İçinde yaşadığımız ve kendi eserimiz olan kokuşmuşluğun resmini ortaya koyan paylaşımların, yakınma ve bizden bir şey olmaz duygusunu perçinleyen internet haber sitelerinin milyonlarca uyaran içerisinden beni seç kokan başlıklarını gözden geçirirken gördüğüm fotoğraf ile buldum günün anlamını. Onca nefret, kin ve değersizlik duygusu barındıran olumsuz mesaj içeren ya da statü göstergesi mekan ve marka paylaşımı arasında özel gereksinimli bir genç ile babasının doğum günü fotoğrafında dakikalarca bakmaya doyamayacağınız bir ifade ile mutluluk duruyordu. Onca yıl dönemediğim ülkemde karşılaştığım ve mücadelesine hayran olduğum ilk kişilerden biridir Sn.Ersin Görsav. Oğlu ile her zaman yaptığı gibi yaşama ve bize gülümsüyordular. Mevcut tüm çarpıklıklara ve sistemin yarattığı engellere rağmen bu işe çok emek veren ekibi ile bir hayali gerçekleştiren ve harikalar yaratan ÖZEV önemli bir sivil toplum başarı öyküsüdür. Son uğradığımın üzerinden uzun bir aradan sonra yeniden ziyaret ettiğimde işte demiştim içimden demek ki istenince yapılabiliyormuş. Özel gereksinimli çocuklar ve gençler sistemli bir şekilde korunaklı ve sevgi dolu bir ortamda yaşama hazırlanıyorlardı. ÖZEV, Çocukların ve gençlerin şimdi veya bizler göçtükten sonra kendi kendilerine yetebilme becerileri kazanmaları yönünde akademik, sosyal yaşam, temel yaşam ve öz bakım becerileri gibi özel eğitim programları başta olmak üzere ailelere verdiği manevi ve sosyal destek ile ülkedeki tek sivil toplum örgütlenme modelidir de ayni zamanda. Yazı kimilerine göre reklam kokuyor olabilir. Bu hiç de umurumda değil işin açıkçası sadece eylem yaparak, basın açıklamaları ile geçiştirilecek bir durum değil anlatmaya çalıştığım. Çalışan, üreten ve içinde insan barındıran kısaca yaşayan bir kurumdan bahsediyoruz. Çok yüksek hedefler koymuşlar kendilerine. Karpazdan Lefkeye uzanmak herkesin elini tutmak amacını taşıyorlar. Ben kendi adıma yaşamdan beklenti düzeyini azaltmayı, en önemlisi sebat göstermeyi özel gereksinimli çocuklardan ve ailelerinden öğrendim. En çok da paranın ne olduğunu öğretmeye çalışırken içim acır bu bireylere. Onlar bilmez, bizim gibi anlamdıramazlar elimizin kirini. Öğrenme becerileri ve düzeyine göre farklı yöntemlerle yeşil renk, kırmızı ve sarı diye başlarsınız ve ne kadarı temsil ettiğini.. Sonra ertesi hafta unutur belki tekrardan başlarsınız inatla onu kirletmeye. Bizim için yaşamsal bir durumdur onlar içinse sadece yemişin, dondurmanın değişim aracıdır.. İşte sosyal medyadaki paylaşımlar arasından o güzel fotoğrafı fark etmek bu konuda bir şeyler yapılabileceğinin de en büyük kanıtıydı aslında.
Halen ülkedeki özel gereksinimli çocukların bazıları maddi yetersizliklerden dolayı bu hizmetlere ulaşamamaktadır. Hem de onlara öğretmeye çalıştığımız para dediğimiz nesne yüzünden. Bu nedenle buradan tüm özel sektöre, hatta turizm işletmecilerine ve esnafa bir çağrımız olsun. Her ay özel gerksinimli bir çocuğun eğitim masraflarını üstlenerek bu ailenin büyümesine destek olabilirsiniz. Çocuklara paranın güzel bir amaç için bir değişim aracı olarak kullanacağını göstermek ve model olmak için lütfen ÖZEV’in web sitesini ziyaret edin.( http://www.kktcozev.com) Hatta gidip merkezlerini ve hizmetlerini yerinde görseniz ne demek istediğimi çok daha iyi anlayacaksınız. İyi bir hafta dilerim..
KULLANILMIŞ BİLETLER TÜRK DİLİ VE TWİTTER EDEBİYATI
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.