Halkın Partisi (HP), ülkede ardı arkası kesilmeyen çevre felaketlerine bir yenisinin eklenmeye hazırlandığını, Lefke İlçesi’nde ikinci bir serbest liman kurulması için alınan Bakanlar Kurulu kararının birçok soru işaretini de beraberinde getirdiğini savunarak, “çevreye yaptıkları yapacaklarının garantisidir” dedi.
HP Çevre Komitesi tarafından yapılan yazılı açıklamada, bölgede doğaya ve halka verdiği zarar yıllardır bilinen ve göz ardı edilen bir serbest liman bölgesinin halihazırda mevcut olduğu ve tüm uyarılara rağmen bu bölge ile ilgili hiçbir önlem alınmadığı ileri sürüldü.
Şimdi, mevcut serbest limanın birkaç kilometre ötesinde, yine aynı potansiyel riskleri taşıyacak ikinci bir serbest bölge ve liman yaratmak için izin verilmesine anlam vermenin mümkün olmadığı kaydedilen HP Çevre Komitesi açıklamasında, şöyle denildi:
“Bu karar ile birlikte ilk akla gelen sorular şunlardır:
Mevcut bir serbest bölge varken ikincisi neden gereklidir? Bu bölge ile ilgili ileriye dönük bir plan var mı? 49 yıllığına ne amaçla ve hangi şirkete kiralanıyor? Çevre Etki Değerlendirme raporu hazırlandı mı? İleriye dönük ve dışsal etkileri de içeren maliyet-fayda risk analizleri yapıldı mı? İkinci serbest liman nereye bağlı olacak? Yerleşim bölgeleri ve üniversite ile iç içe olacak olan bu bölgede eğitim, tarım, eko-turizm gibi bölgenin kalkınmasını sağlayacak sosyo-ekonomik faaliyetlerin yapılmasını desteklemek yerine kirli sanayiye ortam hazırlayan ikinci bir serbest liman bölgesinin desteklenmesinin altında yatan nedir?”
HP Çevre Komitesi açıklamasında, pusulasız bir gemi gibi hareket eden Bakanlar Kurulu’nun Lefke bölgesindeki mevcut serbest limanın birkaç kilometre ötesinde yeni bir serbest bölge ve liman için izin vermesinin, ikinci bir kirli sanayi bölgesi yaratarak, CMC’den sonra o bölgeye yapılacak ikinci bir darbe olma riskini taşıdığı ve bunun kabul edilemez olduğu ileri sürüldü.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Halkın Partisi Çevre Komitesi olarak, Lefke bölgesinin doğasına, kültürüne ve doğal güzelliklerine uyumlu olan değer katacak olan, sürdürülebilir istihdam ve kalkınma sağlayacak yatırımları destekliyoruz.
Ama özellikle CMC’nin geride bıraktığı ve 43 yıldır temizlenemeyen bir serbest bölge dururken, çevre ve bölge insanının sağlığı ve ekonomisi bakımından acılar dinmemişken, bölge insanının sağlığını tehdit edecek, bölgede kirlilik yaratacak ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyecek yeni bir yatırımı desteklemeyecektir. Hükümeti art arda aldığı kararlarla sebep olduğu çevre katliamlarına bir son vermeye çağırıyoruz. Bu çevre hepimizindir.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.