Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ülke ekonomisinin en temel taşlarından olan turizm sektörünün; Kıbrıs’ta çözüme ulaşıldığında daha da iyiye gideceğine vurgu yaparak, turizmin yıla yayılmasının önemine vurgu işaret etti.
Akıncı, Kıbrıs sorununun çözümü için her hangi bir son tarih vermek gibi bir duruma düşmek istemediğini belirterek. “Ben yıllardan değil aylardan bahsettim. Eğer niyet varsa artık yıllarca değil aylar içerisinde bu konunun çözüme kavuşabileceğini söyledim, buna inanıyorum, bu konuda kararlılığımız vardır, o yönde çalışmalarımızı sürdürüp, önümüzdeki aylarda çözüme kavuşturabilelim” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Hüseyin Aktığ başkanlığındaki Kıbrıs Türk Otelciler Birliği (KTOB) heyetini kabul etti.
Cumhurbaşkanlığı’nda yer alan görüşmede konuşan KTOB Başkanı Hüseyin Aktığ, nezaket ziyareti niteliği taşıyan ziyaretlerinde Cumhurbaşkanı Akıncı’ya başarılar dileyerek, turizm sektörünün bir “barış” sektörü olduğuna işaret etti.
Turizmin barışa ihtiyacı olduğu kadar, barışı besleyen ve büyütebilen bir kapasitesi olduğuna vurgu yapan Aktığ, ancak ülkede 40 yıldır turizmin “yarını bilmeden” yapılmaya çalışıldığını savundu.
Aktığ, dünya turizminden örnekler vererek, birlik olarak bugün Cumhurbaşkanı Akıncı’ya, Kıbrıs müzakere sürecinde yapabilecekleri katkıları değerlendirmek, ayrıca Güven Yaratıcı Önlemler kapsamında değerlendirilebileceğine inandıkları önerileri sunacaklarını söyledi.
Aktığ, birlik olarak Akıncı ile her türlü mesaiyi harcamaya hazır olduklarını da kaydetti.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da, turizmin başarılı olmasının ülke ekonomisinin iyiye gitmesi demek olduğunu belirterek, “Temennimiz; bu alanda her geçen gün, sezon ve yıl daha iyiye gitmektir” dedi.
Akıncı, turizmde artık sezonluk değil yıla yayarak çalışılması gerektiğini, ülke ikliminin buna müsait olduğunu ifade ederek, altyapının da buna göre düzenlenmesi durumunda bunun mümkün olabileceğini kaydetti.
Turizmin barışla olan ilişkisinin çok doğru olduğunu, zaten turizmin doğasında barışın olduğunu ifade eden Akıncı, Kıbrıs’ta bir çözüme ulaşıldığı gün turizmin çok daha iyi günlere geleceğini dile getirdi.
Akıncı, bunun iki taraf için de geçerli olduğuna dikkat çekerek, “Bunun için çalışıyoruz, buna ulaşmak için var gücümüzle gayret gösteriyoruz. Mümkün olan en kısa sürede bunu yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Kıbrıs sorununun çözümü konusunda tarih vermenin her zaman tehlikeli olduğunu, bunu geçmişte gördüklerini ifade eden Akıncı, hemen her yılın “barış yılı” ilan edildiğini ancak olmayınca hayal kırıklıkları yaşandığını anımsatarak, bu yüzden temkinli olduklarını söyledi.
Akıncı, herhangi bir son tarih vermek gibi bir duruma düşmek istemediğini, ama herkesin kafasında; “Kıbrıs sorununda yeterince müzakere yapıldı, 47 yıldır, 1968’den beridir başladı bugüne kadar sürekli konuşuldu, konuşulmayan konu kalmadı. Geriye kalan, her iki tarafın da göstereceği politik kararlılık ve irade. Buna yardımcı olacak olanların da o irade kapsamında davranabilmeleri” olduğunu kaydetti.
Akıncı, “Dolayısıyla ben yıllardan değil aylardan bahsettim. Eğer niyet varsa artık yıllarca değil aylar içerisinde bu konunun çözüme kavuşabileceğini söyledim, buna inanıyorum, bu konuda kararlılığımız vardır, o yönde çalışmalarımızı sürdürüp, önümüzdeki aylarda çözüme kavuşturabilelim” şeklinde konuştu.
Mustafa Akıncı, fakat hayatın durmadığını, Kıbrıs sorununda çözüm için çaba sürdürürken bir yandan da ülke ekonomisinin çarklarının dönmesi gerektiğini, çözümle birlikte turizmin çok daha iyi noktaya geleceğini söylediklerini fakat çözüm yolunda ilerlerken çözüme katkı yapacak en önemli unsurlardan birinin de kendi kurumlarının işleyişinin de daha iyi noktaya getirilmesi gerektiği üzerinde durdu.
Daha güçlü bir ekonominin, çözüme daha hazır bir Kıbrıs Türk toplumu anlamına geldiğini ifade eden Akıncı, şöyle devam etti:
“Çözüme daha hazır bir kurucu devlet demektir. O anlamda daha yaşayabilir, daha sürdürülebilir bir çözüm barış demektir.
Dolayısıyla ‘her şeyi bekleyelim çözüm olacak ve mucizeler yaratılacak’ demek yerine çözüme giden yolda yapabileceklerimizin daha azamisini kendi iç bünyemizde de yapmak anlayışı benim savunduğum düşüncelerdir. Bu bağlamda turizm, ülke ekonomisinin en temel taşlarındandır.”
Akıncı, turizm sektörü ile birlikte çalışmaya hazır olduğunu da vurguladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.