Korona virüsü nedeniyle uygulanan sokağa çıkma kısıtlamaları, dünya çapından on binlerce kişide aynı şikâyete yol açtı: “Hiçbir şey yapmasam bile evde sadece oturmak yoruyor. Sürekli yorgunum, sürekli uykum var.” Peki, fiziksel açıdan yorucu bir faaliyette bulunulmamasına rağmen evde oturmak neden yoruyor? Evden çıkmayan birçoğumuz neden devamlı ‘sersem gibi’ hissediyor?
Oxford Üniversitesi’nden uyku sağlığı profesörü Colin Espie, bu durumun gün ışığından uzak kalınmasıyla ilgili olduğunu söyleydi. The Independent’a konuşan Espie, gözlerimizin bile evin içindeki ‘yeni normal’ olan az ışığa alıştığını anlattı.
MELATONİN GÜNEŞ GÖRMEDEN GİTMİYOR
“Gün ışığın ana biyolojik uyanıklık sinyalidir” diyen Espie, doğal aydınlığa daha az maruz kalmanın insanları gün içinde uyuşuk hissettirdiğini söyledi. Espie biyolojik gerekçeleri şöyle izah etti: “Uyku aşamasına yaklaştığımızda, melatonin hormonunu sagılarız. Bu hormon uykudan hemen önce ve uyku boyunca kendini gösterir. Sabaha doğru azalır ve ışıkla kaybolur. Dolayısıyla, normalde işe veya okula giden insanlar sabahları gerçekten ışığa maruz kalmıyorsa, özellikle sabahın ilerleyen saatlerine kadar uykulu olma eğilimi gösterecektir.”
GÖZLERİMİZ BİLE ADAPTE OLUYOR
Profesör Espie, dışarıdaki doğal ışıkla evlerin içindeki ışık arasında binlerce kat fark olduğunu, ışık alan evlerin bile dışarıdan daha karanlık olduğunu belirterek, “Gözlerimiz, içerisinin dışarıya kıyasla ne kadar karanlık olduğunu illa ki anlamayacak kadar adapte oluyor” dedi.
‘SÜREKLİ HABER OKUMAK ENERJİ ÇEKİYOR’
Espie’nin dikkat çektiği noktalardan biriyse, sürekli Covid-19’la ilgili haberlerin okunması. İngiliz profesöre göre, evde otururken devamlı olarak bu haberlerin okunması insanları ‘yüksek bir alarm’ ve ‘çaresizlik’ hissine yönelterek enerjisiz, yorgun bırakıyor.
‘UYKU KALİTESİNİN DÜŞMESİ SERSEMLETİYOR’
Roehampton Hastanesi’nden psikiyatr Natasha Bijlani ise korona virüsü pandemisinin yarattığı belirsizliğin insanları endişlendirdiğini, bu durumun uyku kalitesini doğal olarak bozduğunu söyledi. Bijlani, “Birçoğumuz belirli bir miktar endişe hissediyoruz ve bu durumun uykunun kalitesi ile süresini etkilemesi muhtemel” diye konuştu. Buna göre, endişenin artması uyku derinliğini azaltıyor ve ertesi günün ‘sersem gibi’ geçmesine yol açan etkenlerden birine dönüşüyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.