HALKIN PARTİSİ İRTİFA KAYBETMEYE DEVAM EDİYOR
6 Ocak 2016 tarihinde ülke siyasi sahnesine hızlı bir giriş yapan Halkın Partisi gün geçtikçe deyim yerindeyse halktan kopuk bir siyaset izlemeye devam ediyor.
Değerli bir akademisyen olan Prof. Kudret Özersay başkanlığında 51 kurucu üye tarafından yeni siyaset vizyonu adı altında onların deyimi ile STATÜKO’yu yıkmak üzerine inşa ettikleri ve toplumunun önemli bir bölümünde heyecan fırtınası yaratmış olan parti , günümüzde artık hayal kırıklıkları ve bazı yetkililerinin kırmış oldukları potlar ile anılır hale geldi.
Yeni bir siyasi anlayış, irademizin ipotek altına alınmasına karşı dik duruş, insan haklarına saygı, sosyal adalet ilkesinden sapmayacak hesap verebilirlik ilkesini ana tema olarak gören , şeffaf bir yönetim kurma olarak toplumumuza lanse edilen HP anlaşılan kısa sürelide olsa bu zaman dilimi içerisinde geriye gidişi hızlanmış görünmektedir.
Değerli okurlarım,
Yukarıda kısaca belirtmiş olduğum Halkın Partisi’nin bazı vaat , hedef ve öngörülerini gerçekleştirebilmesi için izleyeceği yöntemi de şöyle açıklamıştı.
Her türlü partizanlığa, yolsuzluğa, usulsüzlüğe, adaletsizliğe , ayrımcılığa, ötekileştirmeye , israfa , keyfilik ve kötü yönetimlere karşı etkili bir mücadele sergilemek idi.
Peki güzel cümleler ile bezenmiş olan yeni siyaset anlayışlı VAATLER silsilesinin yerinde sanki de yeller esiyor.
İzninizle HP’nin bazı açmazlarına kısaca değinelim mi kıymetli okurlarım
- Daha önce yurt dışında konsolos olarak çalışan birisini hükümete geldiklerinde tekrardan aynı ülkeye bu kez de eşi ile görevlendirilmeye imza atıldı.
- Bürokrasi deneyimi olmayan kişilerle hizmet verebilme yetisinden yoksun olunması
- Katılımcı demokrasi vaatleri ile gelinip , temsili demokrasi ile yetinilmesi
- Partinin karar alma organlarındaki yönetim kadrosunun çoğunluğunun iş insanlarından ve sermayeden oluşması
- Deniz Baykal dönemindeki CHP’nin sergilemiş olduğu ve Deniz beyin yüzüne benim şahsen söylemiş olduğum gibi HP’nin de aristokrat bir görüntü çizmesi
- Lefkoşa milletvekili sayın Gülşah Sanver Manavoğlu’nun sosyal medya hesapları ve meclis kürsüsünden ve meclis oturumlarında sarfettiği örneğin ( halkımıza artık kırbaçlı biri gerekir, sayın Olgun Amcaoğlu için sarfettiği b…k yaparsınız gibi ) ifadelerin toplum nezdinde yarattığı olumsuz etkiler.
- Bazı bakanlarının basın , yayın organları temsilcilerine yönelik takınılan olumsuz kibirli tavırlar.
- Parti genel başkanı sayın Özersay’ın yoğunluğunun mevcut kadrolar tarafından paylaşılamaması ve verimlilik konusunun açığa çıkması.
- Mevcut cumhurbaşkanımız sayın Akıncı ile yeterince istişare edilmeden hayati dış konularda şahsına MÜNHASIR davranılması.
- Parti kurulurken zihinlere kazınmaya çalışılan SİHİRLİ formüllerin bir model olmadığının açığa çıkmış olması…
