Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Sekreteri Suphi Hüdaoğlu, hükümet partileri Cumhuriyetçi Türk Partisi-Birleşik Güçler ile Demokrat Parti Ulusal Güçlerin (CTP-BG-DPUG) toplumdan koptuklarını, son seçim sonuçlarının da bunun göstergesi olduğunu belirtti.
Toplumun beklentisinin gerçek değişim olduğunu, bunu algılamayan siyasi yapılara da sandıkta dersini verdiğini kaydeden Hüdaoğlu, “Toplum meclisin bu yapısına güvenmiyor. Son iki seçim sonuçları da bunu açıkça ortaya koymaktadır” dedi. Hüdaoğlu; yaşanan gelişmelerin erken seçimin adım adım gelmekte olduğunun göstergesi olduğunu da vurguladı.
TDP Genel Sekreteri Suphi Hüdaoğlu, katıldığı bir tv programında, Kıbrıs konusu, hükümetin icraatları ile TDP’nin çalışmaları hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Toplumun beklentisinin gerçek değişim olduğunu, bunu algılamayan siyasi yapılara da sandıkta dersini verdiğini kaydeden Hüdaoğlu, “Ülkede ciddi ekonomik sıkıntı var, işsizlik oranları herkesimde yüksek, ancak özellikle iyi eğitim almış gençler arasında resmi verilere göre %25’lerde bulunmaktadır, çek yasakları artmakta, toplumun büyük çoğunluğu hayatını borçlanarak idame ettirmeye çalışmaktadır. Üretim artırılarak ekonominin çarklarının döndürülmesi gerekmektedir. Pek çok yasanın Meclis’ten geçmesi beklenmektedir. Ancak mevcut hükümet toplumun bu isteklerine cevap vermekten çok uzaktadır” dedi.
14 Haziran’daki CTP kurultayının ardından yeni bir hükümet kurulacağını belirten Hüdaoğlu, “Öyle anlaşılıyor ki emanetçi bir dönem yaşanacak. İnşallah bu dönem bir zamanlar Türkiye’deki Özal-Akbulut dönemine benzemez ve kukla bir Başbakan atanmaz” dedi. Yeni bir hükümet kurulsa dahi, mevcut yapının topluma güven vermediğini belirten Hüdaoğlu, yapılması gerekenin Siyasi Partiler Yasası ve Seçim ve Halk Oyalaması yasalarında değişiklik yapılarak erken seçime gitmek olduğunu kaydetti.
“Erken seçim adım adım gelmektedir”
Yaşanan gelişmelerin erken seçimin adım adım gelmekte olduğunun göstergesi olduğunu belirten Hüdaoğlu,TDP olarak erken seçimden önce kurulacak olası bir icraat hükümetinde yer alma düşüncesinde olmadıklarını söyledi.
Hüdaoğlu; “Bizim için önemli olan, önce toplumun beklentisi olan yasaların geçmesi ve toplumu sorunlarının çözülmesidir” diye konuştu.
Toplumun seçimlerden usandığı bir gerçeklik olmakla birlikte, meclisin mevcut yapısının artık toplumun iradesini temsil etmediği gerçeğinin de ortada olduğunu söyleyen Hüdaoğlu, “Bu yapı değişmelidir, çünkü zararını toplum çekmektedir. Siyaset kaynaklı sorunlar yine siyaset tarafından çözülecektir. Siyasi iradenin netleşmesi, toplumun sıkıntılarının aşılmasında önemli olduğu kadar, çözüm sürecine de olumlu katkı yapacaktır” dedi.
“TDP, gereken mesajları almıştır”
TDP olarak, son iki seçimden başarı ile çıkmalarına rağmen, gerek sandığa yansıyan iradenin, gerekse de sandığa gitmeyenlerin mesajını aldıklarını belirten Hüdaoğlu, bu bağlamda 28 Haziran’da Tüzük Kurultayına giderek mevcut tüzüğü daha çağdaş ve daha güncel hale getireceklerini anlattı. Hüdaoğlu, Tüzük Kurultayı’nın hemen ardından da programla ilgili çalışma başlatacaklarını açıkladı.
“Çatı partisine sıcak bakılmıyor”
Suphi Hüdaoğlu, TDP’nin önümüzdeki dönem yol haritasının da partinin çeşitli kademelerinde değerlendirildiğini belirtti. İttifakları ve işbirliklerini önemsediklerini, zaten bir süreden beridir belirli noktalarda bunun sürdüğünü anımsatan Hüdaoğlu, TDP’nin geniş halk kesimlerini kucaklama niyetinde olduğunu kaydetti. Hüdaoğlu, işbirliği anlayışını desteklemekle birlikte, yetkili organların büyük çoğunluğunun çatı partisi kurularak, yeniden isim değişikliği konusuna ise sıcak bakmadığını ifade etti.
“Süreç hızlı ve olumlu ilerliyor”
Bir soru üzerine Kıbrıs konusundaki gelişmeleri de değerlendiren Hüdaoğlu, Mustafa Akıncı’nın Kıbrıs Türk toplumu lideri seçilmesiyle birlikte tüm dünyada olumlu bir hava oluştuğunu, müzakerelerin başlaması, güven yaratıcı önlemler konusunda somut adımlar atılması ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin Akıncı’yı görüşmek üzere Amerika Birleşik Devletlerine davet etmesinin bunun somut göstergeleri olduğunu vurguladı.
Hüdaoğlu, Ban Ki Moon’un Akıncı’yı davetinin, çözüm ve barış istencini ortaya koyduğu zaman, Kıbrıs Türk toplumuna yönelik dünyadaki yaklaşım ile bakış açısının olumlu yönde geliştiğinin yansıması olduğuna da dikkat çekti. Gelişmeler olumlu olmakla birlikte, bu havanın ‘çözüm kesin oldu’ olarak algılanmaması gerektiği uyarısında da bulunan Hüdaoğlu, bu konuda daha yürünecek çok uzun yol olduğunu kaydetti.
Kısa bir süre öncesine kadar, ‘müzakere masası kurulacak mı?’ tartışmaları yaşanırken, Akıncı’nın seçilmesiyle birlikte müzakere masasının kurulduğunu, güven yaratıcı önlemler konusunda somut adımlar atıldığını ve özlü konuların gündeme gelmesinin konuşulduğuna dikkat çeken Hüdaoğlu, “Süreç gerçekten hızlı ve olumlu ilerlemektedir. Umarız sonu da iyi biter” ifadelerini kullandı.
Akıncı’nın seçilmesinin Kıbrıs Rum toplumu arasında da olumlu karşılandığını, çözümü isteyenlerin sayısının arttığını, Maraş’a karşılık Ercan Havaalanı’nın açılmasının kabul oranı Rum toplumu arasında geçmişte %10’larda iken bu oranının %47’lere çıktığına vurgu yapan Hüdaoğlu, kötü ekonomik dönem ve Yunanistan’daki değişimin etkileriyle de birlikte, Kıbrıslı Rumların çözüm istencinin arttığını kaydetti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.