Demagoji yapana demagog denir! İp üstünde yürüyebilene ise cambaz… İkisinin yaptığı iş benzeşmese de, içerdiği tehlikeli eylemler ve sonuçları bakımından birbirlerini tamamlar. Kürsüde nutuk atan demagog, ayrıca büyük bir “ laf cambazıdır”. Lafı evirir, çevirir; Sanırsınız dağları devirir… Ancak boş teneke olduğunu anladığınız zaman, iş işten geçmiştir! Ona inanmayanlara da, inanıp peşinden koşanlar sayesinde, geçirebildiği kadarını geçirmiştir. Soygun düzeninde bunun adının ne olduğunu bilenlere bir kitap hediye edeceğim; lütfen beni arayın! Sürdürülebilir hale gelen; Kaktırma, koyma, Kazıklanma, oturtma, usulca ve yavaş yavaş geçirme eylemlerinden sonra; teselli arayanların çırpınışları, uyanık geçinenleri haklı çıkarır! Geçmişten günümüze kadar gelen “ atasözleri “, demagogların, cambazların her devirde var olduklarının kanıtıdır. Atalarımızdan bize miras kalan; “- At binenin, kılıç kuşananındır “ “ – Bal tutan parmağını yalar” “ – Ahmaklar oldukça açıkgözlere gün doğar” gibi avuntular; atasözü, özdeyiş, anlamlı güzel sözler olarak literatürümüze duhul (*) etmiştir. Milletin duhuliye işlemleri ile uğraşan hayırseverler sayesinde, son zamanlarda dilimize yeni sözcükler girmiştir… … Takiye ve fıtrat! “- Ya göründüğün gibi ol, Ya olduğun gibi görün” diyen Hz. Mevlana’yı kendilerine rehber edinip dillerinden düşürmeyenler… …Ne oldukları gibi görünürler, ne de göründükleri gibidirler! Dış tarafları; İyiliksever, vicdanlı, adaletli, yaratılanı seven, demokrat… İçleri; Gaddar, despot, ırkçı, kıyıcı, faşist… Neden ve niçin böylesine ayrımcı ve ikiyüzlü olduklarını soranlara diyelim ki; Bu kavga, sınıflar arası kavganın ta kendisidir. Dini kullanarak varlığını sürdüren cemaatler, tarikatlar, dinciler sınıfı bir tarafta; Kandırılarak, korkutularak yönetilen ve sömürülen bilinçsiz, cahil, saf çoğunluk diğer tarafta… Her ne şartta olursa olsun, sınıfının ve dolayısı ile kendi çıkarlarını korumakta kararlı olanliderlerin mücadelesi kutsaldır. Onun içindir ki; Haksız yere elde edilen dünyevi nimetler; soygunculuk ve vurgunculuktan kazanılan zenginlikler helal edilince, vicdanlar temizlenir zannedilir! Yenen, yutulan haramdan sayılmaz. Cenazelerde, ölenden alacağı olanların üç defa “ helal olsun” diye yüksek sesle tekrarlamaları bu yüzdendir. Siz siz olun; Bu kapişari düzeninde hiçbir soyguncuya hakkınızı helal etmeyin ki; Öbür dünyaya kirli gitsin! (*) Girme, giriş
Hakkınızı helal etmeyin…
- 11:53 - Sağanak Yağmur Bekleniyor
- 11:51 - Bakanlar Kurulu'ndan 55 kişiye vatandaşlık
- 11:48 - 41 yaşındaki Eda Kuş, evinin bahçesinde ölü olarak bulundu
- 12:59 - "Ani sıcaklık değişimi kalp krizini tetikleyebilir"
- 12:25 - Aykut'un davası 6 Aralık'ta yeniden görüşülecek , Avukatları tutukluluğun devamına itiraz etti
- 12:15 - ESPA Başkanı Mete Boyacı, ülke iyi yönetilmiyor
- 12:03 - 83 yaşındaki Esentepe’de sakin İsmet KİM bulundu
- 09:49 - BES Başkanı Yalınkaya: "Bu, Ekmeğin Kavgasıdır!"
- 09:35 - Putin: 'Ukrayna'yı durdurulması imkansız balistik füze ile vurduk'
- 09:34 - Türkiye'de gazeteci Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz hakkında soruşturma başlatıldı
- 09:28 - Hulusi Akar'dan 3. Dünya Savaşı uyarısı: Şakası yok, hazır olmamız lazım
- 09:26 - Sendikalardan Kitlesel Eylem Uyarısı
- 09:24 - 13’üncü maaşlar 24 Aralık’ta ödenecek
- 09:18 - Rum Polisi bir Rus vatandaşını tutuklandı
- 09:16 - Gök gürültülü sağanak yağmur bekleniyor
- Atatürk'ün ilk kez yayınlanan fotoğrafları
- Atatürk’ün az bilinen fotoğrafları
- Beş bin yıllık problem: İyi karpuz nasıl seçilir
- Karpuz kilo yapar mı?
12345678
Tüm Hakları Saklıdır © 2014 Detay Kıbrıs | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 392 444 79 79 - +90 533 851 38 51 Faks : haber@detaykibris.com
Tel : +90 392 444 79 79 - +90 533 851 38 51 Faks : haber@detaykibris.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.