Kocaeli'de bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, önemli açıklamalar yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
Biz bunların ne menem olduğunu biliyoruz. Kandil, bizim Diyarbakır annelerimizin yavrularını kaçırdı mı... Hatta Edirne'de olan Selo var ya... 50 bin Kürt kardeşimizi bunlar öldürdü mü... Hatta bu gençlerin üzerinden arabayla geçtiler. Kardeşlerim bunların derdi Kürt falan değil. Açık söylüyorum; onlar ne kadar Kürtse biz o kadar Türküz.
ŞEHİR HASTANELERİ
Kocaeli Şehir Hastanemiz 1218 yatağıyla, deprem izolatörlü modern inşaatıyla her türlü imkana sahip birimleriyle, bakıyorum iftihar ediyorum. Ülkemizin tüm büyükşehirlerini bunun gibi şehir hastaneleriyle donatıyoruz, sırada İzmir var.
Türkiye'yi sağlık alanında sadece kendi vatandaşlarına hizmet etmekle kalmayıp küresel bir cazibe merkezi haline dönüştürmekte kararlıyız. Sağlık alanında yabancıların ülkemize olan ilgisi giderek artıyor. Sağlık alanında yaptığımız sistem reformunun kıymetini milletimizin gayet iyi biliyor. Muhalefet bu hizmetlere, bu eserlere saldırmayı sürdürüyor.
20 yıla sığdırdığımız asırlık yatırımlar daha önce yapılsaydı bugün Türkiye başka bir yerde olurdu.
Bugün yeni bir mücadelenin içindeyiz. Bu mücadele 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı'nın müjdesini milletimize, dostlarımıza ve tüm insanlığa verme mücadelesidir. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun da önüne türlü türlü engeller çıkartmak için çalışıyorlar.
"MAVİ BONCUK DAĞITTIKLARI HERKESE BAKANLIK VERİYOR"
Şimdi, bir yere gelelim. Naptılar bunlar, bu muhalefet? 7'li bir masa kurdular. Kumar masası. Yetmedi PKK'sından FETÖ'süne tüm terör örgütleriyle anlaştılar. Ama milletin kendisi yok, vizyon zaten yok. Program deseniz bunların aklı o kadarına ermez. Proje deseniz... Bir kısmı zaten bizim yaptığımız şeyler. Bunların yaptığı bir şey yok. Dolayısıyla bunların ülkeye ve millete herhangi bir vaatleri bulunmuyor. Tek yapacakları ortaklarının altına birer cumhurbaşkanı yardımcılığı koltuğu çekmek. Mavi boncuk dağıttıkları herkese bakanlık veriyorlar.
IMF KONUSU
O zaman... IMF'in başındakiyle konuşuyoruz. 6'lı masanın etrafında olan kişi de o zaman benim bakanım. Ah ah... Dedim ki ben IMF'in başındaki o zata, ikide bir Türkiye'ye adamlar gönderiyorsunuz, Türkiye'yi ben yönetiyorum, siz değil. Siz taksitlerinizi almaya gelip alıyor musunuz alıyorsunuz. 2013'e kadar devam ettik ve yaptığımız görüşmeden sonra 2013'te bu ödemeyi bitirdik, IMF'i Türkiye'den def ettik. Ama CHP'ye sorsan ne diyor IMF'le konuşmak lazım. O sizin işiniz. Biz IMF ile değil, biz kendi kendimize yeteriz. IMF borcunu 2013'te sıfırladık. Şimdi hamdolsun 100 milyar doların üzerine Merkez Bankası'nın rezervi çıktı. Gümbür gümbür gidiyoruz. Yaparsa Cumhur İttifakı yapar. Başbakanlığım döneminde bir ara 135 milyar doların üzerine de Merkez Bankasının rezervi çıkmıştı. Şimdi yine onu yakalayacağız.
"SEN BAKKAL DÜKKANI BİLE YÖNETMEDİN YA"
(Muhalefete) Büyükşehir belediyeleriniz acaba ne yapıyorlar? Yok yapamazlar, yaparsa Cumhur İttifakı yapar. Bunlar bir şey yapıyorlar, her ortaya cumhurbaşkanı yardımcılığı veriyoruz diye kendileri söylemedi mi. Selo'yu çıkaracaklarmış, çocuk katilini çıkaracaklarmış. Benim milletim bu çocuk katilini dışarı çıkarma sözü verenlerle bir olur mu? Bu Selo'yla beraber olur mu? İşte onun için 14 Mayıs'a kaldı 28 gün, durmak yok. Bay Bay Kemal, yurt dışından 300 milyar dolar getireceğim diyerek ülkeyi tefecilere pazarlamıyor mu? Sen bakkal dükkanı bile yönetmedin ya. Tefeciler, alacakları için devletin gelirlerine el koyunca maaşları kim ödeyecek?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.