1- Bize kendinizden biraz bahseder misiniz? Neden aday oldunuz? Ne yapmayı planlıyorsunuz?
-- Ben Behcet Öznacar. 1968 yılında, Limasol’da doğdum. Orta ve Lise eğitimlerimi Canbulat Lisesi’nde tamamladım. 1990 yılında, Kara Harp Okulu’ndan mezun oldum. 1996 yılında İşletme Yüksek Lisansı, 2014’de Eğitim Yönetimi, Denetimi, Planlaması, Ekonomisinde ve Risk Yönetimi alalarında doktora tezimi tamamlayıp, 2017’de ise doçent oldum. 2015 yılında Kurmay Albay rütbesinden kendi isteğim ile emekli oldum, şimdi ise, Yakın Doğu Üniversitesi Eğitim Fakültesinde, Temel Eğitim bölüm başkanı ve sınıf öğretmenliği ana bilim dalı başkanlığı görevini yürütmekteyim. 2018 yılında kurulan, dörtlü hükümet döneminde, başbakan danışmanlığı görevini yürüttüm. Evli ve 2 çocuk babasıyım. Ülkemizde her geçen gün devam eden statükoyu değiştirmek, ülkeye istikrar getirmek yanında Planlı ve disiplinli çalışmayla ülkedeki sorunları çözmek için adayım.
2- Seçilirseniz ülke ve aday olduğunuz bölge için yapmayı planladıklarınız nelerdir?
-- Özellikle kendim uzman olduğum eğitim, yönetim, planlama, koordinasyon, denetim konuları ile risk ve kriz yönetimi yönetimi alanlarında, partim ile birlikte ciddi değişiklikler yapmayı planlıyorum. Mağusa’m için, önceliğim ekonomik, çevre ve sosyal alandaki gelişmeleri sağlamak adına projeler üretmek ve uygulanmasını sağlamaktır.
3- Ekonomi, sosyal, kültürel ve çevresel yaşam ile ilgili öngörüleriniz nelerdir?
-- Mevcut sistemde yer alan, başarısız uygulamalar ve iletişimde bozukluklar, toplumdaki sosyal, ekonomik, kültürel ve çevresel konuların hasar görmesine sebep olmaktadır. Daha iyi bir iletişim ve stratejik planlama ile toplumumuzu çok iyi bir seviyeye getirebiliriz.
4- Kıbrıs sorununun nasıl çözülebileceğini düşünüyorsunuz? Sizce neler yapılmalı?
-- Federasyon sistemi ile çözülebilir. Sürekli iki taraflı görüşmeler yapılması, sonuç odaklı çözümler üretilmesi halinde, bu sorunun çözümlenebileceğine inanıyorum.
5- Türkiye ile ilişkilerde nasıl bir yol yöntem izlenmeli?
-- Tabi ki diyalog önemlidir. Diyalog olmadan karşılıklı fikir alış verişi olmada hiçbir sorun çözülemez. Birçok ülkenin ve hatta en ücra yerlerdekilerin bile Kıbrıs adasının etrafında onlarda silahlı savaş gemisi ve deniz altısı bulunmalarının nedeni ne olabilir? Tabi ki Kıbrıs adasına, sıcak denizlere ve özellikle Akdenize hakim olma emelleri olmasa buralarda ne işleri olabilir. Bu gerçekler çerçevesinde Kıbrıs adasının jeopolitik ve jeostratejik konumu ile birlikte dünya hakimiyet teorilerinden olan deniz hakimiyet teorisi, kara hakimiyet teorisi, kenar kuşak hakimiyet teorisi ve hava hakimiyet teorisinin tümü Kıbrıs adası ile ilişkilendirilebilir. Tüm bunlar bir yanda dururken TC-KKTC ilişkileri doğru zemine ve raya oturması gerekmektedir. Karşılıklı konuşarak ve ortak paydada buluşarak tüm sorunların çözüleceğine inanmaktayım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.