Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis’in, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in geçtiğimiz gün Paris’te Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’la gerçekleştirdiği görüşme konusunda açıklamalarda bulunduğu haber verildi.
Alithia gazetesi “Anlaşmalar Var, Ancak Bunlar Hakkında Konuşamıyorum” başlıklı haberinde, Hristodulidis’in Paris’te yapılan görüşmelerde, şu an açıklayamayacağı şeyler üzerinde mutabakata varıldığı imasında bulunduğunu yazdı.
Açıklamasında, görüşmelerde ele alınanlar ve mutabakata varılanlar konusunda kamuoyu önünde konuşamayacağını ifade eden Hristodulidis, bölgede şekillenen gelişmelerin soğukkanlılık ve kararlılık gerektirdiğini belirtti.
Hristodulidis, bu çerçevede çeşitli yönlerde çalıştıklarını ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’la görüşmesinin de bu çerçevede yapıldığını ifade etti.
FRANSA’NIN GİRİŞİMLERİ…
Anastasiadis ile Macron arasındaki görüşmede, iki ülkenin Doğu Akdeniz’deki gelişme ve olayları aynı şekilde yorumladıklarının tespit edildiğini savunan Hristodulidis, Fransa’nın, şekillenmekte olan olguların tersine çevrilmesi için çok somut girişimlerde bulunduğunu dile getirdi.
Bunun için Ağustos ayının sonunda MED7 ülkeleri toplantısı yapılacağını ifade eden Hristodulidis, “Fransa’nın, Türk provokasyonlarının ele alınması için, AB aracılığıyla mevcut tüm imkanları değerlendirmeye çalıştığını” söyledi.
“Türk provokasyonlarının yalnızca Kıbrıs ve Yunanistan’ı değil tüm bölgeyi etkilediğini” iddia eden Rum bakan, devletlerin ve bizzat AB’nin menfaatlerinin etkilenmekte olduğunu ileri sürdü.
AB’nin bölgede başrole sahip olması gerektiğini, fakat AB’nin böyle bir rol geliştirmediğini savunan Hristodulidis, bunun aksine Fransa’nın AB’nin güçlü bir üye devleti olarak, bu öncü rolü üstlendiğini dile getirdi.
SAVUNMA MESELESİ…
Fransız firkateynlerinin Güney Kıbrıs’ta bulunması ve “Mari’deki” (Tatlısu) deniz üssünün düzeyinin yükseltilmesi olasılığı konusundaki bir soruya karşılık ise Hristodulidis, Fransa’yla savunma alanında iş birlikleri bulunduğunu belirtti.
Bunun sürekli güçlenen bir işbirliği olduğunu savunan Rum bakan, acil olarak yapacakları hamleler yanında uzun vadeli hamleleri de bulunduğunu kaydetti.
Hristodulidis, belirli kararlar alınmış olmasının önemli olduğunu da vurguladı.
SICAK OLAY YAŞANMASI KONUSU…
Ege’de sıcak bir olay çıkmasına hazırlıklı olup olmamaları konusundaki bir soruya karşılık ise Hristodulidis, sıcak bir olay olsa bile, diyaloğun, problemlerin çözülmesinin tek yolu olduğuna işaret etti.
Herkesin sıcak bir olay yaşanmaması için çalıştığını dile getiren Rum bakan, sözlerinin devamında “Mademki Türkiye uluslararası hukuk temelinde faaliyet gösterdiğini düşünüyor, o halde Türk yetkililerin bu konuları ele almak için diyalog masasına gelmekten başka seçenekleri yoktur” ifadesini de kullandı.
Problemlerin diyalog aracılığıyla çözüleceğini yineleyen Rum bakan, Berlin’in girişiminin gelişme halinde olduğunu, öte yandan AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in ise diyalog olması ve sıcak bir olaydan kaçınılması için, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’yla telefon görüşmesi yaptığını ifade etti.
Türkiye’nin tutumunun, hiçbir şeyin ihtimal dışında bırakılamayacağı sonucuna yol açtığı iddiasında da bulunan Hristodulidis, bunun kendilerini endişelendiren ve düşündüren bir şey olduğunu, bu sebepten dolayı da kendi çabalarının güçlendiğini vurguladı.
Hristodulidis, Yunanistan-Türkiye ilişkilerindeki herhangi bir olumsuzluğun kaçınılmaz olarak “Kıbrıs’ı” etkilediğini de dile getirdi.
ULUSLARARASI TEPKİLER…
Gazete, Hristodulidis’in yaptığı açıklamalarda “buna paralel olarak, Türkiye’nin Yunan kıta sahanlığındaki provokasyonlarına ilişkin olarak bugün var olan tepkiler ve Kıbrıs MEB’indeki ihlallerle ilgili uluslararası tepkiler arasındaki büyük farkı izah ettiğini” de aktardı.
Bu hususta atıfta bulunmak istediği önemli bir farklılık bulunduğunu dile getiren Rum bakan, sözlerini kısaca şöyle sürdürdü:
“Türkiye’nin bahse konu bölgeye gitmesini önlemeye ilişkin uluslararası girişimi görüyoruz. Bu niye oluyor? Çünkü Yunanistan’ın (ya Türkiye’yi önlemek, ya da sıcak bir olay yaşanması için) askeri araçlar kullanarak tepki gösterme imkânı olduğunu biliyorlar. Kendimizi kandırmayalım, Kıbrıs Cumhuriyeti’nde bu imkân yoktur ve insanlara karşı dürüst olmalıyız.”
YUNANİSTAN’LA İLİŞKİLER…
Genel bir çatışma durumunda Yunanistan’ın yanında olup olmayacakları ve Yunanistan’a askeri yardımda bulunup bulunulmayacağı sorusuna ise Hristodulidis, “Yunanistan’ın yanındayız” yanıtını verdi.
Bazı kişilerin Atina-Güney Lefkoşa ilişkilerinde sürekli problemler bulmaya çabalamalarının olumsuz bir şey olduğunu dile getiren Rum bakan, 1974’le ilgili kötü anılar olduğunu, fakat bazılarının farklı yaklaşımlar görmeye çalıştıklarını dile getirdi.
Yunanistan’la bazı konularda anlaşmazlık yaşayabileceklerini, fakat tartışarak ortak yaklaşımlar geliştirdiklerini ifade eden Hristodulidis, ulusal öneme sahip konularda, mutlak bir uyum içerisinde olduklarını sözlerine ekledi.
Fileleftheros gazetesi ise “Fransa’dan Sert Çizgi” başlıklı haberinde, Paris’in Berlin’in aksine, Türkiye’ye ödün vermeye istekli olmadığını ileri sürdü.
Fransa’nın Türkiye karşısında sert bir çizgi izlemeyi tercih ettiğini yazan gazete, bunun iki ülke arasında Doğu Akdeniz’le alakalı olarak açılan cephelerden kaynaklandığına işaret etti.
“Kıbrıs’ın, Fransa’nın bugün Türkiye’yle ilişkilerinde sahip olduğu problemlerin en küçük kapsamlısı olduğunu” kaydeden gazete, Fransa ile Türkiye arasındaki en güçlü anlaşmazlık konularının başta Suriye, son aylarda ise Libya olduğuna dikkati çekti.
Rum hükümetinin ise Anastasiadis’in Fransa ziyareti konusunda “açıklanamayacak kararlardan” söz ettiğini yazan gazete, Rum hükümetinin bu konuda kartlarını kapalı tuttuğunu kaydetti.
Gazeteye göre Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis ise açıklamasında, savunma ve güvenlik alanına işaret ederek, Anastasiadis-Macron görüşmesi öncesinde bir araya gelen iki ülkenin savunma bakanları görüşmesinde kararlar alındığını dile getirdi.
PARTİLER BİLGİLENDİRME BEKLİYOR
Öte yandan gazete, Rum siyasi partilerinin ise bölgedeki gelişmeler, özellikle de Türkiye’nin sözde Rum MEB’i ve Ege’deki faaliyetleri aynı zamanda Anastasiadis’in Paris ziyareti konusunda bilgilendirmek için siyasi parti başkanları toplantısını beklediklerini yazdı.
Gazeteye göre AKEL açıklamasında “Kıbrıs’a yönelik dayanışma açıklamalarının, Türkiye’nin Avrupa’yla ilişkilerinde yol açtığı problemlerin adil ve doğru bir şekilde çözülmesi için yolu açacak bir politikayla özlü bir içerik kazanacağını” dile getirirken, DİKO ise açıklamasında, Rum siyasi dünyasını ve hükümeti tetikte olmaya çağırdı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.