Çok garip bir ülkede yaşıyoruz.Sözde 40 yıldır demokrasi ile yöneliyoruz.Sosyal devlet anlayışımız var….
Hepsi palavra ve lafta kalan şeyler. Demokrasimiz sadece söylemlerimizde kalıyor. Fakat damgalanıyorsunuz. Bu damgalanışınız çeşitli dönemlerde size ve ailenize bir şekilde geri dönüyor. Bazen ceza bazen mükâfat bazen da hep ceza hep mükâfat çünkü her devrin adamı olmak da bir marifet bizim toplumda.
Kırk yıldır meclisimizde kaç tane yasa, Bakanlar Kurulundan yasa gücünde kararname çıktı hesabını tutamadık. Ancak bunlar içinde halkın yararına kaç tane yasa ve yasa gücünde kararname çıktı diye sorsalar belki de bir elin parmaklarını geçmez. Geçse bile yarım geçer sonu gelmez. Örneğin borçların yeniden yapılandırılması yasası. Yasa çıktı da bu yasaya tam işlerlik kazandıracak faiz yasası çıkarılmadı ve bu konudaki kaos önlenemedi.
Garip olmayan tek şey gerek yasalarla gerek yasa gücünde kararnamelerle çıkarılan her ya statükonun devamını sağlayacak kesimler için çıkartılıyor.
Son çıkarılan yasa ‘’Muhaceret affı’’Bakan bey açıkladı af 27 Ocak’a kadar geçerli olacak.
Muhaceret affı hem işverene hem de kaçak iş gücü olarak çalışanlara yarayan bir af.
Kaçak çalışanlar kaçak durumlarından kurtulup gerek yurt dışına çıkışta ceza ödememek ve sosyal güvenceye kavuşmuş olacaklar. Muhtemelen bu hakkı kazanmak için ödenecek cezayı da bu çalışanlar ödeyecek. Buna karşılık yegâne kazançları yeniden kaçak durumuna düşmeden belki da yıllardır göremedikleri ailelerini görme imkânına kavuşacaklar ve çalıştıkları iş yerlerinde sorunsuz çalışmaya devam edecekler. Onlar da çok iyi biliyorlar ki bu işlem kendileri için değil onları çalıştıranların cebini dolduracak ve onlara yeniden ihalelere katılmanın önünü açacaktır.
İşverenler açısından bu çalışanlar için sosyal fonlara ödemesi gereken para cebinde kalacak. Yeni ihalelere girip yeni paralar kazanmanın önü açılacaktır.
Bakanlığın açıklamasına göre aftan bu güne kadar 237 işveren ve 5248 kişi yararlanmıştır.Bu kişiler ortalama iki yıldır ülkede çalışıyorlarsa bu af bu 237 işverenin cebine ortalama 3400000TL yeni bir sermaye koymuş ve Devletin sosyal fonları bu kadar zarara uğratılmıştır.Bu şirketler içersinde olan şirketler ise ihale yolu ile yeni da servetler sağlayacaklardır.
Sonuç olarak kaçak işçiler geçici olarak bir rahatlığa kavuşacak patronların cebi şişecek. Devlet kaybedeceği paraya karşılık kasasına bu kaçak işçilerin kazandığı paradan ceza olarak 2600000TL para toplamış olacak
Sosyal hukuk devletlerinin gözbebekleri yaşlı anne ve babalarımızdır. Belli bir yaşın üzerinde bakıcıya ihtiyaç duymaktadır. Ülkemizde bu hizmetleri yurt dışından gelenler vermektedir. Bundan önceki bir yazımda bu bakıcıların maliyeti aylık neredeyse 4000 TL’yi bulmaktadır. Kaçak olmadıkları için da aylık bu günkü asgari ücret bazında Devlet fonlarına ortamla 400TL katkı koymakta ve bu katkıdan ne kendisi ne de bakıcısı faydalanmamaktadır. Bu yapılan katkı yine bir yasa ile yukarıda menfaat sağlayan işveren kesiminin kasasına yanlarında çalıştırdıkları Üniversite mezunlarının sosyal yatırımı olarak onlara harcanıyor.
İzin sonrası çalışma izni yenilenirken Hem devlet fonlarının tamamen ödendiğine dair belge. Devlete vergi borcu olmadığına dair belge. Sağlık kontrolü,İkamet edeceği yerin güvenliği üstüne üstlük 1000 Euro banka Teminat mektubu.Bu yaşlıların eğer eksik İh.Sandığı veya Sosyal sigorta yatırımı eksiği varsa izin yenileyemiyor.
Bu işverenleri zengin edenler bu yaşlılarımız için bu güne kadar hiçbir düzenleme yapmamışlardır.Parası olmayan yaşlımız ölsün..
Gecikmiş sigorta ve İh.Sandığı yatırımlarından gecikme zammı alınmaması gibi küçük bir katkı veya faydalanamayacağı sosyal sigorta yatırımlarını %18’den %9’a indirmek gibi.Bunu bile yapsalar bu yaşlılarımıza bir rahatlama gelecek.
Fakat yukarıda yazdığım gibi biz sosyal bir devlet değiliz. Statükoyu koruyan Liberal bir devletiz. Siz yazılana bakmayın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.