Çorlu Devlet Hastanesi Başhekimi ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Doğan, son günlerde okullarda öğrenciler arasında görülen gribal enfeksiyonun halk arasında domuz gribi olarak bilinen normal bir gribal enfeksiyon olduğunu söyledi.
Doç. Dr. Doğan, “Domuz gribi olarak bilinen hastalık aslında influenza virüsünün tipleri oluşturmuş olduğu günlük hayatta karşımıza çıkan mevsimsel gribin kendisi ya da bir formudur.
Bu nedenle normal gribin dışında farklı semptom ve bulguları olmaz. Normal gripte görünen ateş, öksürük, kuru öksürük özellikle, kas ağrısı, halsizlik ve küçük çocuklarda bunlara eklenecek olan ishal, bulantı, kusma, karın ağrısı gibi semptomlarda seyreden bir klinik tablodur. Gribin temel bulaş yolu öksürük ve hapşırma yoluyla etrafa yayılan aeresoller aracılığıyla, ayrıca grip virüsü cansız ortamlarda 8 saate kadar varlığını devam ettirebilir. Temas yoluyla da bulaşabilir.
Yani koruyucu önlemler Covid-19’da aldığımız bariyer önlemlerle benzerdir. Maske, mesafe, hijyen kurallarına uymak zorundayız. Ayrıca okul dönemi çocuklarında renkli maskelerin kullanılması, çocukların ilgisini fazlasıyla çekmektedir ve kendi aralarında maske değişimi yapmaktadırlar. Bu nedenle okul çocuklarında tek tip maske kullanılmasını, özellikle bizim rutinde kullandığımız cerrahi maskenin kullanılmasını öneriyoruz” dedi.
‘ÇOCUKLARDA HASTALIKLAR DAHA KOLAY YAYILIYOR’
Çocuklarda hastalığın daha kolay yayıldığını ifade eden Doç. Dr. Doğan, “Çocuklar bariyer önlemlere uyum ve dikkat konusunda yetişkinlere göre uyum konusunda daha sıkıntı yaşanılan bir gruptur. Bu nedenle çocuklar maskelerini rahatça çıkarabilir.
Çocuklar maskesi ağzı örtmeyecek şekilde takabilirler, çocuklarda uyum problemi yaşanabilir. Bu nedenle de çocukların grubu, toplu bulunduğu ortamlarda yetişkinlere göre hastalığın yayılma hızı daha fazla olabilir.
Evde düşmeyen ateş, var olan kuru öksürüğün karakterinde bir değişiklik ishal ve bulantıya bağlı olarak beslenme eksikliği halsizlik özellikle bebeklerde iki yaşın altındaki çocuklarda dikkat dağınıklığı yorgunluk hareket yeteneğinde azalma var ise mutlak suretle en yakın ve hastane ve çocuk hastalığında uzman birine çocuğunu tedavi ettirmeliler üzerine artı olarak başka tablolar da eklenmiş olur. Bu çocukların yatarak tedavilerinin yapılması gerekebilir” diye konuştu.
‘YATIŞ ORANIMIZ YÜKSEK’
Doç. Dr. Mustafa Doğan, çocuklarda hastalığı tetikleyici bir etki göründüğünde mutlaka hekim tedavisinin uygulanmasını önerdiklerini belirterek, “Covid testi pozitif çıkarsa, izolasyon ve covid tedavisi uygulanmalı. Eğer imkan dahilindeyse domuz gribi tespit etmeye yönelik bir test yapılabiliyorsa pozitif çıktığında yine istiharat yeterli.
Uyku, dengeli beslenme, hekim önerilerine uyulmasını tavsiye ederiz. Ayrıca gripten korunmanın yolu da yine aşıdır. Özetle risk grubundaki kişilerde, 5 yaşın altındaki çocuklarda, 65 yaş üzeri kişilerde KOAH, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, diyabeti olan kişilerde ayrıca bir grip aşısıyla aşılanmalarını öneriyoruz.
Çocuk bölümümüzde yatış oranımız yüksek, büyük oranda doluluğa yakın diyebiliriz. Bunların da önemli bir bölümü bir an önce bahsettiğimiz semptomlara sahip çocuklarımız” dedi.
‘CİDDİ TABLOLARA YOL AÇAR’
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. öğretim üyesi Salih Aydın da sonbahar-kış aylarında mevsimsel salgılar şeklinde ortaya çıkan halk arasında domuz gribi olarak bilinen influenza enfeksiyonlarının son zamanlarda çocuklar arasında oldukça sık olarak görüldüğünü söyledi.
Aydın, “Ateş, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, kas ağrıları, yorgunluk, halsizlik şikayetleriyle kendini gösteren bu hastalık özellikle küçük bebekler ve kronik hastalığı olan çocuklarda yaşamı tehdit eden ciddi klinik tablolara yol açabilmektedir.
Okullarda çocukların maskelerini doğru şekilde kullanmaları, el yıkamaya dikkat etmeleri, dengeli ve yeterli beslenmeleri hastalığın yayılması ve kolay atlatılması adına en değerli hususlardır” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.