• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • Lefkoşa 16 °C
  • Mağusa 17 °C
  • Girne 18 °C
  • Güzelyurt 14 °C
  • İskele 17 °C
  • İstanbul 17 °C
  • Ankara 13 °C

Dünyaca ünlü Adli Mimarlık: Elçi’yi muhtemelen üç polisten biri vurdu

Londra Üniversitesi Goldsmiths Koleji bünyesinde çalışan Forensic Architecture (Adli Mimarlık) isimli kuruluşun hazırladığı ayrıntılı teknik raporda, Tahir Elçi’nin üç polis memurundan birinin ateşiyle öldürülmüş olabileceğini belirtti.
Dünyaca ünlü Adli Mimarlık: Elçi’yi muhtemelen üç polisten biri vurdu

Üç polisin Elçi’ye yönelik doğrudan bir ateş hattı olduğu ve silahlarını birden çok kere ateşlediği anlatılan raporda, birinin Elçi’ye yönelik açık ve engelsiz bir ateş hattıyla silahını ateşlediği ifade edildi. Raporda, iki polisi öldürdükten sonra Elçi’nin basın açıklaması yaptığı sokağa girerek kaçan iki PKK’lının ise Elçi’ye yönelik ‘öldürücü atış yapmamış göründüğü’ kaydedildi. Polis memurlarından kesin olarak hangisinin Elçi’nin ölümünden sorumlu olduğunun tespit edilmediği, ancak kuvvetli suç şüphesi altında bulunan polis memurlarının saptandığı ifade edilen raporda, “Öldürücü atışın Elçi’yi vurma kastıyla yapılmış olup olmadığının saptanması araştırmanın kapsamı dışındadır” denildi.

Baro istedi

Elçi, Diyarbakır Barosu başkanlığını yürütürken 28 Kasım 2015’te Diyarbakır’ın tarihi semti Sur’da, 16. yüzyıldan kalma Şeyh Mutahhar Camii’nin meşhur Dört Ayaklı Minaresi’nin yanında yaptığı basın açıklaması sırasında öldürülmüştü.

Açıklamadan üç gün öncesinde devlet güvenlik güçleri ile PKK arasındaki silahlı çatışmada bu tarihi yapı ciddi zarar görmüştü. Elçi açıklamasında, şehirde dört ay öncesinde patlak veren çatışmaların sona ermesi için çağrıda bulunuyordu. Elçi’nin vurulmasının hemen öncesinde, yakındaki Gazi Caddesi’nde başka bir silahlı saldırı gerçekleşmiş, iki PKK’lı iki polis memurunu öldürmüştü. Olay yerinden koşarak kaçan iki örgüt mensubu Elçi’nin basın açıklaması yaptığı Yenikapı Sokak’a girmiş, basın açıklamasında bulunan sivil kıyafetli polis memurları koşan PKK’lılara ateş açmıştı. Bu çatışma sonucunda ölen tek kişi, ensesinden vurulan Tahir Elçi olmuştu. Diyarbakır başsavcılığınca yürütülen Elçi’nin öldürülmesiyle ilgili soruşturmada bugüne kadar herhangi bir ilerleme sağlanabilmiş değil.

Diyarbakır Barosu, Elçi’nin öldürülmesinin incelenmesi için İngiltere’nin başkenti Londra’daki Forensic Architecture’a (FA) başvurmuştu.

FA’nın yaklaşık bir yılda hazırladığı rapor, geçen aralık ayında baro tarafından Diyarbakır başsavcılığına sunuldu. Ancak aradan geçen sürede rapor doğrultusunda hiçbir işlem yapılmadı.

Kapsamlı araştırma

FA, Diyarbakır Barosu’nun sağladığı görsel, işitsel ve belgesel delilleri analiz ederek üç boyutlu dijital model oluşturdu ve mekânsal bir araştırma gerçekleştirdi. Araştırmada, basın mensuplarının ve görevli polis memurunun çektiği video kayıtları, sivillerin ve polis memurlarının emniyete verdiği tanık ifadeleri, Diyarbakır Barosu’nun talebiyle hazırlanan raporlar ve Türkiye Cumhuriyeti resmi makamları tarafından hazırlanan raporlar kaynak olarak kullanıldı.

İlk olarak Elçi’nin basın açıklamasından başlanıp öldürülmesinden sonrasına kadar devam eden ve üçü basın mensupları, biri de polis tarafından çekilmiş dört video dosyası eşleştirildi. Çekimlerin hiçbiri Elçi’nin tam vurulduğu anı görsel olarak kayda geçmemişti ama polis memurlarının tabancalarını ateşlediğine dair açık ve net görsel delil sunuyordu. Ses kayıtları ise görüntüsü bulunmayan atışların ses profillerini kaydetmişti. Tanık ifadeleri ise diğer kaynaklardan edinilen bilgileri tamamlamak ve doğrulamak için kullanıldı.

Şekil 1. Kamera kalibrasyon örneği.

FA bu araştırma için videoları eşzamanlı hale getirme, atış sayısını analiz etme, üç boyutlu yeniden canlandırma gibi bir dizi multimedya analizi ve mekânsal modelleme tekniği kullandı. Ayrıca kamera kalibrasyonu adı verilen bir teknik sayesinde Elçi’nin, sokakta duran iki aracın, koşan iki PKK’lının, polislerin ve basın mensuplarının farklı anlardaki konum ve yönelimleri saptandı.

Şekil 11. Yenikapı Sokak’ın kuşbakışı görünümü ve aktörlerin saptanan konumları.”K1″ ve “K2” iki PKK mensubunu A,B,C,D ve E video çekimlerinde görülen beş polis memurunu; TE ise Tahir Elçi’yi gösteriyor

Bu analizler sonunda Elçi’nin yaşarken görüldüğü en son kare ile son atışın yapıldığı an arasındaki 9 saniye 10 karelik sürede 40 ayrı atış yapıldığı saptandı. Her bir atışa bir numara ve araştırmanın zaman aralığının esas alındığı bir zaman kodu verildi. Ayrıca atışın çıktığı silah ve yönü tespit edildi.

Bu metodlarla iki PKK’lının Elçi’yi öldürmüş olmasının büyük ölçüde imkânsız olduğu tespit edildi. Polis memurları A, C ve D’nin ise silahlarını ateşlediğinin görüldüğü anlarda Tahir Elçi yönünde (farklı engel seviyelerine sahip) doğrudan ateş hatları bulunduğu ve dolayısıyla her birinin Elçi’yi vurmuş olmasının ihtimal dahilinde olduğu tespit edildi.

Bunlardan polis memuru C’nin, dört ayrı atış yaparken Tahir Elçi’ye doğru engelsiz bir ateş hattına açıkça sahip olan tek polis olduğu görüldü.

Şekil 19. Polis memuru C’nin ateş hattı.
Elçi’ye doğru engelsiz dört atış yapan polis memuru C’nin kolu.

Elçi’nin Yenikapı Sokak dışından uzun namlulu silahla yapılan olası bir atıyla öldürülmüş olma ihtimalinin araştırılması için ses analizi yöntemi kullanıldı. Dört kamera kaydının ses kanallarından oluşturulan spektrogramlar sayesinde uzak bir mesafeden farklı bir mühimmat ya da farklı kalibrede bir silah kullanılmadığı anlaşıldı.

Raporda ulaşılan sonuçlar şöyle sıralandı:

  1. Tahir Elçi 28 Kasım 2015 tarihinde, saat yaklaşık 10:55’te, 7 saniye 12 karelik (7:12) bir süre diliminde tek bir mermiyle vurularak öldürülmüştür.
  2. PKK mensuplarından ikisi de öldürücü atışı yapmamış görünmektedir.
  3. Araştırmaya konu olan zaman aralığında yapılan bütün atışların benzer ses profilleri vardır. Bu süre içinde kayda değer derecede uzak bir mesafeden uzun namlulu bir silahın ateşlendiğine dair herhangi bir işitsel delil yoktur.
  4. Üç polis memurunun (A, C ve D) Elçi’ye yönelik doğrudan bir ateş hattı vardır ve silahlarını birden çok kere ateşlediği görülmektedir. Aralarında polis memuru C, Elçi’ye yönelik açık ve engelsiz bir ateş hattıyla silahını ateşleyen tek memurdur. Araştırma olay yerindeki polis memurlarından kesin olarak hangisinin Elçi’nin ölümünden sorumlu olduğunu tespit etmemekle birlikte, kuvvetli suç şüphesi altında olan polis memurlarını saptamıştır. Öldürücü atışın Elçi’yi vurma kastıyla yapılmış olup olmadığının saptanması araştırmanın kapsamı dışındadır.

Forensic Architecture hakkında

FA mimar biliminsanı, akademisyen, basın, sinema, teknoloji ve diğer uzman profesyonellerden oluşuyor. Kuruluş, uluslararası savcılar, insan hakları kuruluşları, siyasi kuruluşlar ve çevre örgütleri için ileri düzey mimari ve mecra odaklı araştırmalar yapıyor.

FA bugüne kadar uluslararası hukuk alanında pek çok insan hakları soruşturması ve kovuşturması için mekânsal araştırma ve delil sağladı. Bunlar arasında BM Terörle Mücadele Özel Raportörü için hazırlanan insansız hava araçlarının savaşta kullanımıyla ilgili araştırma da yer aldı.

FA’nın Yunanistan’da Pavlos Fyssas’ın Altın Şafak tarafından öldürülmesi konusundaki araştırma ve raporu, 10 ve 11 Eylül tarihlerinde, Altın Şafak’ın yargılanmakta olduğu Atina Temyiz Mahkemesi’nde sunuldu.

İsrail Yüksek Mahkemesi’nde, Filistin köyü Battir ile İsrail Savunma Bakanlığı arasındaki davada, köylüleri savunan avukat Michael Sfard vasıtasıyla FA’nın hazırladığı deliller sunuldu ve bunlar davanın köylüler tarafından kazanılmasına katkıda bulundu.

FA’nın ‘Kentsel Bölgelerde Beyas Fosfor Kullanımı’ başlıklı raporu Kasım 2012’de Cenevre’de BM İnsan Hakları Konseyi’ne ve Mart 2011’de İsrail Yüksek Mahkemesi’ne sunuldu.

FA bünyesindeki Forensic Oceanography (Adli Denizbilim) ekibi Nisan 2012’de Fransız Temyiz Mahkemesi’nde, Kasım 2013’te Brüksel Asliye Hukuk Mahkemesi’nde, Haziran 2013’te de İspanya ve İtalya’daki mahkemelerde, ölüme terk edilen göçmen botuyla ilgili araştırmalarını sundu.

FA’nın 2014 Gazze Savaşı’yla ilgili Uluslararası Af Örgütü ile birlikte hazırladığı ‘Gazze Platformu’ ve ‘Refah: Kara Cuma’ başlıklı raporlar 2015’te BM Bağımsız Araştırma Komisyonu’na ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sunulmuştu.

FA ekibinin bazı üyeleri ayrıca Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Teknoloji Danışma Kurulu’nda yer alıyor (Daha fazla bilgi www.forensic-architecture.org sitesinden edinilebilir).

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler