• BIST 9916.22
  • Altın 2962.961
  • Dolar 35.2472
  • Euro 36.7735
  • Lefkoşa 10 °C
  • Mağusa 10 °C
  • Girne 14 °C
  • Güzelyurt 9 °C
  • İskele 10 °C
  • İstanbul 12 °C
  • Ankara 7 °C

Bebeklerde ve çocuklarda besin alerjileri arttı

Besin alerjileri en fazla bebeklik ve çocukluk çağında görülüyor. Özellikle son yıllarda çeşitli nedenlere bağlı olarak bir artış söz konusu. Uzmanlar, ailelerin bu konuda dikkatli olması gerektiğini söylüyor.
Bebeklerde ve çocuklarda besin alerjileri arttı

Tüketilen besinler, ilkbaharda uçuşan polenler ya da kullanılan temizlik maddeleri… Alerjiye sebep olan pek çok etken bulunuyor. İnsan hayatının her döneminde görülebilen alerjilerin içinde besinlere karşı olanlar kuşkusuz önemli bir yer tutuyor. Besin alerjileri özellikle bebekler ve çocuklarda görülüyorsa daha da dikkatli olmak gerekiyor.

Besin alerjisi olan bebeklerin ve çocukların gelişimlerini sağlıklı bir şekilde sürdürmesi büyük önem taşıyor. Böyle bir durumla karşılaşan ebeveynlerin vakit geçirmeden hekime başvurmasından geçiyor.

Peki bebeklerde ve çocuklarda sık görülen besin alerjileri neler? Besin alerjileri kalıcı mı geçici mi? Çözüm için ne yapmak gerekiyor? Merak edilenleri Hacettepe Üniversitesi Çocuk Alerji ve Astım Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Şekerel’le konuştuk.

Besin alerjilerindeki artışın pek çok nedeni var

Son zamanlarda besin alerjilerinde bir artış olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Şekerel, bunun sadece Türkiye’ye özgü olmadığını, gelişmiş Avrupa ülkelerinde de benzer bir durumun gözlendiğini söylüyor. Prof. Dr. Şekerel, bu artışın nedenlerini şöyle açıklıyor:

“Batı tipi yaşam tarzı, sezaryen doğumlar, doğal yaşamdan kopmak, sigara, çok antibiyotik kullanmak ve aşırı hijyenik bir yaşam gibi farklı etkenler var. Ancak bunların hiçbirinin tek başına bundan sorumlu olmadığını biliyoruz. Bunların ortaklaşa bir etki mekanizması üzerinde bu artıştan sorumlu olabileceklerini düşünüyoruz.”

Süt, yumurta, kuruyemiş ve susama dikkat

Besin alerjisi konusunda en fazla merak edilen konu ise en fazla hangi yiyeceklerin veya içeceklerin buna sebep olduğu… Prof. Dr. Şekerel, bu konuda özellikle 4 besine dikkat çekerek, “Süt, yumurta, kuruyemiş ve susam dörtlüsü Türkiye’nin en büyük sorunu” şeklinde konuşuyor.

Kuruyemiş denilince pek çok ürün devreye giriyor. Peki, bunların en fazla hangileri alerjiye sebep oluyor? Sorunun cevabını Prof. Dr. Şekerel’den öğreniyoruz:

“ABD veya Avrupa dergilerini okuduğumuz zaman onlarda yer fıstığı alerjisini görüyoruz. Bizde ise fındık, Antep fıstığı, kaju ve ceviz alerjisi ön planda. Çünkü biz yer fıstığı tüketen bir toplum değiliz. İnsanlar neyi yerse ona karşı alerji geliştirirler.”

Bunların dışında her türlü gıda da alerjiye sebep olabiliyor. Örneğin egzotik meyveler, kabak çekirdeği, balık ve kabuklu deniz ürünleri gibi…

Alerji en fazla cilt üzerinde belirti veriyor

Peki besin alerjisi nasıl bir belirti veriyor? Ebeveynler çocuklarının alerjik bir reaksiyonla karşı karşıya olduğunu anlayabilir mi? Prof. Dr. Şekerel, en fazla deri bulgularının görüldüğünün altını çizerek şöyle devam ediyor:

“Bir gıda yendiğinde kızarıklık, kaşıntı, kabarıklık, egzama gibi belirtiler verebilir. Bunların dışında bulantı, kusma, ishal yapabilir. Öksürük, hırıltı ve nefes darlığı yapabilir. Hatta tansiyon düşmesi, bayılma, fenalık hissi gibi durumlar oluşturabilir. Bütün bunların hepsi birlikte oluştuğunda ise anafilaksi dediğimiz hayatı tehdit eden bir reaksiyon meydana gelebiliyor. Ancak sadece izole bağırsak ya da deri belirtisi veren alerjiler de olabiliyor."

“Ailenin kendi kendine teşhis koymasını istemiyoruz”

Çocuğunda herhangi bir besine karşı alerji olduğunu düşünen ailelerin hemen bu konuda bir uzmana giderek gerekli tetkikleri yaptırması şart. “Ailenin kendi kendine teşhis koyup tavır almasını istemiyoruz” diyen Prof. Dr. Şekerel, bunun nelere yol açabileceğini şöyle açıklıyor:

“Çünkü beslenmenin en önemli olduğu dönem çocukluk ve bebeklik çağıdır. O yüzden bebeklerin ve çocukların gıdalarını, ebeveynlerinin karar vererek kesmesini istemiyoruz. Böyle bir şüphe durumunda hekime başvursunlar. Gerekli testleri yaptırsınlar.”

Alerji tespit edilen besin, hekim tarafından hemen kesiliyor. Prof. Dr. Şekerel, “Besin alerjisinde azalttık lafının bir anlamı yoktur. Ya keseriz ya da devam ettiririz. Biz azaltsın, az tüketsin gibi bir ifade kullanmayız. Çünkü eğer bir besin alerji yapıyorsa az yediğinde de çok yediğinde de alerji yapar” ifadesini kullanıyor.

Çocuklar 3-6 aylık periyotlarla kontrol ediliyor

Besin alerjisine sahip çocuklar, hekimler tarafından 3 ya da 6 aylık aralıklarla takip ediliyor. Böylece söz konusu alerjinin geçip geçmediğine ve ilerleyen süreçlerde nasıl bir yol izleneceğine karar veriliyor.

“Besin alerjisinin geçtiğini düşünüyorsak o gıdayı bizim yanımızda ilk kez yedirerek vücudun tolere edip etmediğine bakıyoruz” sözleriyle tedavi süreçlerini anlatan Prof. Dr. Şekerel, önemli bir ayrıntıya da değiniyor:

“Bazen bazı gıdaların işlenmiş formları tüketilirken sadece işlenmemiş formları alerji yapabiliyor. Örneğin çocuğun süte alerjisi var... Süt içtiği zaman kötü oluyor ama sütlü kek yediğinde bir şey olmuyor... Çünkü fırınlanmak o besinin alerjitesini azaltan bir işlem. Aynı şey yumurta için de geçerlidir. Biz de bunlara bakarak ne yapabileceğimizi belirliyoruz. Hastanın hayatındaki kırmızı çizgileri mümkün olduğunca azaltmaya çalışıyoruz.”

3 yaşına kadar alerjilerin büyük çoğunluğu azalıyor

Besin alerjilerinin en yoğun olduğu dönem bebeklik çağı… Ancak bunların büyük çoğunluğu 3 yaşına kadar azalıyor. Özellikle süt ve yumurtada yüzde 60'lara kadar bu gerilemenin devam ettiğini belirten Prof. Dr. Şekerel, “Fakat ileri yaşta başlayan alerjiler de var. Örneğin meyve, deniz ürünlerine karşı alerjiler daha ileri yaşlarda başlar. O yüzden de besin alerjisi olan bir çocukta ileride başka bir alerjinin gelişip gelişmediğini tespit etmek için yakından takip ediyoruz” diyor.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler