Diğerleri tamam da siz şaşırttınız beni Hocam!

40 yıl düşünsem aklıma gelmezdi Tahsin Ertuğruloğlu’nun imza attığı tartışmalı Ercan icraatının avukatlığını CTP Genel Sekreteri Tufan Erhurman’ın yapacağı. Tufan Hocam adeta göğsünü siper etti. Hararetle Yüksek Yönetim Denetçisinin yanlış bir yol izlediğini savunuyor. Prosedür bu değildi diyor. Bu arada da UBP Genel Başkanı dahil büyük bir çoğunluğun bile sahip çıkmadığı Tahsin Bey’e arka çıkıyor. Bunu sadece Tufan Hocam da yapmıyor. Topyekün CTP bu yanlışı hararetle savunuyor. Şaşırmadım dersem yalan olur. Çok şaşırdım. Tufan Erhurman gibi bir değerin, akademik sınırlarda kalmış bir hukukçunun bu denli bir hukuksuzluğa kol kanat germesini doğrusu anlamakta zorlanıyorum. Evet belki Yüksek Yönetim Denetçisinin konu ile ilgili izlemiş olduğu yol tatrışılabilir. Bunu anlayabilirim. Lakin bu konunun esasını ortadan kaldırmaz. Hukuksuzluğu örtmez. Yanlışı ortadan kaldırmaz. Nitekim burada açık bir şekilde yaşanan yasadışlılık vardı. Yüksek Yönetim Denetçisinin hazırlamış olduğu raporu okuyup anlamak için illa ki hukukçu olmaya da gerek yok. Okuyan ve idrak eden burada yapılan yanlışı çok iyi anlamıştır. Hal böyle iken, Yüksek Yönetim Denetçisinin konuyu kamuoyundan önce hükümet yetkililerine iletmesi gerekirdi, prosedür bunu gerektirirdi kısmına takılmak ne kadar doğrudur. Hoş eğer böyle bir yol da izlenmiş olsaydı, bugün bu konu hiç konuşulmayacak, tartışılmayacak ve yapılan yanlışlar ortada kalacaktı. Zira mevzu kapatılacaktı. Üzerine set çekilecekti. Bunun böyle bir akibete uğrayacağını en az benim kadar, sizler kadar Tufan Erhurman’ın da bildiğini düşünüyorum. Hoş kendisi de bir hukukçu. Ve burada yapılan yanlışları herkesten daha iyi bilecek bilgi birikimine sahip. Lakin anlıyorum ki Sayın Erhurman’ın terazinin bir kefesine yerleştirdiği siyaset ağır bastı. Konunun hukuksuzluğunu bildiği, anladığı halde işin prosedür kısmında takıldı kaldı. Ve bilerek veyahut bilmeyerek Tahsin Bey’in yanlış icraatına, dolayısı ile Bakanlar Kurulunun bilinçsiz onayına diğer CTP’liler ile birlikte arka çıktı. Oysa Tufan Erhurman gibi birisi bu yanlışı savunacak en son kişi olmalıydı. Ama olmadı. Ha CTP’de bu yanlışı savunan ve konunun hukuksuzluk kısmını görmek yerine prosedüre takılan sadece Tufan Hoca mı? Değil elbette. CTP’de hükmü olan bir grubun da Tahsin Ertuğruloğlu sempatisi olduğu biliniyor. Neden mi? Onu da yazayım. Hafızalarımızı tazeleyelim. Ve 2010 yılına dönelim. Şıp diye hatırlayacaksınız. O dönemde CTP cumhurbaşkanlığına Mehmet Ali Talat’ı yine aday göstermişti. Ve malumunuz olduğu üzere UBP ve DP’nin adayı da Derviş Eroğlu idi. Bir grup hatırı sayılır CTP’li o dönem AKP’nin de desteğini alarak UBP Lefkoşa Milletvekili Tahsin Ertuğruloğlu’nu gofa getirerek Eroğlu’nun karşısına aday olarak çıkmasını sağlamışlardı. Böylelikle murat edilen Eroğlu UBP içerisinde bölünecek oy kaybedecek ve Sayın Talat aradan sıyrılacaktı. Bu olmadı. Evdeki hesap çarşıya uymadı. Eroğlu Cumhurbaşkanı seçildi. O gündür, bugündür CTP içerisinde bir grup Tahsin Bey’e hayran. Hem de öyle böyle değil. Ha tek neden bu mu? Değil elbette. Sayın Ertuğruloğlu’nun bu tartışmalı ve hukuksuz olduğu iddiaları hergün biraz daha ağırlık kazanan icraatına onay veren de Bakanlar Kuruludur. CTP’nin ağırlıklı olduğu hükümettir. Dolayısı ile bu nedenler CTP’ni elini kolunu bağlamış. Bir tarafta vefa, diğer tarafta bu hukusuzluğa ortak olma gerçekliği ile tavır belirliyorlar ve bu yanlışı savunuyorlar. Yani statükoya kol kanat geriyorlar. Fakat ya Tufan Hoca? Saygı duyduğum, bilgi ve birikimini her zaman takdir ettiğim, dürüst ve çalışkan bir kişiliğe sahip Tufan Erhurman’ın siyasetimize kattığı kalite bu olmamalıydı diye düşünüyorum.