Avrupa Birliği'nden 2016 yılında düzenlenen referandumla ayrılma kararı alan İngiltere, 5 sürecine ilişkin müzakerelerini sürdürüyor. İngiltere'nin Brexit Bakanı Dominic Raab konuya ilişkin yaptığı açıklamada, ülkesinin Avrupa Birliği'nden müzakere edilmiş bir anlaşma olmadan ayrılmasının 'ihtimal dışı' olduğunu dile getirdi. Ancak görüşmelere dair İngiliz hükümetinin yayınladığı teknik notlar, görüşmelerin verimsiz sonuçlarını gözler önüne seriyor.
İLAÇLARIN İTHALATI RİSK ALTINDA
Brexit'in AB'yle herhangi bir anlaşmaya varılmadan gerçekleştirilmesi durumunda başta İngiliz vatandaşlarının kredi kartı işlem ücretlerinde artış gözleyeceği ve resmi işlemlerinde zorluk çekebilecekleri gibi senaryonlar gündeme getiriliyor. Raab her ne kadar gıda sıkıntısı yaşanacağı konusundaki endişeleri yatıştırmaya çalışsa da, İngiliz hükümeti yaptığı açıklamada ilaç şirketlerine ilaç stoğu yapma çağrısında bulundu. İnsülin gibi kolay bozulabilen ilaçların özellikle risk altında olduğu belirtiliyor.
Ancak sosyal medyada konuya ilişkin yapılan paylaşımlarda, en büyük endişelerden biri, sperm kıtlığı yaşanması.
YAZILI ANLAŞMA GEREKEBİLİR
İngiliz hükümetinin Brexit görüşmelerine ilişkin yayınladığı teknik notlarda, İngiltere'den lisans almış olan ve bu alanda çalışan kök hücre laboratuvarları, doku bankaları ve üreme klinikleri gibi kuruluşların aynı kalite ve güvenlik standartları altında çalışmalarını sürdürebileceği belirtilirken, İngiltere dışından ithal edilen tıbbi ihtiyaçlar için ayrıca yazılı anlaşma yapılması gerektiği vurgulandı. Söz konusu notlara göre, İngiltere Danimarka başta olmak üzere AB ülkelerinden ve ABD'den sperm ithal ediyor.
'KENDİ SPERMLERİMİZDEN DAHA FAZLA ÜRETMEK ZORUNDA KALABİLİRİZ'
Duruma dikkat çeken bazı sosyal medya kullanıcıları yurtdışındaki sperm bankalarından sperm ithal edilemeyebileceğine vurgu yaparak, "Kendi spermlerimizden daha fazla üretmek zorunda kalabiliriz" ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.