CTP yeni rakibine hazırlanıyor...

Hükümetin CTP kanadı tassarrufunda  bulunan 3 bakanlıkta değişikliğe gitti. Açıkçası geç kalınmış bir hamleydi bu. Yapılması gerekiyordu ve yapıldı. Değiştirilen 3 bakanın başarısız oldukları da sır değildi elbette. Lakin tek sebep o mu? Değil. Peki bu bir gençleştirme operasyonu mu? O da değil. Bu mücadele gücü yüksek,siyasetteki heycanını kaybetmemiş enerjik insanların etkili konuma getirilmesidir. Peki ama neden? Çünkü CTP önümüzdeki dönemlerde Kudret Özersay'ın siyaset sahasına sürmeye hazırlandığı nitelikli kadrolarla fikirsel anlamda mücadelede edebilecek siyasetçilerine motivasyon kazandırmaya çalışıyor. Ama nasıl? Onları etkili görevlere getirerek görünür kılarak. Görev verdiği isimlere bir bakın. Birikim Özgür. Asım Akansoy. Erkut Şahali. 3'nün de ağzı laf yapıyor. Mücadeleci. Heycanlarını yitirmemişler. Genç ve idealist isimler. Ama bunlar yeterli mi? Elbette değil. Atandıkları bakanlıkların içerdiğinde sorumlu oldukları alanlarda ne kadar bilgiye sahiptirler ya da ehlidirler konusu tabi ki çok önemli. Bunu yaşayarak hep birlikte göreceğiz. Peki bu bir denge kurma değişimi mi? Bana göre hayır. Peki neden? Bir Sennaroğlu bakanlık görevinden alınabiliyorsa bunu denge kurmak adına yapılan bir değişim olarak nitelendirmek sanırım doğru olmaz. Zira İskele bölgesinde, dolayısı ile Karpaz 'da son derece ağırlığı olan bir isimdir Önder Sennaroğlu. Ha böyle düşünmemim bende makul sebepleri de vardır elbette. Bu sebepler başlı başına ayrı bir yazı konusu olduğu için şu anda fazla detaya giremiyorum. Peki o zaman esas mesele nedir? Esas mesele mücadele gücü yüksek, ağzı laf yapan, enerjisini yitirmeyen siyasetçilerini etkili konuma getirip bu yönde motivasyon kazanmalarını sağlamaktır. Peki niçin? Kudret Özersay'ın üzerinde çalıştığı yeni bir siyasi yapının kadroları ile mücadele edebilme kabiliyetini artırmak için. Hatta bu olasılık fiili olarak hayata geçirildiği zaman kamuoyu nezdinde yaratacağı etkilerin şiddetine göre, CTP Tufan Erhurman kartını da  başbakan değişikliği olarak kullanabilir. CTP şu an koalisyon ortaklığı yaptığı UBP'yi  öncesinde yine koalisyon ortaklığı yaptığı DP'yi ve aynı kulvarda siyaset yaptığı TDP'yi  artık çok iyi tanıyor. Onlardan gelebilecek hamleleri üç aşağı beş yukarı kestirebiliyorlar. Mevcut kadroları ile onlarla başedebilecek durumdadırlar. Hatta önümüzdeki dönemlerde bu 3 partinin ve meclis dışında faaliyet gösteren diğer küçük partilerin halk nezdinde etkili olabileceklerine dair ihtimal vermiyorlar. E CTP'nin durumu da ortada. Ha bire yıpranıyor. Hükümette etkili olamıyor. İcraat yapamıyor. Kadroları sıkıntılı. İç çekişmeler bitmek bilmiyor. Kısacası CTP'nin  mevcut durumu böylesi bir mücadele gücünü de zayıflatıyor. İlla ki bu noktada bazı önlemlerin alınması kaçınılmazdı. Belli ki konjonktörü de iyi analiz etmeye çalışıyorlar. Ve bu doğrultuda hamleler gerçekleştiriyorlar. Nitekim 3 bakanını da bu çerçevede görevden alarak, yerlerine mücadele gücü yüksek,siyasette heycanlarını henüz yitirmemiş isimlere yöneliyorlar. Ve tekrar başa dönersek. Görevden alınan 3 bakanın başarısızlığı sır değildi. Bu ve benzeri nedenlerle hızla kan kaybeden bir CTP'nin olduğu da aşikardır. Dolayısı ile böylesi bir CTP'nin Kudret Özersay liderliğinde yeni bir siyasi partinin önümüzdeki günlerde fiili olarak faaliyetlerine başlayacak olması ihtimalinin kuvvetle muhtemel bulunması bazı hamleleri CTP için gerekli kılıyordu. Bu nedenle Prof. Dr. Kudret Özersay önderliğinde  yeni bir siyasi yapının toplumda yaratacağı  heycan ve halkın önüne çıkartacağı kadroların yine kuvvetle muhtemel işinin ehli alanlarında deneyimli, uzman insanlardan oluşacağı ihtimalini CTP gözardı etmedi. Ve bu noktada CTP şimdi ileriye dönük onlarla fikirsel anlamda mücadele edebilmenin koşullarını oluşturmaya çalışıyor. Bu CTP adına da, ülke siyaseti adına da iyi birşeydir. Zira mevcut siyasi anlayışın verimsiz ve üretmeyen bir noktada olduğunu halk sandıklarda siyasilere net mesajlar vererek  idrak edilmesini istemişti...