Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’ninin açılışını yaptığı 2024’ün son sergisinde konuşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Yakın Doğu Üniversitesi’nde durmak bilmeyen bir tempoyla gerçekleştirilenler; büyük bir kıvılcım, büyük bir dinamizm ve büyük bir enerji ile sürükleyici bir güç yaratıyor” dedi. Sanat dolu bir kapanışla 2024’e veda eden Kıbrıs Modern Sanat Müzesi, yılın son sergisinin açılışını yoğun katılımla gerçekleştirdi. Yakın Doğu Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi’nin 20 ödüllü akademisyen sanatçı tarafından yapılan ve 50 eseri bir araya getiren “Güzel Sanatlar Aralık Yıl Sonu Sergisi”, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından açıldı.
Heykel, seramik ve baskı resim gibi farklı sanat dallarından eserlerden oluşan sergi, 21 Ocak 2025’e kadar ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek. Serginin açılış konuşmalarını Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Yakın Doğu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ ve Yakın Doğu Üniversitesi Güzel Sanatlar Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erdal Aygenç gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Yakın Doğu Üniversitesi’nde durmak bilmeyen bir tempoyla gerçekleştirilenler; büyük bir kıvılcım, büyük bir dinamizm ve büyük bir enerji ile sürükleyici bir güç yaratıyor.”
Sergi açılışında yaptığı konuşmasında, 2024’ün zorluklar ve mücadelelerle geçtiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Yakın Doğu Üniversitesi’nin farklı alanlarda gerçekleştirdiği çalışmalar ve kazandığı başarılarla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin sesini tüm dünyaya duyurmayı başardığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Yakın Doğu Üniversitesi’nde durmak bilmeyen bir tempoyla gerçekleştirilenler; büyük bir kıvılcım, büyük bir dinamizm ve büyük bir enerji ile sürükleyici bir güç yaratıyor” dedi.
“Bu doğrultuda, Yakın Doğu Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi tarafından düzenlenen bu sergi; üniversitemizin üretkenliğini ve zenginliğini ortaya koyarken, eserlerin müze niteliğinde bir arşiv oluşturması, sanatın evrensel diliyle ülkemizin sesini duyurmasına katkı sağlıyor” ifadelerini kullan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Bu çabalar, eğitim sistemimizin ne kadar ileri seviyelere ulaştığını ve bölgemizdeki öncülüğümüzü bir kez daha gözler önüne seriyor” dedi.
Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ: “Yakın Doğu Üniversitesi olarak ‘kalabalık yalnızlık’ hissinin panzehirini yaratmak için çalışıyoruz.”
Konuşmasına, Türk Dil Kurumu’nun “2024 Yılının Kavramı” olarak “kalabalık yalnızlık”ı seçtiğini hatırlatarak başlayan Yakın Doğu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, “Bu seçimin oldukça yerinde olduğunu düşünüyorum. Kalabalıklar içinde hissettiğimiz yalnızlık, dijital dünyanın ilişkilerimizi dönüştürdüğü bu çağda, sanatın anlamını ve gücünü de bir kez daha ortaya koyuyor. Çünkü sanat, yalnızlıklarımız arasında köprüler kurar, insanları bir araya getirir ve ruhlarımızı birleştirir” dedi.
“Yakın Doğu Üniversitesi olarak bizler de ‘kalabalık yalnızlık’ hissinin panzehirini yaratmak için çalışıyoruz” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, Yakın Doğu Üniversitesi’nin yıl içerisindeki uluslararası başarılarına da değinerek bu başarıların da bu çabanın bir sonucu olduğunu söyledi. “Dünyanın en iyi genç üniversiteleri arasında 139’inci sıraya yükselirken, Stanford Üniversitesi’nin en etkili bilim insanları listesinde 18 akademisyenimiz yer aldı. Times Higher Education Etki Sıralamaları’nda ‘Eğitim Kalitesi’ ve ‘Sürdürülebilir Şehir ve Toplumlar’ kategorilerinde ilk 10’a girdik. Yapay zeka tabanlı eğitmenimiz Ai. Prof. DUX’un kongredeki sunumu ve yenilikçi PCR tanı kitimizle ise sağlık alanında çığır açtık” dedi.
“Atılan adımlar ve başarılar, aynı zamanda hep birlikte çalışmanın, üretmenin ve paylaşmanın bir sonucudur. Bu özel sergi; sadece sanatın değil, bir arada olmanın, üretmenin ve paylaşmanın gücünü temsil ediyor” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Tamer Şanlıdağ, “Çünkü biz kalabalığız ama yalnız değiliz” dedi.
Prof. Dr. Erdal Aygenç: “Bu sergi, yeni yılın getireceği umutları ve fırsatları kutlamak için harika bir başlangıç.”
Yakın Doğu Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erdal Aygenç ise konuşmasına “Kıbrıs Modern Sanat Müzesi için düzenlediğimiz 468’inci sergimiz yalnızca yeni bir yılın başlangıcını kutlamakla kalmıyor, aynı zamanda yaratıcı enerjimizi ve sanat sevgimizi sergilemek için harika bir fırsat sunuyor” sözleri ile başladı. Sanatın insanın iç dünyasını ve duygularını en güçlü ifade etme aracı olduğunu belirten Prof. Dr. Aygenç, “Yaratıcılığımızı, hayallerimizi, umutlarımızı ve kimi zaman kaygılarımızı tuvale yansıtarak, heykellere şekil vererek ya da farklı formlarda ifade ederek kendimizi ve çevremizi anlamlandırmaya çalışırız” dedi.
“Bu sergi, yeni yılın getireceği umutları ve fırsatları kutlamak için harika bir başlangıç” ifadelerini kullanan Prof. Dr. Erdal Aygenç, “Sergilenen her bir eser sanatçının yaratıcılığını, adanmışlığını, iç dünyalarından kopup gelen parçaları yansıtır; yaratıcı düşüncenin sınırlarını genişletmeyi hedefler. Bugün burada, farklı disiplinlerden gelen değerli öğretim elemanlarımızın eserlerini bir arada görmekten büyük bir gurur ve mutluluk duyuyoruz” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.