Demokrat Parti (DP) Turizm Komitesi Başkanı Ceyda Ahiskal Yücel, Kovid-19 salgınından en çok etkilenen sektörlerin başında turizmin geldiğini ve sektörün, normalleşme sürecinin hemen ardından gelecek zaman dilimine hazırlanmak zorunda olduğunu kaydetti.
Yücel partisi adına yaptığı yazılı açıklamada, ekonominin toparlanması için ilk yapılması gerekenlerden birisinin turizmin çok hızlı faaliyete geçmesi olduğunu, fakat bunu yaparken gerekli önlemler alınmazsa, toplum sağlığının tekrar risk altına gireceğini belirtti.
“Post-Corona Turizmi” olarak nitelenecek bu zaman diliminin, normal ve yaygın bir pozisyona kavuşması için öngörülen en erken tarihin Ocak 2021 olarak öngörüldüğünü kaydeden Yücel, bu noktada, ada turizmi gerçekleştirilmesi nedeniyle öncelikli iki temel faktör tüm değerlendirme ve analizler için göz önünde tutulması, hatta bütün plan ve stratejilerin bu iki unsura göre (havayollarının durumu ve küresel turistin davranış biçimleri) şekillendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Yüçel, özellikle bu iki unsurun şekillenmesini öngörmeden Post-Corona dönemini tasavvur etmenin mümkün olmayacağını belirterek, bugünden yapılan analizlerin tümünün, Post-Corona evresinde turistin taleplerinin değişeceğini, büyük tesisler yerine butik konaklama tercihlerinin öne çıkacağını, açık büfe ve/veya her şey dâhil sisteminin terkedileceğini, pansiyon, apart-otel mantığında bed & breakfast mantığının öne çıkacağını, şehir turizminin temel turizm olacağını ve turizm ile organik tarımın ayrılmaz bir bütün haline geleceğini öngördüğünü açıkladı.
Yeni KKTC turizmini iki evrede ele almak gerektiğini kaydeden Yücel, bunlardan birinin “Normalleşme Döneminde Kuzey Kıbrıs Turizmi” diğerininse “Post-Corona Döneminde Kuzey Kıbrıs Turizmi” olduğunu ifade etti.
“NORMALLEŞME DÖNEMİ TURİZMİ”
Yücel, “Normalleşme Döneminde Kuzey Kıbrıs Turizmi” ile ilgili önerileri şöyle paylaştı:
“Uluslararası turist trafiği çok erken açılamayacağından, yakın vadedeki temel turist potansiyeli “iç turizm” menşeili yerli turisttir.
İç turizmi hayata geçirmek için yerel yönetimlerle iş birliği şart. Bunun sebebi, yerel halkın, koronavirüs döneminde en çok güven duyduğu mekanizma devlet değil, yerel yönetimler olmuştur. Bu esasta, normalleşme döneminde yerel yönetimler olmadan bir eylem planı asla geçerlilik kazanamayacaktır.
Mutlaka erken rezervasyon sisteminin hayata geçirilmesi gerekmektedir. Bugüne dek sıcak bakılmayan bu uygulama artık zaruri durumdadır. Halkın daralan ekonomi içerisinde kısıtlı bütçelerle turizm hareketinde bulunması teşvik edilmelidir.
Turistik tesislerde sağlanacak hizmet noktasında hijyen ve sağlık unsurları öne çıkarılmalıdır.
Türkiye’den gelecek turiste göre planlama yapmak bugün için geçerli bir yaklaşım olmayacaktır. Çünkü Türkiye’de tesislerin yaratacağı indirim ve az maliyetle daha lüks konaklama faaliyetleri ile girdi maliyetlerinin bu kadar yüksek olduğu ülkemizdeki tesisler yarışa giremeyecektir.
Türkiye’den gelmesi muhtemel turistlere yönelik planlamanın Eylül 2020 itibarı ile ele alınması makul olacaktır. Bu noktanın sebebi, Türkiye ile uçak seferlerinin normalleşme ihtimalinin olacağı ve üniversitelerdeki eğitimin başlaması ihtimalidir.”
“POST-CORONA DÖNEMİ TURİZMİ”
DP’nin “Post Corona Dönemi Turizmi” için önerilerini de paylaşan Yücel, öncelik olarak tek kanaldan oluşturulan ve tüm paydaşların desteği ile Kıbrıs’ın “güvenli ülke” olduğu algısını oluşturmak gerektiğini, bunun bir reklâm kampanyası halinde yapılmasının uygun olabileceğini düşündüklerini belirtti.
Bu dönemde özellikle daha genç turist profiline hitap edecek bir turizm anlayışının geliştirilmesi gerektiğini ifade eden Yücel, devletin teşvik yasalarını ivedilikle gündeme uyarlayarak değişiklikleri gerçekleştirmek ve maksimum 50 yataklı butik tesislerin özendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Yücel, teşvik sistemlerinin, şehir turizmini destekleyecek turizm ürünlerinin oluşturulmasına yönelik çabaların da dikkate alınarak yeniden düzenlenmesi gerektiğini de belirterek, salgın döneminin en az zarar gören kitlesi olan ve en erken normalleşmesini tamamlayacak olan 15-30 yaş grubuna gönelik turist pazarından pay elde edebilmek adına ivedilikle turizm ürünleri oluşturulması gerektiğine vurgu yaptı.
Yücel ayrıca, “Post-Corona Döneminin” icra edilmesine yönelik olarak KKTC’deki tüm ekonomik sektörleri içinde barındıran örgütlerin paydaş kabul edilerek, 2021-2023 Post- Corona Startejik Planı’nın hazırlanarak ivedilikle eylem planlarının hayata geçirilmesi gerektiğini de kaydetti.
“TOPLUMSAL SAĞLIK VE MİSAFİR SAĞLIĞI ÖNLEMLERİ”
Yücel açıklamasına şöyle devam etti:
“Yukarda belirtilen stratejilerle eş zamanlı olarak Bakanlığın ivedilikle otel, casino, restoran, rehberler, taşımacılar ve esnaf gibi tüm turizm paydaşlarının uygulaması gereken önlemleri bir paket şeklinde hazırlayıp, yasa hükmünde kararname olarak vermesi zaruridir. Bu alanda çalışan her bir bireye pandemi ile mücadelede hijyen ve bulaşmayı önleme başlıklı bir eğitim verilmelidir.
Örneğin, bir otele yatak kapasitesinin kaçta kaçı oranında misafir alabileceği, restoranlardaki büfe ve masa dağılımının nasıl yapılması gerektiği, misafirin tatilin başlangıcından bitişine kadar ne gibi uygulamalar yapılacağı, temizlik görevlilerinin odayı misafire teslim ettiği andan, oda boşalana kadar nasıl standartlarda bir temizlik uygulayacağına kadar her şeyi yasal bir çizelge olarak verilmesi gerektiğini düşünmekteyiz.
Bu uygulamayı hayata geçiren işletmelere, denizlerde uygulanan mavi bayrak uygulaması gibi ‘Salgına Karşı Güvenli Tesis Sertifikası’ verilmesi gelen yolcular açısından da iç rahatlatıcı olacaktır.
Tüm bunların yanı sıra, en önemli uygulama olduğunu düşündüğümüz madde ise yolcu alana indiği ilk andan itibaren, ateş ölçümünün yanı sıra, gelen her yolcuya hava limanında kurulacak sağlık birimleri tarafından hızlı test uygulanmasıdır.
Bu uygulamaya hazır olmadan yolcu kabulüne başlamanın, toplumu ikinci kez büyük bir kaosa sürükleyeceğini düşünmekteyiz.
Bizler Demokrat Parti olarak bu süreçte çalışmalarımıza devam ederken sizler nezdinde çalışmalarımızı hükümet edenlere sunmaya devam edeceğiz.
Bu zor sürecin az hasarla ve kısa zamanda atlatılması dileklerimizle…”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.