılması ve yüceltilmesi, Türkiye’yle ilişkileri ileri götürülmesi, Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ın gayelerinin Ada’yı Elen hegemonyası altına almak olduğu,
AB’nin Türkiye’nin ilerlemesine engel olmak istediği, Ada’da federal çözüm çabasının söz konusu olmadığı, iki devletli çözümün yegane yaşayabilir barışçıl seçenek olduğu, KKTC’nin tanınması çağrılarının desteklendiği, Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünün sulandırılamayacağı, Türk Devletleri Teşkilatına tam üyelik için çabaların arttırılması gerektiği" belirtiliyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.