• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • Lefkoşa 17 °C
  • Mağusa 17 °C
  • Girne 19 °C
  • Güzelyurt 15 °C
  • İskele 17 °C
  • İstanbul 5 °C
  • Ankara 8 °C

Hangi CTP?

Derviş DOĞAN

Önce CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat çıkıyor sahneye.

Ve diyor ki; görüşmeler devam ederken ekonomik protokol hakkında kamuoyuna bilgi vermek doğru değil.

Ardından CTP’li Başbakan Girne Milletvekili Ömer Kalyoncu çıkıyor ve ekonomik protokol hakkında birtakım bilgileri kamuoyuyla paylaşıyor.

Sonra bir şekilde bu protokol basına sızdırılıyor.

Hoş iyi de yapılıyor.

Herkes görme okuma şansı buluyor.

Bunların hemen akabinde  CTP’li İçişleri Bakanı Mağusa Milletvekili Asım Akansoy çıkıyor, ve protokol hakkında doğru konuşulmadığını söyleyerek, adeta Başbakan Ömer Kalyoncu’yu yalanlıyor.

Asım Bey diyor ki; bu protokol abartıldığı gibi değil,

Önyargılardan arınmak lazım.

Hatta hükümeti bitirecek kadar etkiye de sahip değildi.

Burada bize kimse baskı yapmıyor.

Kimse yargı sistemini değiştirmek istemiyor.

Şu kadar, bu kadar vatandaş yapın diye de bizlere baskı yapılmıyor.

Bunları Türkiye öneriyor diye kompleks yapmaya gerek olmadığını söylüyor.

Ve hatta bu protokolün benzeri uygulamaların AB ülkelerinde esas alındığını belirtiyor

 Asım Akansoy.

Şimdi özetleyelim,

Mehmet Ali Talat, CTP’nin genel başkanı.

Yani lideri.

Bu protokol hakkında kamuoyuna bilgi vermekten kaçınmıştı.

Gerekçe olarak da görüşme aşamasında bilgi vermenin doğru olmamasını  göstermişti.

Ömer Ferdi Kalyoncu başbakan.

Sayın Talat’ın atadığı başbakan.

CTP Girne Milletvekili.

Hükümetin başı.

Sayın Kalyoncu, Sayın Talat’ın aksine çıkıyor ve bu protokol hakkında bilinmeyenleri ifşa ediyor.

Örnekler veriyor, hatta yargı sistemini olduğu gibi değiştirmeye çalıştıklarını anlatıyorDaha sonra bu protokol medyaya sızdırlıyor.

Kamuoyu bilgi sahibi oluyor.

Akabinde Asım Akansoy sahneye çıkıyor.

İçişleri Bakanı.

CTP Mağusa Milletvekili.

O da Sayın Talat’ın bakan atadıklarından.

Bu protokol hakkında gerçekler konuşulmuyor diyor.

Hade bakalım!

Bu nasıl bir çelişkidir?

Genel Başkan bilgi veremem diyor, başbakan verilmek istenmeyen bu bilgileri ifşa ediyor, hatta bu bilgilerin basına sızdırılması sağlanıyor, İçişleri Bakanı doğru konuşacaksak diye başlıyor cümlesine ve tam tersi birşeyler söylüyor.

Doğrusunu isterseniz şaşırıyorum.

Zira 1 günün içinde 3 farklı CTP ile karşılaşıyoruz.

Ve acaba hangisi doğru söylüyor, hangisi doğru yapıyor diye sorgulamaya başlıyoruz.

CTP gibi ülkeyi yöneten ve şimdi de yönetmeye aday olan bir siyasi partinin kendi içinde yaşadığı çelişkiler bu şekilde yansıtılıyor kamuoyuna.

Elbette bu hoş değil.

Ha bu nasıl açıklanır?

Nasıl izah edilir bilmiyorum!

Lakin görünen şey; CTP’de taraflar oluşmuş.

Bu tarafların yaşadığı görüş ayrılıkları var ki, oturup konuşamıyorlar, gerektiği gibi tartışamıyorlar.

CTP içerisinde tek ortak nokta ideoloji kalmış bile diyemiyorum.

Çünkü görüyorum ki, o da artık ortak nokta olmaktan çıkmış.

Yeniden tanımlanmaya muhtaç.

Ha CTP nasıl bu noktaya gelmiş?

Neden böyle olmuş?

Bunun bana göre bir çok sebebi var.

Ama en önemlsi,

Kişisel ikballer için ayaklar altına alınan ilkeleridir.

Sevgi saygı kalmamış CTP’de

Hoşgörü yok olmuş.

Egolar büyütülmüş.

İletişim kopmuş.

Verilen mücadele toplumsal ihtiyaçları karşılayamaz hale gelmiş.

Çıkar çeteleri yaratılmış.

Bu çeteler CTP’yi de sarmış sarmalamış.

Rant, CTP’nin muhafaza ettiği değerleri yerle bir etmiş.

CTP kendi tabanına bile bunun izahını yapamamış.

Maalesef durum budur.

Bunu görmek için yazar, çizer olmaya da gerek yoktur.

CTP’ye dışardan bakan herkes bunları rahatça gözlemleyebilir.

İşte bu nedenledir ki bana göre CTP’nin hükümet oluşturmakta öte odaklanması gereken daha ciddi sorunları vardır.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları