Sevgili okurlar, bildiğiniz gibi en güzel ve anlamlı sözlerden biridir ‘’Davul bizde, tokmak başkasında.’’ Ben bu sözü şimdilik sadece köyüm olan Dipkarpaz için değerlendirmek istiyorum.
Daha önceki yazılarımda defalarca yazıya döktüğüm konular vardır ki, bunlar bizim en yüce değerlerimizdir. Karpaz’da dünyanın en güzel sahilleri var fakat kullanmayı bilen bilinçli bir toplum yok. Kullanma derken, denize girmeyi iyi beceririz yanlış anlaşılmasını istemem.
Sadece serinlemek için değil, buradan nasıl kazanç elde ederiz o nu düşüneceğiz.
Buna kafa yormak zorundayız. Çöp olarak kullanmaktansa, temiz tutup marka yapmalıyız sahillerimizi.
Dünyanın en güzel sahillerinde Altın kumsal, Ayfilon ve Rönas bölgelerinde caretta caretta olmasına rağmen elimizdeki değerleri kullanmayı beceremeyip, bu güzellikleri marka haline getirip dünyaya tanıtamıyoruz. Kaplumbağalar adına İnanılmaz çaba sarf edip, gece gündüz takiplerini yapan kaplumbağa koruma cemiyeti gibi bir ekibi bölgemizde olmasına rağmen yeterinde bilgi almaktan aciz durumdayız.
Ancak kaplumbağa farkındalığı yaratma adına, bu yıl ki ilk defa yapılan etkinlik umut vericidir. Güzel bir söz vardır ki bizim çok hoşumuza gider ‘’Dünyanın En Güzel Gözleri eşeklerdedir.’’ Evet! biz de bu gözleri yanı başımızda olmasına rağmen, bir türlü ülke turizmine veya tarımsal faaliyetlere istendik seviyede katamıyoruz.
En büyük şansımız, eşeklerin açlıktan ana yol kenarına gelip burada evcilleşmesi ve bölgeye gelen tüm araçları yol üstünde karşılaması. Sadece bu sebeple; köy içerisinde eşek yemi satıp, ekmek parasını kazanan kardeşlerimiz var. Sadece buradan pay çıkartacak olursak, süt, sabun, çiftlik gibi aktiviteler ile neler kazanabiliriz tahmin edebilirsiniz. Ülkeye gelen yerli yabancı turistlerin büyük bir çoğunluğu, Karpaz bölgesini ziyaret etmektedir. Fakat insanlara sunabildiğimiz yerler, zenginliklerimiz fazla olmasına rağmen sunulan çok az. Ayfilon’da bulunan ilk yerleşim yerleri; mağaralar, antik liman, henüz keşfedilmemiş antik yapılar, çamur banyoları, su değirmenleri, kırmızı taş, eski yağ değirmenleri, Rum evleri gibi inanılmaz yapılar halen gün yüzüne çıkmamış.
Bunları bir araya getirip, köyümüze gelen yerli yabancı turistlere sunmak, en büyük görevimizdir. Bu görevi üstlenmekten geri kalmayacağız. Ancak bu işler bilir kişilerin teknik çalışmaları ile daha anlamlı hale gelecektir. Evet dediğim gibi, ‘’Davul bizde, tokmak başkasında’’ ben henüz bu güzellikleri kullanmayı becerip, bölgeyi marka haline getirebilen birilerini göremedim.
Altın sahilin tanıtım videolarındaki görüntüleri hariç.
Güneşin Doğduğu Yerden Herkese Selam Olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.