Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Sekreteri Dr. Suphi Hüdaoğlu, kadına şiddet başta olmak üzere, her türlü şiddete karşı olduklarını, özellikle Türkiye’de şiddeti en aza indirmek için daha alınacak çok uzun bir yol olduğunu kaydetti. Türkiye ve Ortadoğu’da kadına yönelik bakış açısında ciddi sorunlar olduğunu belirten Hüdaoğlu, “Başta devletin topluma karşı uyguladığı şiddeti ortadan kaldırmak ve toplumun daha demokratik ve daha çağdaş değerlerle yönetilmesi gerekmektedir. Bu konuda farkındalık yaratmak ve bu tür olayların yaşanmasını engellemek için yapılacak çok iş vardır” dedi.
TDP Genel Sekreteri Hüdaoğlu, özel bir televizyon kanalına konuk olarak katılarak başta Türkiye’de cinsel saldırıya uğrayarak feci şekilde öldürülen Özgecan Aslan olmak üzere, gündemdeki konular ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Zulüm, işkence, şiddet ve tecavüz olaylarının insanlık dışı olduğuna dikkat çeken ve bu kadar vahim boyutta olmasa da şiddet olaylarının Kuzey Kıbrıs’ta da yaşandığının bir gerçeklik olduğunu kaydeden Hüdaoğlu, bu tür olaylara karşı toplumsal seferberlik oluşturulması gerektiğini kaydetti.
“Sürdürülebilir bir yapı yok”
Ülkede genel anlamda sürdürülebilir bir yapı olmadığını, mevcut hükümetin de karar ve uygulamaları ile bu yapının devamına hizmet ettiğini belirten Hüdaoğlu, “Partizanlık aynen devam etmektedir. Üçlü kararnamelerin kaldırılmasından bahseden bu hükümet tam tersini yapmaktadır. Halk ezilirken, haklar budanırken diğer yandan birilerine vergi affı adı altında milyonlarca TL bağışlanmaktadır. Elektrik fiyatlarındaki düzenlemede bile dar ve sabit gelirli vatandaşlar dışlanmıştır. Göç Yasası aynen yürürlüktedir. Tüm bu uygulamalar toplumsal barışı bozmaktadır. Kısacası CTP-DP hükümeti icraat bakımından UBP’nin yolundan gitmektedir” ifadelerini kullandı.
“Örtülü ödenek arttıkça, demokrasiden uzaklaşılır”
Hüdaoğlu, örtülü ödeneğin şeffaflık, hesap verebilirlik ve demokrasinin en önemli baş düşmanlarından olduğunu vurguladı. 2015 bütçesinde "örtülü ödenek" için yapılan artışla birlikte bütçeye 2 milyon 450 bin Türk Lirası ayrıldığını belirten Hüdaoğlu, örtülü ödenek arttıkça demokrasiden uzaklaşıldığını söyledi. Hüdaoğlu; “Kaynak yok gerekçesiyle öğrencilerin burs paralarını ödemeyen hükümet diğer yandan örtülü ödenek bütçelerini çok daha büyük oranlarda artırmıştır. Bu nasıl bir siyasi anlayıştır” diye konuştu.
“Sağlık’ta ciddi sorunlar var”
Suphi Hüdaoğlu, ülkede birçok sektörde olduğu gibi sağlık alanında çok ciddi sıkıntılar olduğunu söyledi. Birçok farklı sektörden örgütler ile sendikaların eylem ve grev yaptığını, son olarak sıkıntılarına çözüm bulunmayan sağlık çalışanlarının da isyan ederek eylem başlatarak greve hazırlandığını anımsatan Hüdaoğlu, sağlığa ayrılan bütçe ile sağlıktaki sorunlara çözüm bulmak biryana, artmasının kaçınılmaz olduğunu kaydetti. Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlık alanında sıkıntı yaşayan ülkelerde sağlığa en az %15’lik pay ayrılmasını öngördüğünü, ancak bizde yalnızca %6’lık bir oran ayrıldığını anımsatan Hüdaoğlu, “Bu bütçe ile sıkıntıların artması ve kaos yaşanması kaçınılmazdır. Zaten yaşanan gelişmeler de bunu göstermektedir. Alanlarında uzmanlaşmış bazı doktorlarımız istifa ederken, sağlıkta örgütlü sendikalarımız da eylem ve grev hazırlığı yapmaktadırlar” dedi.
“Güvenli gıda için organik tarım şart”
Zehirli sebze ve meyvelerin insan sağlığı açısından zararlı olduğunu belirten Hüdaoğlu, güvenli gıda için etiketlendirme sistemi ile organik tarıma geçilmesi gerektiğini kaydetti. Kuzey Kıbrıs’ta toplumun yıllardır özellikle, kanser, kalp, şeker, triot ve hormon gibi birçok hastalıkla boğuştuğunu, bunun en önemli nedenlerinin başında da gıdalarda kullanılan zehirlerin (pestisist) geldiğine dikkat çeken Hüdaoğlu, bu sorunun yıllardır yaşanmasına rağmen maalesef gerekli önlem ve tedbirlerin alınmadığını vurguladı.
Sertifikalandırma ve etiketlendirme ile ilgili yasaların uygulanmasında sorunlar olduğu gibi, hükümetin organik tarımla ilgili bir politikası olmadığını da belirten Hüdaoğlu, organik tarıma geçilmesinin yalnızca tarım için değil, aynı zamanda turizm ve ekonomi için de artı bir değer olacağını vurguladı.
“Cengiz Topel kapatılmamalıdır”
TDP Genel Sekreteri Suphi Hüdaoğlu kaynak bulunması halinde Güzelyurt’a hastane yapılmasına karşı olmadıklarını, ancak Cengiz Topel Hastanesi’nin kapatılması ve sağlık ocağına dönüştürülmesine de kesinlikle karşı olduklarını söyledi. Hüdaoğlu; “Hükümet Cengiz Topel Hastanesi’nin kapatılmaması konusunda samimi ise, derhal altyapı ve personel eksikliğini giderecek adımları atsın, samimiyetini ancak bu şekilde gösterir” dedi.
“Ercan Havalimanı ve ağaçlar”
“Bir soru üzerine Ercan Havalimanı ve yerinden sökülmesi gündeme gelen binlerce ağaç konusunu da değerlendiren Hüdaoğlu “20 bin ağacın yok olma tehlikesi yaşamasının ‘kahredici’ olduğunu söyledi. Ülke olarak zaten ağaç ve orman fakiri olduğumuzu, toplumun tek bir ağaç bile kaybetme lüksü olmadığını belirten Hüdaoğlu, uzmanların ağaç nakillerinin tutmayabileceği yönünde uyarıları olduğunu da hatırlattı.
“Cumhurbaşkanlığı seçimleri”
Hüdaoğlu, toplumun tüm kesimlerinden önemli oranda destek alan bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı’nın seçimleri kazanacağına inanç belirtti. Akıncı’nın 4 maddelik çözüm odaklı siyaset, Türkiye ile sağlıklı ve kişilikli ilişki, tarafsız bir Cumhurbaşkanlığı makamı ve toplumsal sorunlarda rehberlik edecek ve yol gösterecek bir Cumhurbaşkanlığı vizyonunu ile bir lider profili çizdiğine vurgu yapan Hüdaoğlu, Akıncı’nın, geçmişte gerek LTB Başkanlığı, gerekse de Başbakan Yardımcılığı yaptığı dönemlerde de toplum yararına yaptığı icraatlarla kendini kanıtlamış biri olduğunu ifade etti.
Akıncı’nın Başbakan Yardımcısı olduğu dönemde beklenmedik giderler kalemini hastaneye MR cihazı alımı için kullandığını anımsatan Hüdaoğlu, “Şimdiki hükümet örtülü ödeneği artırırken, Sn. Akıncı MR cihazı alımı için kullanmıştı” dedi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.