BM’de İdlib krizi: Ateşkes vetoya takıldı

Suriye'nin kuzeybatısında Rusya destekli Suriye ordusu ile İslamcı silahlı muhalifler arasında çatışmalara son verilmesi için BM Güvenlik Konseyi'ndeki (BMGK) diplomatik girişimlerden sonuç alınamadı.

Almanya, Belçika ve Kuveyt'in, çatışmalara derhal son verilmesini ve ateşkesin Cumartesi günü yürürlüğe girmesini öngören karar tasarısına 15 üyeli BMGK'nın 12 üyesi destek verirken daimi üyeler Rusya ve Çin tasarıyı veto etti. Böylece Suriye'deki Beşar Esad rejiminin en büyük destekçisi konumundaki Rusya, iç savaşın başladığı 2011 yılından bu yana Suriye ile ilgili BMGK'ya gelen tasarılarda 13'üncü kez veto kullanmış oldu.

Almanya, Belçika ve Kuveyt'in tasarısında, bölgede Nisan ayı sonunda başlatılan ve Rusya'nın havadan desteklediği rejim operasyonları nedeniyle 500 bine yakın sivilin evlerini terk etmek zorunda kaldığına dikkat çekilerek İdlib'deki çatışmaların devam etmesi durumunda yüzyılın en büyük insani krizinin yaşanabileceği uyarısında bulunuldu.

Rusya'nın "teröristlere operasyon" şerhi

"Teröristlerle bağlantılı kişi, grup ve oluşumlara yönelik” askeri operasyonların ateşkes kapsamına alınmamasında direten Rusya ise bu talebi kabul görmeyince BMGK'ya Çin'in desteğiyle kendi tasarısını sundu. Ancak Rusya'nın tasarısı da bu formülasyonun yoruma açık olduğu ve rejim operasyonlarının sürmesine kapı aralayacağı gerekçesiyle Batılı devletlerden kabul görmedi.

Belçika'nın BM nezdindeki temsilcisi Marc Pecsteen, "Hastane, okul ve sivil yapıları bombalamak terörle mücadeleye yarar sağlamaz” diye konuştu.

Rusya'nın BM nezdindeki daimi temsilcisi Vasiliy Nebenzya ise, BMGK üyesi devletleri "Suriye rejimi ne zaman toprak kazansa insani aktivizme sarılmakla” suçladı. Rus tasarısını destekleyen Çin'in BM temsilcisi Zhang Jun ise tüm tarafları Suriye'nin yeniden inşasına katılmaya çağırarak "insani konuların siyasileştirilmemesi” çağrısı yaptı.

Fransa'nın BM nezdindeki daimi temsilcisi Nicolas de Riviere ise "hem insani hem de siyasi açıdan çözüm bulunmadığı sürece Avrupa ülkeleri ve diğer devletlerin herhangi bir yeniden inşa planına dahil olmayacağını” söyledi.