• BIST 9724.5
  • Altın 2968.283
  • Dolar 35.1895
  • Euro 36.7272
  • Lefkoşa 9 °C
  • Mağusa 10 °C
  • Girne 15 °C
  • Güzelyurt 9 °C
  • İskele 10 °C
  • İstanbul 7 °C
  • Ankara 1 °C

Denktaş: Ankara ve Bakü'ye gideceğim

Bağımsız Cumhurbaşkanı Adayı Serdar Denktaş, Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda Ankara’nın ardından aynı gün Bakü’ye ziyaret gerçekleştirmek istediğini belirtti.
Denktaş: Ankara ve Bakü'ye gideceğim

DENKTAŞ: “SEÇİLMEMİN ARDINDAN ANKARA VE BAKÜ’YE
GİDECEĞİM”

Bağımsız Cumhurbaşkanı Adayı Serdar Denktaş, Cumhurbaşkanı seçilmesi
durumunda Ankara’nın ardından aynı gün Bakü’ye ziyaret gerçekleştirmek istediğini
belirtti.
Hakikat TV’de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Denktaş, 2003 yılında KKTC’den
Azerbaycan’a direk uçuş yapıldığını hatırlatarak seçilmesi halinde bu kapıyı
zorlayacağını kaydetti..
Savaş istemeyen bir yapısı olduğunu hatırlatan Bağımsız Cumhurbaşkanı Adayı
Serdar Denktaş, “Rum komşularımız sınır boyuna mevziler yapıyor. Türkiye artık
Doğu Akdeniz konusunda adım atamaz. Atacağı adım kendisini tamamen
karasularına hapsedecek. Ege’deki sorun Akdeniz’e taşınmış olacak. Bu noktada geri
adım atacak olan Güney Kıbrıs ve Yunanistan’dır. Rum’un uzlaşmazlığının nedeni de
bellidir. Buna rağmen “hade canım” sende diyerek Rum’a seni tokatlamaya geliyorum
demek olmaz. Diplomasi son ana kadar denenmelidir. Bir saldırı olursa bize o zaman
gereken cevap verilir. Bu anlamda da güç bizdedir. Gücümüz var diye ben istediğimi
yaparımda olmaz. Bunu dünya da kabul etmez. İstediğimizi kabul ettirmek için
Mutallo’yu da gidip bayrak mı dikeceğiz. Oldu mu böyle bir şey tarihimizde?
Yoktur… Onlar Girne’ye bayrak dikmek istiyorlarsa da hadi gelsin buyursun. Biz
karşı yoldan o bize, biz ona söveriz ama ortaya çıkıp kavga etmek yoktur” dedi.
Güney’in mevcut parametrelere bağlı iki toplumlu iki kesimli federasyonu kabul
etmeyeceğini vurgulayan Denktaş, “ben gençliğimi kaybettim, çocuklarım büyüdü ve
torunlarım oldu. Bizim Anastasides’in ortaya attığı Desentrileze federasyonu havada
kapmamız lazımdı” dedi.
“DÜNYA YENİ DÖNEME GEÇİYOR”
Bütün dünya pandemiyi kullanmak suretiyle yeni döneme geçiyor. Normalleşme
sürecinde Amerika sağlık sistemini organize etmek için kırk yaş altı bir grup
oluşturuyor ve bunlardan biri Kıbrıslı bir Türk. KKTC de biz bu dönemi fırsata
çevirebilirdik fakat hükümetteki kararsızlıklar yüzünden bu fırsatı kaçırdık.
Dayanışmanın en yüksek olduğu dönemde yanlış kararlarla hükümet bu fırsatı
karmaşaya çevirmeyi başardı.Biz bu yeni normalleşme sürecinde dünyaya bakarak
eski anomalileri ortadan kaldırabilir miyiz? diye bakmalıyız.
Dayanışma kolu oluşturarak sorunları nasıl önleriz? Değişimleri nasıl yapabiliriz diye
konuştuğumuz dönemdir yeni dönem. Yepyeni bir anayasa olmalı. Eski anayasa çok
ayrıntılı olduğu için verim düşüklüğü yaratıyor. Bunu tartışırken yeni bir sistem de
gündem de olmalı başkanlık sistemi tartışılmalı. Anayasa da düzgün pratik sadece
yanlış yapana ceza veren gibi yasalar yer almalıdır. Bunun için önce toplumu
birbiriyle barıştırarak diyalogla karşılıklı söylenen konuşulan bir ortam olmalıdır. Ben
bu konu da kendime güveniyorum. Bunların bir kısmını daha çabuk harekete
geçirebiliriz. Ama bizim her bir bucuk yılda bir genel seçimimiz var bu varken de
biraz aksayabilir. Sistem değişikliği dediğim yöntemle olmalı ki aksi halde büyük
sorunlar yaratır. Bilerek adım atmak yolu bilerek yürümek gerekir.
“GÜNEY’DE İÇ HUKUKU TÜKETMELİYİZ”
Öncellikle BM’de, KKTC yaşayan Kıbrıslı Türklere ambargo uygulayın diye bir kural
yoktur. Burada ki mesele iç hukuku tüketmektir. Güneye “Kıbrıs Cumhuriyeti “

kimlik kartı olan bireyler spor ambargosuyla ilgili dava açabilir. Daha sonra
uluslararası mahkemeye taşınabilir. Bu her ambargo için geçerlidir. Kıbrıs Türk
Endüstrisini tanıtma standartlarına girmeyi düşündük ve statü oluşturalım istedik.
Kıbrıs Türk Endüstrisi’nin vereceği belgeyi Türkiye’de ki TSE aracılığıyla tüm
dünyaya tanıtacaktık. Tıpkı YÖDAK’ın YÖK üzerinden yaptığı gibi ama olmadı.
Bizim limanlarımız riskli bölge kabul ediliyor ve buraya olan ihracatı daha yüksek
fiyatla alıyoruz. Bunlar gündeme geldiğinde Kıbrıs sorunu tekrar gündeme gelecek
bizde doğru adımlarla bu ambargoları kaldırabiliriz. O zaman teyit edilmiştir olacak
ki Kıbrıslı Türkler ambargoların kalkması için her şeyi yaptı gerisi insan haklarına
bağlıdır. Kıbrıslı Türkler adına bir takım yenilikler gerekir. Süreli olmalı şartıyla
yapılabilir Türkiye ile gümrük anlaşması yapılacaksa bu şekil olabilir. Yeşil hat
üzerinden yapılacak değişiklikle Türkiye kapısı Güney Kıbrıs’a bizim üzerimizden
açılabilir. Türkiye deki mallar Yunanistan’dan güneye geçeceğine bizim üzerimizden
güneye geçsin. Güney’de aynı şekilde bir takım mallarını bu şekilde kullanabilir. Bu
anlamda Güney’le konuşup Türkiye’nin onlar içinde fırsat olabileceğini gösterelim.
Birleşerek yaşayamıyorsak birlikte yaşamayı başaralım. Bu yeni Kıbrıs Türk
Cumhuriyetine de gidilebilir. Bir yere varılacaksak yeni bir cumhuriyetin olacağı çok
net.
“GÜNEY’İN ŞARTLARI KABUL EDECEĞİNE İNANMIYORUM”
Ben güneyin BM şartlarını kabul edeceğine inanmıyorum. Çünkü onlara göre Kıbrıs
coğrafyası vardır bu adanın tümüdür. Adada yaşayan Kıbrıs halkı elendir onlara göre
bizler azınlığız. Onlar Kıbrıs adasını Rum’un görüp Türkü yok saymaktadırlar. Bu
sebeple yeni ray oluşturalım. Bazı alanlarda iş birliği yapabilirizi göstermeliyiz.
“TÜRKİYE İLE ORTAK HEDEF GEREKİR”
Türkiye ile oturup ortak hedef oluşturmamız lazım. Kıbrıs’ta bizim, Akdeniz’de
Türkiye’nin atacağı adımları ikimiz de desteklemeliyiz. Elli yıldır uğraştığımız plan
Rum tarafından kabul edilmedi edilmeyecekte bunu bilerek uğraşmaya gerek yok.
Anastasiades’,n ortaya attığı merkezi çok zayıf olduğu bir federasyon modeli var
bunu konuşalım. Ufku açık olsun. BM ile oturup konuşmalı ve sonunda ne olacağını
bilmeliyiz. Rum tezi olarak önümüze koyulup çekilen tezi konuşalım . Ucu açık
olmasın dediğim bu süre içerisinde ne yapacağımızı bilmemiz lazım. Kendi içimizde
oturup sonuçlanmayacağı takdirde ne yapacağımızı konuşmamız lazım. Bir takım
normalleşmeleri sağlarsak Maraş’ın da açılması mümkündür. Maraş Kıbrıs Rum ve
Türklerin ortaklaşa iş yapacağı ortak alan haline gelebilir. Böylesi bir hazırlık
ekonomiyi iyi şekilde çevirebilir.
“HER ALANDA YÜZDE ELLİ HAKKIMIZ VAR”
Her alanda ki zenginliklerde %50 bizim de hakkımız var. Doğu Akdeniz’de ki
meselelerde bizde söz hakkına sahibiz. Bu alanda bölge enerji formu oluşturup çözüm
için iki tarafında barış içinde yoluna devam edeceği bir sebep olsun. Bir çözüme
varamayacaksak da artık kavga etmeyen yoluna devam eden iki taraf olsun.
“AB TARAFTIR”
Avrupa Birliği taraftır. Tarafsız bir gözle bakamaz Kıbrıs’a. Çünkü Yunanistan ve
Güney Kıbrıs üyesidir. Ondan AB muhatabımız değildir diyorum. BM ile
konuşabiliriz. Başta Türk devletlerini de tarafımıza çekerek konuşabiliriz
.Diplomasiyle ve Türkiye ile birlikte hareket ederek bunu yapabiliriz.
“EVET VERECEĞİZ”
Tek maddelik bir referandumdur Yüksek mahkeme yargıç sayısını yükseltmek içindir.
Gereklidir. O dönemle bugün ki dönem şartlarının farklı olmasıyla onay verilmesi
gereken bir maddedir.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler