BİR YORUMCU ‘BU KADARINA CÜŞ’ YORUMUNU YAPTI
Klinik psikolog ve akademisyen Yrd. Doç. Dr. Murat Paker’in cinsel saldırı suçlamasıyla yargılandığı davada dört yıl iki ay hapis cezasına çarptırılmasından sonra başlayan tartışmalar bitmiyor.
Tutuklu bulunduğu İzmir Foça Açık Ceza İnfaz Kurumu’ndan izinli olarak çıkan ve bir daha dönmeyen Sevan Nişanyan’ın sosyal medyadan paylaştığı mesaj infial yarattı. Şirince’de SİT alanındaki arazide iki kez mühürlenmesine rağmen ev yapması gerekçesiyle cezaevine giren ve 2017 Temmuz ayında firar eden Nişanyan’ın Facebook hesabından yayınladığı mesaj şöyle: Sekiz yıldır “terapi” adı verilen iç dökme seanslarına gidip mahreminizi paylaştığınız birinin, faraza, en kötü ihtimalle, size “yürümesi” yahut öpmeye kalkması, yahut çükünü çıkarıp göstermesinin vereceği net ZARAR nedir? Bir kariyer ve saygınlık için kırk küsur yıl emek vermiş birinin işini, mesleğini, hayatını, ailesini, insan ilişkilerini, itibarını bilerek, isteyerek, taammüden ve uzun vadeli ısrarla mahvetmenin vereceği ZARAR nedir? İlkinin cezası 4 yıl ise, ikincisinin cezasının EN AZINDAN idam olması gerekir. NOT: Sekiz değil beş yılmış, uçmuşum. İdam fenaymış, onu da bildirdiler sağ olsunlar.”
TEPKİ YAĞDI
Nişanyan’ın bu paylaşımının ardından sosyal medyada tepki yağdı. Bunlardan bazıları şöyle:
Levent Noyan Cetin isimli kullanıcı: “Bu nasıl bir kadın düşmanlığı nasıl bir nefret kestirmek zor. Sizin ruhunuzda bozuk olduğunu düşündüğünüz birinin, özelinizi derdinize çare olsun diye anlattığınız birinin vücudunuzu kullanmaya çalışması, özellikle de her ne hikmetse bunun fiziksel gücünü bin yıllardır diğer cinse hükmetmek için kullanmış bir cinsçe avantaj olarak kullanması sadece vücuda değil, mesleğine, çağına, cinsine yapılmış bir tacizdir. Bunun gibi herifler ameliyathanede narkoz yiyen hastaya tecavüz edenden de farksızdır. Onun o emek verdiğini söylediğiniz mesleğini kötüye kullanmaktır, ne olduğunu anlamamaktır.”
Zaramuq N. Varan isimli kullanıcı: “Bir babanın çocuğuna yönelik tacizinin zararı neyse bu durumdaki zarar da aynıdır. O güne kadar o çocuğun karnını doyurdu diye hoş mu göreceğiz tacizi? Cinsel tacizi meşrulaştırıyorsunuz.”
Lenny Tellioğulları adlı kullanıcı: “Vay arkadaş, demek siz de kalitesizlikle sükse yapmayı bu denli isteyecek kadar yozlaşmışsınız Sevan bey. Bu da anlaşılır, mezun olduğunuz Yale’de benzer bir paylaşımda bulunsanız muhtemelen disiplin cezası alır, gene popülerlik kasayım derken aşırıya kaçıp okuldan atılırdınız. Cinsimin kötü bir örneği olarak bana kime benzememem gerektiğini göserdiğiniz için teşekkür ederim.”
Cansu Utkan Özarslan isimli kullanıcı: “Yıllardır fikirlerini özenle takip ettiğin birinden böyle bir yazı okumak iğrenç bir şey! Ve evet senin hakkındaki kadın düşmanı söylemleri doğruymuş. Aydınlattın sağolasın. Senin zihniyetindeki her herifin kariyeri aynı Paker gibi yerle bir olur umarım. Zavallı Sevan. Zavallı!”
Ezel Buse isimli kullanıcı: “Bu kadarına sadece “çüş” diyebildim. Bu ne cüret? Kadın düşmanlığının böylesi…”
Pelin Buzluk isimli kullanıcı: “Bu türden sözde bir yargıda bulunan bir kafanın sözlüklerini, kitaplarını yarın çöpe atacağım. Yanınızdaki, yörenizdeki kadınlar ve çocuklar tehlikededir. Bugün bir çük göstermekten ne çıkar diyen bir kafa yarın neler yapmaz. Yazık. Leş…”
Gökhan Karaman isimli kullanıcı: “Yaptığınız yorum son derece dengesiz ve saçma. Kariyerini,ailesini ve saygınlığını düşünen “çüküne”ve başka şeylerine sahip çıkacak.”
Oya Özalp Kartal isimli kullanıcı: “Bu derece iğrenç ahbap kayırma ve kadın düşmanlığını uzun zamandır görmemiştim. Utanın! Ama pardon ya, sizde o duygu yoktu sahi”
NE OLMUŞTU?
Murat Paker hakkında, sekiz yıl önce terapiye başladığı bir danışanı “cinsel saldırı” suçlaması yapmış, bunun üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı davayı “hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle danışanına yönelik cinsel saldırı” suçu işlediği iddiasıyla açmıştı. Paker, 17 Ocak’ta yapılan karar duruşmasında TCK 102/1-1 hükmü uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Kararda, verilen cezanın iki yıldan fazla olması nedeniyle “hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi” ve “cezanın ertelenmesi” hükümlerinin sanık hakkında uygulanmayacağı da belirtildi. Paker’in avukatları “aksi ispat edilemeyecek derecede kesin bir delil bulunmamasına rağmen haksız ve hukuka aykırı olarak ceza verildiğini” açıklayarak karara itiraz edeceklerini açıklamıştı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.