• BIST 9724.5
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.1895
  • Euro 36.7272
  • Lefkoşa 10 °C
  • Mağusa 9 °C
  • Girne 12 °C
  • Güzelyurt 9 °C
  • İskele 9 °C
  • İstanbul 8 °C
  • Ankara 0 °C

BETA mikrobu çocuklarda tehlike saçıyor

BETA mikrobu çocuklarda tehlike saçıyor
BETA mikrobu çocuklarda tehlike saçıyor

Yüksek ateş, boğaz ağrısı gibi belirtilerle kendini gösteren BETA enfeksiyonu, 1 yıldan bu yana tüm dünyada çok ağır seyrediyor.  Kış aylarında İngiltere başta olmak üzere Türkiye'nin de içinde olduğu bazı ülkelerde çocuk ölümlerine neden olan bu enfeksiyon bahar aylarında da ortaya çıkabiliyor. Aşısı olmayan hastalığın erken dönemde tanı ve tedavisinin hayati önem taşıdığını belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Orhan Altıntaş, konuyla ilgili şu bilgileri paylaştı.

Bademciklerde iltihaplanmaya neden olur

İlk belirtileri boğaz ağrısı ve ateştir. Ateş genellikle ilk gün başlar ve 38 derecenin üzerindedir. Boğazın ve bademciklerin iltihaplanmasıyla çocuğun yutkunması ve beslenmesi güçleşir, çocukta kötü ağız kokusu ve ateş olur. Bununla birlikte; titreme, vücut ağrısı ve iştahsızlık görülür. Ayrıca karın ağrısı, bulantı ve kusma gibi belirtiler de bulunabilir. Bakıldığında bademcikler ve boğazda kızarıklık, küçük dilde şişlik ve bademcikler üzerinde beyaz lekelenmeler görülür. Alt çene kemiğinin köşesinde ve boyunda lenf bezleri şişmiş olabilir.

Çok bulaşıcıdır

BETA mikrobu, hava yolu ve yakın temasla bulaşır. Hasta kişiye bir metreden daha yakın olmak, öpüşmek veya sarılmak gibi durumlarda öksürük ve salya yoluyla bulaşması kolaylaşır. Taşıyıcılar kendileri boğaz iltihabı yaşamasa bile bulaştırıcı olabilirler. Bu nedenle okul, kreş gibi toplu yaşanan yerlerde hastalığın yaygın olduğu dönemlerde ara ara tarama amaçlı boğaz kültürü yapılmalıdır.

Antibiyotik tedavisi yarıda kesilmemeli

Klinik ve laboratuvar testleri ile tanısı konulmuş hastalarda ağızdan veya iğne şeklinde penisilin ile antibiyotik tedavisine ve ağrı kesici ateş düşürücü ilaçlara hemen başlanmalıdır. Antibiyotik tedavisi hasta iyileşmiş olsa bile 7-10 güne tamamlanmalıdır. Destek tedavisi olarak odanın nemlendirilmesi, bol sıvı-sulu yumuşak gıda tüketilmesi ve istirahat önemlidir. Hastalığın ileri safhasında bademciklerin arkasında apse denilen iltihap birikimi olduğunda mutlaka apsenin cerrahi olarak boşaltılması da gerekebilir.

Teşhisi zor değil

Hastalığın tanısı hastanın şikayetleri, muayene bulguları, kan testleri, boğaz kültürü ve hızlı antijen testleri ile konulabilir. Boğaz kültürü ya da hızlı antijen testi yapılamıyorsa klinik muayene ve kan tetkikleri ile bakteri türü mikropların yaptığı bir hastalık düşünülüyorsa hemen antibiyotik tedavisine başlanabilir.

Ciddiye alınmalı

BETA enfeksiyonu tedavi edilmediği ya da tedavide geç kalındığı takdirde kalp ve sinir sisteminde kalıcı hasar yaratarak, halk arasında kalp romatizması olarak bilinen akut romatizmal ateş hastalığının ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu durum ilerleyen dönemlerde de kalp yetmezliğine yol açabilir. Bu mikrop artrite de neden olabilir. Artrit; eklemlerde tutulma anlamına gelir ve hastaların hastaneye yatırılması gibi ağır tablolarla sonuçlanabilir. Beta mikrobunun neden olduğu böbreğin tutulması sonucu oluşan nefrit de öldürücü sonuçlara yol açabilir.

Hangi durumlar acildir?

– Çocuk normalden çok daha az besleniyor veya sıvı almıyorsa,

– Vücudunda yayılan kızarıklık, döküntüler oluşuyorsa,

– 3 aya kadar bebeklerde 38 ve 3 aydan büyük bebeklerde 39 derece ve daha yüksek ateşi varsa. Ağrı kesici ve ateş düşürücüye rağmen çocuğun ateşi düşmüyor, daha da kötüye gidiyorsa, çocuk nefes almakta zorlanıyorsa, hırıltılı soluyorsa veya nefes alırken karnı kaburgalarının altından içeriye doğru çöküyorsa, nefes almasında duraklamalar oluyorsa,

– Cilt, dil veya dudaklar morarmışsa, deri solgun, soğuk ve nemli hissediliyorsa,

– Kasılma ve bayılma gibi nöbet geçiriyorsa,

– Uyanmıyor ya da uyanık kalamıyorsa derhal acile başvurulmalıdır.

İşte korunma yolları

Hastalığa karşı çocukların dengeli ve düzenli beslenmeleri sağlanmalı, onlara çok sıcak ve çok soğuk yiyecek ve içecekler verilmemeli, C vitamini desteği de artırılmalıdır. Bunların yanı sıra beslenme ve uyku düzeni de bağışıklık sistemlerini güçlendirerek hastalığa yakalanma risklerini azaltır.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler