Bilindiği gibi geçen haftalarda, Dipkarpaz Recep Tayyip Erdoğan Orta Okuluna sürgün gelen sözde müdür sıfatlı şahıstan ve yaptığı keyfi davranışlardan bahsettim.
İlgili şahıs, bitmek bilmeyen keyfi davranışlarına bir yenisini eklemekten vazgeçmiyor. En önemlisi bu saçma sapan davranışlara engel olan da yok.Dipkarpaz, resmen açıklaması zor davranışların pilot bölgesi olmuş durumda. Okul müdürü; anlaşılması imkansız, bencil, keyfi, ırkçı ve ayrımcıkarakter sergilemekten de vazgeçmiyor.
Arabasının için de köpek ile kalan, kaldığı her yeri çöplüğe çeviren, okul hademelerine baskıcı rejim uygulayan, öğrenci ve ailelerine akıl almaz hareketler sergileyen, insanlara selam vermekten acizlik sergileyen, okul kantini işletmecilerine resmen köyün tek sahibi gibi davranan ve daha saymakla bitmeyecek açıklaması ve algılaması imkansız davranışlar.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi, köyde geçimini bin bir sıkıntı ile geçiren bir ailenin çocuğunu kendisini tek patron ilan ederek, okuldan atmak. Sen kimsin be adam! Devletin verdiği zorunlu eğitim hakkını sen mi alacaksın insanların elinden? Hiç mi vicdan, insanlık kalmamış sende? Bu mudur eğitimci olmak? Bu mudur senin öğretmenlik, yöneticilik anlayışın?
Dipkarpaz da görev yapan tüm öğretmenler bilir ki, burada öğretmenlik yapmak ayrıcalıktır. Dipkarpaz halkı, her zaman kendinden biri olarak görür öğretmenini. Aşını, evini, elindeki bir parça ekmeğini paylaşır bu yüce mesleği icra edenlere. Peki! karşılığı bu mu olmalıdır?
Dipkarpaz halkı, bu davranışın peşini asla bırakmamalıdır. Yapılan bu adaletsizlik ve ayrımcı zihniyete artık son vermenin zamanı gelmiştir. Bizlerin de bu ülkenin sahibi, vatandaşı olduğunu kimse unutmasın. Eğitim her bireyin hakkı olduğu gibi, bizim çocuklarımızın da sonuna kadar hakkı olacaktır.
Sen bu ve buna benzer hareketler sergiledikçe, karşında her zaman bizleri bulacaksın.
Güneşin Doğduğu Yerden Herkese Selam Olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.