• BIST 9549.89
  • Altın 3005.985
  • Dolar 34.5383
  • Euro 35.9979
  • Lefkoşa 10 °C
  • Mağusa 11 °C
  • Girne 13 °C
  • Güzelyurt 7 °C
  • İskele 11 °C
  • İstanbul 5 °C
  • Ankara 0 °C

Diyet…

Arif Alasya

1974’de Hakan Balamir,Hülya Koçyiğit ve Erol Taş’ın birlikte oynadığı bir filmin adı DİYET.. Bu gün tekrardan izledim ve bir empati yaptım. Filmin özeti kısaca şu Bir zenginin fabrikası var yanında çalışanları sendikasız ve boğaz tokluğuna çalıştırıyor. Fabrikada çok çok eski bir torna tezgahı var orda çalışanların elini kolunu parçalayıp onları ya öldürüyor ya sakat bırakıyor.Bütün bu olumsuzluğu da işveren adına usta başı yürütüyor.İşçilerin bir kısmı sendikalaşmaya başlıyor.Bu arada o tezgahın son kurbanından sonra ustabaşı oraya bir köylüsünü alıyor.Köylüsünü da kendi hizmetinde casus olarak kullanıyor.Köylüsü ayni fabrikada çalışan dul iki çocuk sahibi bir işçiye aşık oluyor ,kadın da sendikaya karşıdır.Fakat zaman içinde o da sendikaya inanıyor ve bir gün sendikacılar ile işverenin karşısına çıkıyor.Bunu gören ustabaşı fabrikaya girip o  malum tezgahın başında çalışan gence olmadık hakaretler ederek ona yaptıklarının diyetini istiyor bu arada ruhsal dengesi  bozulan genç ayağını tezgaha kaptırıp parçalıyor.Bu çığlığı duyan diğer işçiler fabrika giriyorlar ve sevdiği kadın koşarak tezgahın yanına giderek Sevgilisinin kopan ayağını AL İŞTE DİYETİNİ diyerek usta başına fırlatıyor. Kıssadan hisse mi dersiniz Teşbihte hata olmaz mı dersiniz. Empati mi dersiniz… Film ile 1974 harekatı ayni yıla rastlıyor, Başlangıçtan itibaren bir benzerliğimiz  var ama  biraz farklı,Önce biz bizden talep edilen her şeyi verdik. 164 fabrikamız vardı tükettik;En önemli devlet kumlarımızı onlara verdik;İTEM yasası ile torağımızı verdik Anayasamıza geçici 10.ncu maddeyi koyup KKTC’yi AİHM’e göre TC’nin alt yönetimi haline getirdik. Bize siz üretmeyin dediklerinde karşı çıkmadık Sonunda üretmeyen hep tüketen ve de giderlerini karşılayamayan bir toplum haline dönüştürüldük. İşte 41 yıldır bizi yönetenlerin vere vere bizi getirdikleri nokta bu.. Yok edilen ekonomi ,yok edilen devlet yönetimi sayesinde hep TC’ye avuç açan bir bir konuma dönüştürüldük. Nerdeyse Başbakanımız makam şoförüne yeni bir ayakkabı almak için Maliye Bakanlığından ödenek istese Maliye Bakanı bunu onayını TC yardım heyetinden alacak. İşte bu koşullarda kendi irademizi talep ettiğimiz her koşula da bizden diyet istenmekte vede şiz kendi kendinizi yönetmekten acizsiniz diye bize hakaret etmektedirler. Bir kez bizden almaları gereken her şeyi aldılar. Sonra bize parça parça onların verdiği ile yetinmemiz için gerekli idareyi kurdular. Bu yönetmeyi da gerek seçimlere müdahale gerekse hükümet oluşumunda ellerinde bulundurmaktadırlar.Hatta ve hatta onların talep ettiği yasalar meclisten geçmese hükümetler maaş ödeyemez ve gider .Yerine yapacak olan gelir. Sonuç itibarı ile Diyet filminde olduğu gibi biz ne zaman bir araya gelip artık yeter bu güne kadar yeterince diyet ödedik, Daha ödenecek DİYET’imiz  kaldıysa ödeyelim diye birlikte haykıracağız..

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları