Kendisini katılımcı, halk odaklı bir belediyecilik anlayışı yürüteceğini belirten Eroğlu, devletin tüm kurumları ile işbirliği içerisinde, birlikten kuvvet doğacak şekilde halka hizmet için yola çıktıklarını anlattı.
Belediye başkanının yeri geldiğinde kent için sağlık bakanı, yeri geldiğine eğitim bakanı gibi rollere de bürünmek zorunda kaldığını belirten Eroğlu, tüm kesimleri kucaklayarak, parti rozetine bakmadan, taraf tutmadan bir idareyi Lefkoşa’ya getirmek amacında olduklarını ifade etti.
“Adaylığım 24 saat içinde gelişti ve karar verildi”
Adaylığının 24 saatlik zaman dilimi içinde geliştiğini anlatan Eroğlu “Serdar Bey aradı ve teklif etti. Ardından da ‘çok zamanın yok’ diye de ekledi. Okyay Bey kendi özel nedenlerinden dolayı vazgeçince, bana yapılan teklifi kabul ettim” dedi.
Yıllardır tüm kesimlere aynı mesafede durduğunu belirten Eroğlu “ben ülkemi seviyorum ve bu yüzden de bu görevi kabul ettim. 32 yıldır Lefkoşa’da yaşıyor. Burada yaşayan birisi olarak bu kente hizmet etmek benim için onur olacak” diye konuştu.
Gençlik Dairesi döneminde adanın her tarafına gittiğini her kesime kucaklaştığını ve bir çok projeye imza attığını belirten Eroğlu “yıllardır edindiğim bu tecrübeleri belediyecilik adına Lefkoşa halkına aktarmayı istiyorum” ifadelerini kullandı.
“Lefkoşa ve Lefkoşalı gelinen durumdan rahatsızdır”
Lefkoşa’nın ve Lefkoşalının, gelinen son noktadan oldukça rahatsız olduğunu anlatan Eroğlu “en sonunda bugün yolları kapatmışlar. Haliyle trafik sıkışıklığı insanları bezdirdi. Bence bugünkü olayla, mutluyum diyenleri de mutsuz hale getirdiler” dedi.
Bir çok projenin hazırlandığını, konunun uzmanı ekiplerin çalışmalarını sürdürdüklerini kaydeden Eroğlu “belediyelerde herkese hizmet götürmek şarttır. Partili ya da taraflı davranmak bu işin doğasına aykırıdır. Bizim projelerimizin amacı budur ve özünde halk odaklıdır” diye konuştu.
En çok önem verdiği şeyin temiz bir çevre olduğunu söyleyen Eroğlu “trafik, çöp gibi sorunların giderilmesi gerekir. Yeşil alan sayısı oldukça kısıtlıdır. Bu saydıklarım aslında belediyelerin asli görevidir, olması gerekendir” dedi.
“Ne halk ne de çalışanlar şu anki yönetimden memnun”
Çevreden ve halktan, şu anki yönetimle ilgili çok sayıda şikayet aldığını vurgulayan Eroğlu, belediye çalışanlarının da mutlu olmadığı yönünde duyumlar aldığını kaydetti.
“Kadın Eli Değmeli” şeklinde ortaya çıkan slogan hakkında da konuşan Eroğlu “doğrusunu söylemek gerekirse bu bizim çıkardığımız bir slogan olmadı, tamamen halkımızın kendi kendi yakıştırdığı bir söylem oldu” ifadelerini kullandı.
“Belediye çöp toplamayı, maaş ödemeyi maharet saymaktadır”
Belediyenin çöp topladığı zaman ya da maaş ödediği zaman neredeyse kutlama yapacak bir hale geldiğinin altını çizen Eroğlu “bunları gördük sonra şaşırıyorum. Bunlarla övünmek yerine Arabahmetgibi, Surlariçi gibi yerlerimizi turizme kazandıracak projelerle övünmesi tercih ederim. Biz bu konuda son derece çarpıcı projeler hazırlıyoruz ve bunları yakın zamanda halkımızla paylaşacağız” dedi.
Turizmle ilgili konularda Eski Eserler Dairesi ile işbirliği yapma amacında olduğunu söyleyen Gencay Eroğlu “Lefkoşa’nın tarihi dokusu ortadadır. Bu noktada Eski Eserlerle işbirliği yapmamız şarttır. Kendi başımıza iş yapamayız, işbirliğinde güç doğar. Bugün bu yönetim tarzının belediyede olmadığını gözlemliyoruz” dedi.
“Lefkoşa’da araba park yeri yok ama zabıta çok. Park yeri yoksa bu insanlar nereye park etsin?”
Lefkoşa’da araba park yeri olmadığını vurgulayan Eroğlu “otopark yok ama zabıtalar her yerde. İnsanlara park yeri sağlamayacaksınız ardından da gezip gezip hatalı park edenleri yazacaksınız, bu olacak şey değildir. Elbette trafik kurallarına uymak zorundayız ancak halkın en çok şikayet ettiği şeylerden birisi bu. Park yeri yokken bu insanlar nereye park edecek? Kimse bunu düşünmüyor ama biz düşünüyoruz. Benim projelerim arasında yeni yapılacak olan binalara, apartmanlara ve ya daha önceden yapılmış ve uygun olan yapıların bodrum katına otoparklar yapmak olacaktır. Avrupa’da bu işler böyledir. Biz niye aynını uygulamayalım?” diye konuştu.
“Lefkoşa engelli dostu kent olmaktan çok uzakta”
Lefkoşa’nın Engelli Dostu bir şehir olmaktan çok uzak bir görüntü çizdiğini de vurgulayan Eroğlu “iki yıl önce ayağım kırılmıştı. Bir gün arkadaşlar gelip beni evden aldı, tabii tekerlekli sandalyede. Dereboyugibi en popüler bir yerimizde bile tekerlekli sandalye ile ilerleyemediğimizi, tamamen eziyet çektiğimi söylemek isterim. Benim için geçici bir durumdu ama sürekli böyle olan insanlarımız ne yapsın? Ben hedeflerim arasında ‘engelli dostu’ bir şehir olmak vardır ve bu konuda çok ciddi şekilde projelerimiz hazırlanmaktadır” ifadelerini kullandı.
Gencay Eroğlu olarak tüm dünyada kültür ve sanatla ilgili, folklor ile ilgili bir çok bağlantısı olduğunu söyleyerek “bir çok uluslararası örgüte üyeyim. Bunlar yıllar içinde kendi çabalarımla girdiğim, kontak kurduğum, delegeliğini yaptığım kuruluşlardır. Bu gibi etkinliklere, kongrelere çok katıldım orada KKTC bayrağımızı dalgalandırdım. Artık bizi KKTC olarak davet ediyorlar ve bütün bu ilişkileri şimdi Lefkoşa için kullanacağız” dedi.
Lefkoşa’nın kültür sanat yönünde gelişmesi gerektiğini kaydeden Eroğlu “ben yeterli bulmuyorum. Biz yıllarca bu konuda uğraş verdim ve gençliğimizin önünü açtım. Ben yurt dışı temaslarına çok önem verdim. Bir çok gencimizi bu yüzden uluslararası etkinliklere gitmesini sağladım ve ülkemizi oralarda tanıttık. Çok büyük ve kollektif bir ekibim var. Bu konuda çok iddialıyız ve projelerimiz de o derece de iddialı olacaktır” dedi.
Spor faaliyetlerinin de çok fazla yapılamadığını vurgulayan Eroğlu “belediye bu noktada da bence zayıf kalmıştır. Sosyal etkinlikler yaratmazsanız, gençlerin ilgilisi başka yere kayar. Kötü alışkanlıklar da böyle edinilir zaten. Ev kadınlarımız da yaşlılarımız da bence spor faaliyetlerinden yararlanmalıdır” diye konuştu.
“Bir amfi-tiyatro yapacağız. Bu çok büyük bir ihtiyaç”
Lefkoşa’nın bir amfi-tiyatro ihtiyacı olduğunu vurgulayan Eroğlu “yurt dışından böylesi tarihi bir kente ekip getirirsiniz, bir amfi-tiyatronuz yok. Biz yıllardır bu etkinliklerin içindeyiz ve bunları Çağlayan Parkı içinde düzenliyoruz. Toz toprak içinde etkinlik. Zor mu bu işler? Değil. Bu parkı düzenlemek bu kadar zor mu? Yapılmadı ama biz yapmak için geliyoruz, çok iddialıyız” dedi.
“Kentin parkları kötü durumda”
Kentin parklarının da gerek güvenlik gerek de temizlik açısında son derece kötü durumda olduğunu söyleyen Eroğlu “bu park kültürü bizden uzak durmaktadır. Belediye de yakınlaştırmak için hiçbir şey yapmıyor. Parklarımızın bir diğer sorunu da güvenliktir. Bugün insanlarımız parka gitmekten korkar hale getirilmiştir. Bence bu çok üzücü bir durum ve bunun değişmesi için gerekli her şey yapmaya hazırız, yapacağız” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.