Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars Din İşleri Dairesi Başkanı Ahmet Ünsal’a vatandaşlık hakkının CTP – TDP – HP – DP dörtlü Koalisyon Hükümeti döneminde verildiği iddialarına karşı açıklama yaptı.
Açıklama şöyle:
Son dönemlerde, dini öğretileri vesile ederek çağdaş Kıbrıs Türk kadınına yönelik kabul edilemez sözler sarf eden, kadınlarımızın statülerini kabul edilemez bir noktaya indirgeyen, kadına erkeğin ihtiyaçlarını karşılamakla görevli bir meta muamelesi yapacak kadar da ileriye giden, üstelik bir din görevlisine hiç yakışmayacak şekilde doğruları söylemeyerek bu cümleleri kurmadığını ifade edişinden hemen sonra konuya ilişkin ses bantları yayınlanan Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal her kesimden insanımızın ciddi tepkisini toplamıştır.
Halkımızla birlikte Ahmet Ünsal’a yönelik tepkimizi pek çok demokratik eylem vesilesi ile dile getirmiş ve getirmeye devam etmekteyiz.
Bu gerçeklik ortada dururken ve Ünsal’ın acilen görevinden alınması gerekirken bunu yerine getiremeyenler, Ünsal vatandaşlıktan çıkarılmalı eylemini vesile ederek konuyu Ünsal’ın hangi tarihte vatandaş yapıldığı noktasına taşımaları ve üzerlerine düşen sorumluluktan kurtulmaya çalışmaları konuyu saptırmaktan başka birşey değildir. Üstelik yine kendi dönemlerinde vatandaşlık kararını verdikleri gerçeğini gizlemeye çalışarak!
Bahse konu şahsın vatandaşlığa kabul kararı UBP’nin tek başına iktidarda olduğu 12 Kasım 2012 tarihinde İrsen Küçük hükümeti döneminde alınmıştı.
Dörtlü Koalisyon hükümetinin kuruluşunun ardından, haksız uygulamalarla değil normal prosedürlere göre vatandaş yapılmasını benimseyen hükümetimizin ortaya koyduğu vizyona uygun hareket edilmiş, o dönemde herhangi bir Bakanlar Kurulu kararı alınmamış ve 2012 yılında alınan karar uyarınca vatandaşlığa kabul edilen Ahmet Ünsal rutin işlemlerini tamamlamasının ardından Muhaceret Dairesi’nin onayı ile belgesini alarak işlemlerini 27/03/2019 tarihinde tamamlamıştır.
Unutulmamalıdır ki, bugüne kadar normal ve yasal yollarla elde edilen vatandaşlıklar, Kıbrıs Türk Halkına karşı işlenen suçlar yüzünden pek çok kez iptal edilmiştir. Yine Bakanlar Kurulu kararı ile bu kararın iptal edilmesinde herhangi bir engel yoktur.
Konu açıktır ve saptırılmamalıdır. Konu Başbakanlığa bağlı bir kuruma başbakan tarafından atanan bir üst düzey bürokratın Anayasamıza veya yasalarımıza aykırı açıklamaları sonrası görevden alınıp, alınmamasıdır.
Bahse konu bürokratın halen o koltukta oturması sadece Kıbrıs Türk Kadınına değil, tüm topluma karşı yapılmış saygısızlıktır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.