Ülkemiz eğitim sistemimizdeki fırsat eşitsizliklerinden bahsetmeden önce, dilerseniz eğitimde fırsat eşitliği kavramının ne olduğundan biraz bahsedelim. Eğitimde fırsat eşitliği, aynı ülkede yaşayan tüm bireylerin eğitimde sağlanacak imkanlardan, eşit bir şekilde faydalanması anlamına dayanır. Tüm okulların kalite ve işlevsellik olarak eşit olduğu, okulların alt-yapı materyal donanımının öğrencilere sunduğu imkanlarından eşit olması anlamına gelmektedir. Tabiki ne isterse olsun mutlak eşitliğe ulaşmamız imkansızdır. Ama en azından birbirlerine oldukça yakın düzeyde diye nitelendirebiliriz. Eğitimde fırsat eşitliği çok önemlidir ve devlet tarafından sağlanması gerekir. Ülkemiz için örnek verecek olursak, dipkarpazda ilkokulda eğitim gören bir çocukla, lefkoşada x bir okulda eğitim gören çocukla aynı olanaklarda eğitim görmesi demektir. Sizce bizim eğitim sistemimizde varmı böyle bir eşitlik? Bizim eğitim sistemimizde bu fırsat eşitliğinin F si bile yok değil mi ? Gelin birlikte irdeleyelim.
Ülkemizin okulöncesinden başlanarak, üniversiteye kadar tüm okullarının eğitimde kalite ve sağladığı imkanlar açısından büyük farklılıklar olduğunuz görürüz. Bir defa ülkemizde mantar gibi türeyen özel okullar, sağladıkları olanaklar, zengin alt yapı, malzeme olanakları ve nitelikli eğitim- öğretim ortamı açısından devlet okullarını çoktan geçtiklerini görebiliyoruz. Maddi durumu iyi olan çocukların aileleri, çocuklarını döviz üzerinden okul harçlarını yatırarak her anlamda daha çok imkanları olan, yabancı dilin anadil gibi kullanıldığı okullarda, daha nezih ortamda ders alırken, devlet okulları, kaliteden yoksun kendi kaderlerine terk edilmiş durumda. Eskiden sınırlı sayıda olan özel okullar artık ülkemizde bir hayli çoğunlukta. Sadece konu özel okul, devlet okulu meseleside değil tabi ki. Devlet okullarımız arasında da ciddi kalite farkı ortada. Lefkoşadaki bir okul, nedendir bilinmez (!) karpaz bölgesindeki okullarımıza göre daha fazla olanakları sunabiliyor, dolayısıyla bu okullardaki öğrenciler daha büyük fırsatlara sahip. Özellikle merkeze uzak okullara hizmetin geç götürülmesi, oraya atanan öğretmenlerin yaklaşma çabaları, maddi imkansızlıklar, yardım alamamasından dolayı ciddi alt yapı ve materyal eksiklikleri, bu okullarda eğitim gören köy çocuklarımızın fırsatlardan eşit şekilde yararlanmasını olanaksız kılmaktadır.
Olay yanlız bu kadar da değil, sosyo-ekonomik düzeyi iyi olan ailelerin çocukları, gerek dershane, gerek özel dersler ile sosyo-ekonomik düzeyi düşük ailelerin çocuklarına göre daha fazla imkanlara sahipler. Daha başarılı olup, daha iyi okullarda eğitim görerek, geleceğe bir adım önde başlıyorlar. Tabi burada kolej sınavı saçmalığından da bahsetmeden geçmek olmaz. Sınav yapılarak, parasıyla özel ders aldırmış, dershaneye gönderilmiş ve sınavda yüksek not alarak, kazandırılmış, ayrıcalıklı ailelerin çocukları bulunuyor. Fakir fukara çocuğu mu ? Boşver onları(!) Dünya düzenide bu değil mi zaten? ...... Olması gereken: parasız, laik, bilimsel eğitim. Ha ben buna fırsat eşitliğinide ekleyeyim. Devlet okullarında nitelikli eğitim için canla başla çalışan eğitim neferlerine bin selam olsun. Teşekkürler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.